Hukuk Dairesinin 29/06/2020 tarih ve 2018/3387 Esas, 2020/5467 Karar, 25/02/2020 tarih ve 2018/929 Esas, 2020/2698 Karar sayılı ilamları). Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler ve yargısal içtihatlar nazara alındığında, davacı her ne kadar, ayıptan doğan haklardan sözleşmeden dönme ve bedel iadesini talep etmişse de, dosya kapsamına ve bilirkişi raporuna göre, toplam 20 parça ürünün sadece iki parçasının ayıplı olduğu ve bu ayıpların da giderilmesinin mümkün olduğu anlaşılmakla, tüm ürünlerin iade edilerek bedelinin ödenmesi yönündeki talebin TMK'nın 2. ve TBK'nın 227/4. maddeleri uyarınca, hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine uygun düşmediği kanaatine varılmıştır. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesi kararının yerinde olduğu gözetilerek davacının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden,davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Bilirkişiler tarafından davaya konu malzemenin gizli ayıplı olduğu tespit edildiğinden, davada TBK 223 maddesi uygulanacaktır. 6102 Sayılı TTK'nın 18/3 maddesi uyarınca, tacirler arasında diğer tarafı temerrüde düşürmeye, sözleşmeyi feshe, sözleşmeden dönmeye ilişkin ihbar ve ihtarların noter arcılığı ile, taahhütlü mektupla, telgrafla veya elektronik imza kullanılarak elektronik posta ile yapılması gerekip, davacı taraf satılandaki gizli ayıp sebebiyle, sözleşmeden dönme ve satılan malın bedeli ile satışa konu çeliğin işlenerek kalıp haline gelmesi için sarf ettiğini iddia ettiği giderlerden dolayı uğradığı dolaylı zararına ilişkin tazminat talebinde bulunduğundan, gizli ayıp sebebi ile sözleşmeden dönme ihbar ve ihtarının yapıldığını kanıtlamak davacı tarafa ait olduğundan, öncelikle TBK 223 maddesindeki sözleşmeden dönmeye ilişkin ihbar ve ihtarların noter arcılığı ile taahhütlü mektupla, telgrafla veya elektronik imza kullanılarak elektronik posta ile yaptığını kanıtlaması gerekir....
Taraflar arasında; edimin ayıplı ifa edildiği, davacı tarafından sözleşmeden dönüldüğü ve davalının edimin bedelini davacıya iade ettiği hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki temel ihtilaf; edimin ayıplı ifası nedeniyle davacının menfi zarara uğrayıp uğramadığı ve uğramış ise zarar miktarının ne olduğu hususlarındadır. TBK'nın 112. Maddesinde; "Borç hiç veya gereği gibi ifa edilmezse borçlu, kendisine hiçbir kusurun yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlüdür. " düzenlemesine yer verilmiştir. Sözleşmeden dönme hakkının kullanılması durumunda alıcının TBK'nın 229 Maddesi gereği genel hükümlere göre isteyebileceği tazminat TBK'nın 112. Maddesinde düzenlenen menfi zararın tazminidir. Menfi zarar, sözleşmenin gereği gibi ifa edilmemesi yani ayıplı ifa edilmesi nedeniyle alıcının uğradığı zarardır....
Esas sırasında kayıtlı dava açıldığını, sözleşmenin ifası sırasında ortaya çıkan cpvid-19 pandemisinin olağanüstü ve objektif nitelikte olduğunu, değişen hal ve şartlar nedeniyle, tarafların yüklendikleri edimleri arasındaki dengenin aşırı ölçüde ve açık biçimde bozulduğunu, müvekkili şirketin bu duruma kendi kusuru ile sebebiyet vermediğini, değişen hal ve şartların önceden öngörülebilir, beklenebilir ve olağan nitelikte olmadığını, sözleşmeden dönme noktasında yasa koyucunun aradığı tüm yasal koşulların oluştuğunu, taleplerinin öncelikle TBK 136 ve 138 maddeleri çerçevesinde sıfıra uyarlama olarak tabir edilen sözleşmeden dönme noktasında uyarlama talebine ilişkin olduğunu, bu talebin haklı bulunmaması halinde fuar etkinliğinin 19/02/2022 açılış, 28/02/2022 kapanış olarak uyarlanması noktasında sözleşmeye müdahale edilmesi taleplerinin olduğunu, davalı tarafından müvekkili şirkete iletilen 12.01.2021 günlü elektronik posta içeriğinde tek yanlı değişikliğe gidilerek fuarın 20-28 Mart 2021...
Esas sırasında kayıtlı dava açıldığını, sözleşmenin ifası sırasında ortaya çıkan cpvid-19 pandemisinin olağanüstü ve objektif nitelikte olduğunu, değişen hal ve şartlar nedeniyle, tarafların yüklendikleri edimleri arasındaki dengenin aşırı ölçüde ve açık biçimde bozulduğunu, müvekkili şirketin bu duruma kendi kusuru ile sebebiyet vermediğini, değişen hal ve şartların önceden öngörülebilir, beklenebilir ve olağan nitelikte olmadığını, sözleşmeden dönme noktasında yasa koyucunun aradığı tüm yasal koşulların oluştuğunu, taleplerinin öncelikle TBK 136 ve 138 maddeleri çerçevesinde sıfıra uyarlama olarak tabir edilen sözleşmeden dönme noktasında uyarlama talebine ilişkin olduğunu, bu talebin haklı bulunmaması halinde fuar etkinliğinin 19/02/2022 açılış, 28/02/2022 kapanış olarak uyarlanması noktasında sözleşmeye müdahale edilmesi taleplerinin olduğunu, davalı tarafından müvekkili şirkete iletilen 12.01.2021 günlü elektronik posta içeriğinde tek yanlı değişikliğe gidilerek fuarın 20-28 Mart 2021...
Davacının kendisine dönme cezası ödeyerek dönme hakkı verdiğini iddia ettiği sözleşmenin m. 6.3 ve 6.4 hükümleri incelendiğinde; Madde 6....
olduğundan ve bu hali ile ürünün beklenen yararı nasıl sağlamayacağının anlaşılamadığını, seçimlik haklardan sözleşmeden dönme hakkının kullanılabilmesi için ayıbın önemli/büyük olması ve dönme talebinin iyiniyetli olmasının gerekli olduğunu, ayıbın önemli olması şartının gerçekleşmiş olarak kabul edilebilmesi için satılandaki ayıp sonucunda satışa konu malın değerinin veya elverişliliğinin ciddi derede azalması veya tamamen kaybolması gerektiğini, somut olayda ayıp olduğunu kabul etmemekle birlikte, olduğu iddia edilen ayıbın, değersiz olduğu gibi davacının ayıp hususunda iyi niyetli olmadığını, davacının olduğunu iddia ettiği ayıpların onarılabilecek nitelikte olduğundan sözleşmeden dönme talebinin haklı olmadığını, davacının sözleşmeden dönme iradesiyle müracaat ettiğini belirtmişse de davacının herhangi bir şekilde müvekkili şirkete ilettiği sözleşmeden dönme talebi bulunmadığını, davacının ürünü görerek, muayene ve tecrübe ederek satın almış olması nedeni ile sözleşmeden hakkı süresinin...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/564 Esas KARAR NO: 2023/643 DAVA: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 10/08/2022 KARAR TARİHİ: 10/10/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin sahada kullanılmak üzere kullanmış olduğu araca arazi şartları için gerekli ve ihtiyaç olan aydınlatmaları davalı şirketten sağlamış olduğunu, davacı şirketin davalı şirketten "---------/-----------" ve "-----------" olmak üzere iki adet bağlantı ekipmanları dahil olmak üzere 6.000,00 TL bedelli aydınlatma ürünü almış olduğunu, aydınlatma ürünlerinin teslim alındığında yapılan incelemelerde açık ayıp olmadığı ancak ürünlerin taşıta montajı sonrasındaki kullanımı sırasında ayıplı olduğunun ortaya çıktığını, arazi araçlarında kullanılan ve zorlu iklim ve yol koşullarına uygun olması gereken aydınlatma ürünlerinin cam kısımlarında buhar ve su birikiminin...
İcra ve İflas Dairesi, ..., ... aralarındaki sözleşmeden dönme ve tazminat davasına dair Konya 1. Tüketici Mahkemesinden verilen 26/06/2018 tarihli ve 2018/516 E. 2018/546 K. sayılı hükmün onanması hakkında Dairemizce verilen 09/12/2020 tarihli ve 2020/9740 E. 2020/7590 K. sayılı ilama karşı davacı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....
İcra İflas Dairesi aralarındaki sözleşmeden dönme ve tazminat davasına dair Konya 1. Tüketici Mahkemesinden verilen 26/06/2018 tarihli ve 2018/519 E. - 2018/542 K. sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 09/12/2020 tarihli ve 2020/9670 E. - 2020/7586 K. sayılı ilama karşı davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında benimsenen mahkeme kararındaki gerekçelere göre düzeltme dileğinde ileri sürülen sebepler HUMK'nın 440. maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından vaki düzeltme isteğinin REDDİNE, 490,00 TL para cezasının düzeltme isteyenden alınarak hazineye gelir kaydettirilmesine, 18/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....