WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ve davacı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin ....08.2014 tarihinde davalıdan ....000 kg poşeti 90.000 TL karşılığında satın aldığını, teslim esnasında herhangi bir ayıbın görülmediğini fakat poşetlerin müşterilerce kullanılmaya başlanması üzerine taban kısımlarından yırtıldıklarının fark edildiğini, sorunun davalıya şifahen ve müteaddit defa bildirilmesine rağmen poşetlerin geri alınmadığını, bu sebeple 02.09.2014 tarihli ihtarname ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkını kullandıklarını, ayrıca 04.09.2014 tarihinde... .......

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

    Tarafların tacir olması nedeniyle yapılan sözleşme, ticari satış niteliğindedir. 6102 sayılı TTK m. 23 hükmünde yapılan düzenleme uyarınca; bu maddedeki özel hükümler saklı kalmak şartı ile tacirler arasında satış ve mal değişimlerinde TBK'nın satış sözleşmesi ile mal değişimi sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanır. Malın ayıplı olduğu, teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içerisinde satıcıya ihbar etmek zorundadır. Açıkça belli değilse, alıcının 8 gün içerisinde malı incelemesi ve ayıp bulunması halinde bunu satıcıya bildirmesi gerekir. Diğer durumlarda, TBK m. 223/2 fıkra hükmü uygulanır. Satış sözleşmesi, satıcının, satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının is ebuna karşılık bir bedel ödeme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir âdet bulunmadıkça, satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlüdürler. Durum ve koşullara göre belirlenmesi mümkün olan bedel, kararlaştırılmış bedel hükmündedir....

      Tarafların tacir olması nedeniyle yapılan sözleşme, ticari satış niteliğindedir. 6102 sayılı TTK m. 23 hükmünde yapılan düzenleme uyarınca; bu maddedeki özel hükümler saklı kalmak şartı ile tacirler arasında satış ve mal değişimlerinde TBK'nın satış sözleşmesi ile mal değişimi sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanır. Malın ayıplı olduğu, teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içerisinde satıcıya ihbar etmek zorundadır. Açıkça belli değilse, alıcının 8 gün içerisinde malı incelemesi ve ayıp bulunması halinde bunu satıcıya bildirmesi gerekir. Diğer durumlarda, TBK m. 223/2 fıkra hükmü uygulanır. Satış sözleşmesi, satıcının, satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının is ebuna karşılık bir bedel ödeme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir âdet bulunmadıkça, satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlüdürler. Durum ve koşullara göre belirlenmesi mümkün olan bedel, kararlaştırılmış bedel hükmündedir....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2023/117 KARAR NO : 2024/91 DAVA :Ayıp Nedeniyle Sözleşmeden Dönme veya Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 16/02/2023 KARAR TARİHİ : 01/02/2024 Mahkememizde görülmekte bulunan Ayıp Nedeniyle Sözleşmeden Dönme veya Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)k davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ... İnş. Tur. San. Ve Tic. Ltd. Şti yetkilisi ...ın şirket işlerinde kullanmak üzere davalı ... İnş. San. Tic. Ltd. Şti.'nin ... ... sitesi üzerinden vermiş olduğu ilanı görerek ilan içeriğini incelediğini, ilan içeriğinde aracın motorunun yeni yapılmış olduğunun açıkça belirtilmesi üzerine ... Model ... ......

          Mahkemece, yargılama yapılarak arıcın ayıpsız misli ile değişim talebinin reddine, bedel iadesi yönünden talebin kabulüne karar verilmiş, verilen karara karşı taraf vekillerince, süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. 6502 sayılı TKHK'nın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Tüketici bu seçimlik haklardan; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Tüketiciye tanınan seçimlik haklar yenilik doğurucu ve tüketilen haklardan olup satıcı, tüketicinin tercih ettiği talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Aynı maddenin 2.fıkrasına göre; "Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur." şeklinde düzenleme mevcuttur....

          Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı davasında, davalının aydınlatma armatürleri yaptığını, armatürlerin içerisine monte edilen komponentleri davacıdan satın aldığını, alınan komponentlerin arızalı olması sebebiyle müşterilerinden iade aldıklarını, durumu 09/10/2013 tarihinde davacı tarafa da bildirdiklerini, davacı tarafın ürünlerdeki ayıbı kabul ettiğini ve misli ile değiştirmeyi teklif ettiğini, davalının misli ile değiştirme teklifini reddederek sözleşmeden dönme hakkını kullandığını, konponentlerin tamamının ayıplı çıkması nedeniyle armatürlerin tamiri yoluna gidildiğini, bu nedenle davalının zararı oluştuğunu belirterek sözleşmeden dönme hakkını kullandıklarını ve ayıplı ürün bedeli olan 32.834,50-TL nin iadesi ve cari hesapta takas ve mahsubunu talep ettiklerini, ayıplı çıkan mallar nedeniyle oluşan zararları için de 15.000,00-TL maddi, 15.000 TL manevi tazminatın karşı dava olarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

            Başka bir ifade ile, her iki düzenlemede de esas olarak, kullanılan seçimlik hakkın ortaya çıkaracağı sonucun karşı taraf için orantısızlık yaratması ve durumun bunu haklı göstermemesi gibi özünde Türk Hukuk sisteminin temelini oluşturan hakkaniyet ilkesine dayanmakta olup; somut olayın yapısı ve bu ilkenin uygulanırlığı noktasında takdir hakkını da hakime yüklemiştir. Somut olayda da iadesine hükmedilen araç bedeli ile ayıp nedeniyle doğan değer kaybı dikkate alındığında Mahkemece,davacının seçimlik haklarından bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının TMK’nin 2 ve TBK’nin 227/4 maddeleri gözetilerek hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olacağından araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik hakkından bedel indirimi seçeneğini değerlendirmemesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir....

              Anılan yasanın 227 maddesine göre alıcı satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme seçimlik hakkını kullanabilecektir. Buna göre tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının bedel ödeyerek satın aldığı koltuktan tespit edilen ayıp nedeniyle tam olarak fayda sağlanamayacağından davacının satımın feshi ile ödediği bedelin iadesine dair talebinin haklı ve yerinde bulunduğu sonuç ve kanaatine varılmış, davacı yanca satın alınan ürün için ödenen bedelin iadesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                Mahkemece ; "...Dava araç satış işlemine konu aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı sözleşmeden dönme ile birlikte bedelin iadesi olmadığı takdirde onarım bedeli istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki noter satış sözleşmesinin 25/01/2019 tarihli olup, satış öncesi davacı tarafça yaptırılan ve satış öncesi yaptırıldığı davacı tarafça da kabul edilen oto ekspertiz firmasınca düzenlenen ekspertiz raporu ile dosya da keşif sonrası alınan 07/05/2019 tarihli bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesi ile; davaya konu aracın davacının almış olduğu tarih itibariyle üzerindeki mevcut hasarların davanın açıldığı tarih itibariyle mevcut olduğu, davacının aracı aldığı tarih öncesinde aracı ekspertize götürdüğü ve 25/01/2019 tarihinde düzenlenen ekspertiz raporu ile araç üzerinde satış sonrası belirlenen olumsuz bulguların tamamının davacının şuan ki şikayetlerinde mevcut olduğu anlaşılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu