Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4822 sayılı Kanunla değişik "Ayıplı mal" başlıklı 4. maddesinde; "Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilanlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tesbit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir. Tüketici, malın teslimi gününden itibaren otuz gün içinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....

    Somut olayda, davacı, 27.12.2010 tarihinde satın aldığı aracının kilometresi ile oynanmış ve hasarlı olması nedeniyle ayıplı olduğunu iddia ederek satış bedelinin iadesi ya da ayıplı araç satılması nedeniyle 4.000,00 TL. nin davalıdan tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı bedel iadesi şartlarının oluşmadığını savunmuştur. Mahkemece, dava konusu ayıbın sadece aracın km'sinin indirilmesinden kaynaklandığı, sözleşmeden dönme yerine semenin indirilmesinin hakkaniyete daha uygun olduğu ve buna göre davacının zararının 1.500,00 TL olduğu, davacının diğer taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle sözleşmeden dönerek bedelin iadesi talebininin reddine karar verilmiştir. Alınan bilirkişi raporunda dava konusu aracın kilometresinin indirilmiş olması nedeniyle gizli ayıplı olarak satıldığı tespit edilmiştir. Satıcı ayıpların varlığını bilmese bile bundan davacıya karşı sorumludur. Davalı satıcının ayıba karşı tekeffül borcu bulunmaktadır....

    , mevcut şikayetlerin herhangi bir çözümü olmadığı, bu nedenle de makinenin alındığı günden beri aktif olarak kullanılmadığı belirtilerek, Borçlar Kanunu ve ilgili Mevzuat gereği sözleşmeden dönme hakkının kullanıldığı, işbu ihtarnamenin tebliğinden itibaren 3 iş günü içerisinde makinenin iade alınarak, ödenen bedelin iadesinin talep edildiği görülmüştür. 12.03.2019 tarihli teknik servis formu ve 25.04.2019 tarihli teknik servis ve teslimat formu dosyamız arasına alınmıştır....

      Somut olayda maddi ve şekli şartların gerçekleşmiş olduğu anlaşılmakla diğer ihtilaf konusu olan davacının sözleşmeden dönme ve zararların tazmini talebine ilişkin değerlendirme yapılmıştır. Sözleşmeden dönme --------- düzenlenmiş olup, alıcı satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönebilir, eğer durum sözleşmeden dönme hakkının kullanılmasını haklı göstermiyorsa hakim satıcının talebi üzerine satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Bu hususta da sözleşmenin kurulması değil sözleşmeden dönme anındaki durum göz önünde tutulmalıdır. Böyle bir durumda da alıcı dönme veya ayıpsız misli ile değişim hakkını kullanamaz....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, ayıplı araç satışı nedeniyle satış bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Yeşilhisar Cumhuriyet Başsavcılığının 12/10/2018 tarihli 2018/519 soruşturma 2018/430 karar nolu kovuşturmaya yer olmadığına dair kararda; şüpheli Yakup MAHİROĞLU hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, Adana 4. Noterliğinin 05/10/2018 tarihli 19612 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile, davacı T1 davalı T4 ihtarname gönderilerek sözleşmeden dönmek istediğini, sözleşmeden dönme bedeli olarak 52.118,00- TL ile mağduriyetinin giderilmesine yönelik 10.000,00- TL tazminatın ödenmesinin istenildiği, Adana 4....

        DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyamızda delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, cevap dilekçesi ve ekleri, beyan dilekçeleri, cevabi yazı içerikleri ile talimat yoluyla alınan bilirkişi heyeti raporu ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır. Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir. Taraflar arasındaki davanın, ayıp medeniyle sözleşmeden dönme, alacak ve menfi zarar istemlerine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın ise; sözleşmeden haklı nedenlerle dönme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği, alacağın var olup olmadığı ve menfi zararın varlığı ya da yokluğu noktalarında toplandığı anlaşılmaktadır....

          , malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarından; bedel iadesini talep ettiğini, ancak davalı tarafın bu talebini kabul etmediğini, sözleşmede belirtilen malların sıfır olarak gönderilmesi gerekirken birçok eksikliğin ve ayıpların bulunması söz konusu malların açıkça ayıplı olduğunu gösterdiğini, ayrıca ayıplı hizmetin de somut olaylarında mevcut olduğunu, bu nedenle müvekkilinin, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarından; bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmayı istediklerinden ve yasal süreleri içerisinde ayıpları karşı tarafa bildirdiklerinden dolayı yerel mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olmakla birlikte davalı vekilinin haksız istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiğini, yerel mahkemenin delilleri topladığını, tanıkları dinlediğini, keşif yaparak ayıplı mallar üzerinde bilirkişi...

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK 353 maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır. Dava, taşınmazın ayıplı olması nedeni ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, olmadığı takdirde ayıp oranında indirim talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; " Taraflar arasında 15/12/2014 tarihli Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesinin akdedildiği, sözleşmeye göre davalı tarafından Aziziye Mah. 280 ada, 6 nolu parsele kayıtlı taşınmaz üzerine yapılacak inşaatın B blok, 47 numaralı, brüt 147 metrekare olan bağımsız bölümün 270.000,00 TL bedel karşılığında serbest iradeleri ile hüküm altına alındığı, satım sözleşmesine konu taşınmazın ise 15/09/2015 tarihinde teslim edileceği anlaşılmıştır....

            İlk Derece Mahkemesince; "Davanın kabulü ile, sözleşmeden dönme beyanı doğrultusunda 06/02/2015 tarih, 393685 sıra nolu faturaya konu edilen ürünlerin davalı tarafa iadesi ile, 5.007,00 TL'nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine," yönelik karar verilmiş; bu karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

            taşınmazın teslim edilmediğini ancak davacının bankaya güvenerek ödemelerini yapmaya devam ettiğini, ancak taşınmazın betonarmesinin dahi yapılmadığını, bu nedenle sözleşmeden dönme ve yapılan ödemelerin faizi ile iadesi hususunda davalılara ihtarname gönderildiğini, ancak ön ödemeli sözleşme hükümlerine göre sözleşmeden dönme hakkının bulunmadığı gerekçesi ile taleplerinin reddedildiğini, davalıların davacının uğramış olduğu tüm zararın tazmininden müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğunu, zira 6502 sy 35/2'nci md uyarınca bağlı kredilerde konutun hiç teslim edilmemesi durumunda tüketicinin 11'inci md yazılı seçimlik haklarından birini kullanması halinde satıcı ve konut finansmanı kuruluşunun müteselsilen sorumlu olduğunun ancak bu sorumluluğun kullanılan kredi miktarı ile sınırlı olduğunun düzenlendiğini, aynı yasanın 11/1- a'nci maddesinde malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme hakkının bulunduğunun düzenlendiğini...

              UYAP Entegrasyonu