HD'nin 28/05/2018 gün ve 2016/23739 E.-2018/6295 K. vb.) Doktorinde, garanti kapsamında malın, tamiri mümkün değilse, tamir süresi aşılmış veya tamir yapılmasına rağmen mal tekrar arızalanırsa, bu tür durumlarda tüketicinin diğer seçimlik hakları dışında kalan bedel iadesi talebini sadece satıcıya karşı kullanabileceğine yönelik görüşler bulunmakla birlikte, bu görüşe katılmak mümkün olmayıp, bu tür durumlarda, 6502 sayılı Yasa'nın 56/3 maddesinde ve yukarıda belirtilen Garanti Yönetmeliği'nin 8. ve 9. maddelerinde yapılan düzenlemeler gereğince, tüketici diğer seçimlik hakları kapsamında kalan misli ile değişim talebi ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesini satıcı ile birlikte üreticiye ve ithalatçıya karşı da kullanabilir. Bu durumda, üretici ve ithalatçı, bedel iadesi veya yenisi ile değişim taleplerinden tüketiciye karşı satıcı ile birlikte müteselsilen sorumludur....
Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir. (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir şeklinde düzenleme mevcut olup, bu madde kapsamında tüketicinin üretici veya imalatçıya karşı sadece onarım veya yenisiyle değişim hakkını kullanabileceği, sözleşmeden dönme ve bedel indirimi taleplerini ise sadece satıcıya karşı yöneltebileceği açıktır. İmalatçı ve tüketici arasında düzenlenmiş bir sözleşme yoktur. Satıcıya ödemiş olduğu bedeli üreticiden talep edemeyecek veya bedel indirimi isteyemeyecektir....
Somut olayda, yukarıdaki yerleşik Yargıtay uygulamaları da nazara alındığında, davacı taraf dava dilekçesinde terditli olarak sözleşmeden dönme, bedel iadesi, ayıpsız misli ile değişim, ücretsiz onarım ve bedel iadesi taleplerinde bulunmuş, 19/11/2019 tarihli duruşmada davacı vekili yine terditli olarak öncelikle ayıpsız misli ile değişim, olmadığı takdirde sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, olmadığı takdirde araçtaki ayıbın ücretsiz onarım ve gizli ayıp sebebiyle yapılacak ücretsiz onarımdan kaynaklı değer kaybından kaynaklı bedelin tahsilini talep etmiş ve yerel mahkemece davacı tarafa hangi seçimlik hakkı kullandığı hususu açıkça hasrettirilmeksizin terditli taleplerden satıcı davalı aleyhine sözleşmeden dönme ve bedel iadesine hükmedilmiş, bunun sonucu olarak ta üretici/ithalatçı davalı yönünden husumet yokluğu sebebiyle usulden red kararı verilmiş olmasının ve dolayısıyla davacı/tüketiciye ayıp sebebiyle aracın satış tarihi olan 2017 yılında yürürlükte bulunan ve uyuşmazlığa uygulanması...
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekili 17/03/2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesi ile; davanın tam ıslahına dair dilekçelerinde manevi tazminat talebine yer vermediklerini, bu yüzden manevi tazminat hususunda karar verilmesine yer olmadığına yönünde karar verilmesi gerekirken manevi tazminat davasının reddine karar verilmesinin yasaya aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkeme kararının bu yönden kaldırılarak manevi tazminat hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir....
kabul edilebilecek durum söz konusu olmadığından sözleşmeden dönme ve araç bedelinin iadesi talebi yerinde görülmediği,davacının terditli olarak ileri sürdüğü değer kaybına yönelik talebi yönünden,araçtaki SAM adı verilen parçanın değişmesi ayıp niteliğinde olmadığı gibi, araçta değer kaybına da neden olmayacağı davacının talebinin bu yönden de yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Bilirkişi heyetinin mahallinde yaptığı incelemede 07/01/2020 tarihi itibariyle dava konusu bağımsız bölümün de içinde yer aldığı projenin temel kazısının yapıldığı, parsel üzerinde kaba inşaatı yarım kalmış blokların olduğu ve devam eden bir inşaatın bulunmadığının tespit edildiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 10/08/2015 tarihli ve sözleşmedeki teslim tarihinin de 31/12/2017 olduğu, işbu davanın ise 05/11/2018 tarihinde ikame edildiği anlaşılmaktadır. Sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkı, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'da ayıplı mal sunulması hali için tüketiciye tanınmış seçimlik haklardan biri olup, dava konusu uyuşmazlığın tüketici işlemi olmadığı dosya kapsamından anlaşılamamakla davacı tüketicinin taahhüt edilen süre geçmesine rağmen dairesini teslim almaması nedeniyle ayıplı mal durumunun ortaya çıkması nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkını TKHK kapsamında kullanması mümkündür....
-TL paspas bedeline yönelik talebin davalının pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle Reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dava, malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir. Davacı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönerek araç bedelinin iadesine karar verilmesini talep etmiş, davalı ithalatçı şirket ise davacının ithalatçı olan şirketlerine karşı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunamayacağını savunmuştur.Davacı aracını ... Otomotiv İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti.'den satın almış olup, davalı ... Servis Tic. A.Ş. bu durumda satıcı değil aracın ithalatçısı konumundadır....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile taşınmazın onarım bedeli olarak hesaplanan 13.723,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, gizli ayıp nedeniyle taşınmaz satış sözleşmesinin feshi ile bedel iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, yargılama aşamasında keşif yapılmış ve uzman bilirkişiden rapor alınarak, dava konusu taşınmazdaki gizli ayıp niteliğinde olan hususların onarımı için yapılması gereken masraf hesaplattırılarak bu bedel üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Somut olayda da dava konusu araç bedeli ile ayıp nedeniyle doğan değer kaybı dikkate alındığında, davacının seçimlik haklarından ayıpsız misli ile değişim ya da bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının TMK’nin 2 ve TBK’nin 227/4 maddeleri gözetilerek hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olmadığı değerlendirilerek hüküm kurulması gerekirken Bölge Adliye Mahkemesince yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....
Noterliği kanalıyla, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 4. maddesine göre sözleşmeden dönme ve bedel iadesine ilişkin haklarını kullandığına ilişkin ihtarın gönderildiğini, araçtaki ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğunu ileri sürerek, araç için ödenen 32.300,00 TL'nin ihtar tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte ve 5.000,00 TL manevi tazminatın ihtar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir....