Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26/04/2018 tarihinde verilen dilekçeyle gizli ayıp iddiasıyla sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 14/09/2017 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmeden dönme ve bedel iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK'nın 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2021 tarihinden itibaren 4.270,00 TL'ye çıkarılmıştır. Hüküm, karar tarihi itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay'ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir....

      Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki sözleşmeden dönme ve bedel iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalılar vekilleri tarafından ayrı ayrı istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, ...'nin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı ... Otomotiv Sanayi ve Ticaret ... Şirketi'nin istinaf başvurusunun feragat nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Vekâletnamesinde kanun yolundan feragat yetkisi bulunan davalı ... vekili, 05.10.2023 tarihli dilekçesi ile temyiz isteminden feragat ettiğini açıkça, kayıtsız ve şartsız olarak bildirmiştir. Bu durumda, davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinin feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekir....

        Dairemizin ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun yerleşik karar ve içtihatları uyarınca sözleşme kapsamında ödenen bedelin iadesi talep edilmiş olmakla sözleşmeden dönüldüğünün kabulü gerektiği, seçimlik hak kullanıldıktan sonra bundan dönülmesi ve sözleşmeden dönen davacının tapu iptâl ve tescil talebinde bulunması mümkün olmadığından davanın reddine karar verilmesi yerine yanlış değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, temyiz eden davalı yararına bozulması uygun bulunmuştur..." denilerek, sözleşmenin geçmişe etkili olarak sona erdirme iradesinin sözleşmeden dönme olduğu ifade edilmiştir. 818 sayılı Borçlar Kanununda hemen hiçbir yerinde "dönme" sözcüğü kullanılmayarak, bütün dönme hükümleri "fesih" kelimesiyle çevrilmişti....

        Dairemizin ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun yerleşik karar ve içtihatları uyarınca sözleşme kapsamında ödenen bedelin iadesi talep edilmiş olmakla sözleşmeden dönüldüğünün kabulü gerektiği, seçimlik hak kullanıldıktan sonra bundan dönülmesi ve sözleşmeden dönen davacının tapu iptâl ve tescil talebinde bulunması mümkün olmadığından davanın reddine karar verilmesi yerine yanlış değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, temyiz eden davalı yararına bozulması uygun bulunmuştur..." denilerek, sözleşmenin geçmişe etkili olarak sona erdirme iradesinin sözleşmeden dönme olduğu ifade edilmiştir. 818 sayılı Borçlar Kanununda hemen hiçbir yerinde "dönme" sözcüğü kullanılmayarak, bütün dönme hükümleri "fesih" kelimesiyle çevrilmişti....

        Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, sözleşmede kararlaştırılan cezanın tahsili, manevi tazminat ve kâr mahrumiyeti istemleriyle açılmış, mahkemece manevi tazminat isteminin reddine, diğer istemlerin kabulüne karar verilmiş, davalılar vekili tarafından karar kâr mahrumiyeti nedeniyle tazminatın karar altına alınması yönünden temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle tapu paydaşı Bayram Gündüz ile yapılmış bir sözleşme dosyaya sunulmamışsa da, kararı temyiz eden davalı arsa sahipleri tarafından sözleşmede kararlaştırılan cezanın tahsili kararına karşı herhangi bir temyiz itirazı ileri sürülmemiş bulunmasına, davalıların cezanın ödenmesini kabul etmiş olmaları...

          tarihli raporundan özetle; Dosyada bulunan mevcut bilgiler ve incelemeler neticesinde, tespit günü mobilyalar üzerinde ve dava dosyasında bulunan bilgilerde yapılan inceleme sonucunda koltuk takımında üzerinde döşeli kurmaşın renk solmasının koltuk kumaşından kaynaklandığı ve üretici hatası olduğu, ayıplı mal olduğu ve ürün hatasının kullanıldıktan kısa bir süre sonra ortaya çıkmasından ötürü ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu yönünde rapor edilmiştir. Dava, ayıp nedenine dayalı sözleşmeden dönme ve dava dışı 3.kişiye ödenen bedelin rücuen davalıdan tahsili istemine ilişkindir. 6098 Sayılı TBK'nın 227. maddesine göre, "Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3....

            Dairemizin ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun yerleşik karar ve içtihatları uyarınca sözleşme kapsamında ödenen bedelin iadesi talep edilmiş olmakla sözleşmeden dönüldüğünün kabulü gerektiği, seçimlik hak kullanıldıktan sonra bundan dönülmesi ve sözleşmeden dönen davacının tapu iptâl ve tescil talebinde bulunması mümkün olmadığından davanın reddine karar verilmesi yerine yanlış değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, temyiz eden davalı yararına bozulması uygun bulunmuştur..." denilerek, sözleşmenin geçmişe etkili olarak sona erdirme iradesinin sözleşmeden dönme olduğu ifade edilmiştir. 818 sayılı Borçlar Kanununda hemen hiçbir yerinde "dönme" sözcüğü kullanılmayarak, bütün dönme hükümleri "fesih" kelimesiyle çevrilmişti....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, araç satış sözleşmesine konu aracın ayıplı çıkmasından dolayı sözleşmeden dönme ve tazminat talebine ilişkindir. HMK'nın 389/1 Maddesinde; "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir" hükmü düzenlenmiştir. Dava, sözleşmeden dönme ve buna bağlı tazminat talebine ilişkin olup, üzerine tedbir konulması istenen, davalıya ait malvarlığı, araç ve banka hesaplarının uyuşmazlık konusu olmaması ve ayrıca para alacağı yönünden HMK'nın 389/1 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesine yasal olanak bulunmaması nedeniyle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararı yerindedir....

              İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, malın ayıplı olması sebebine dayalı sözleşmeden dönme, bedel iadesi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir....

              UYAP Entegrasyonu