İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının dosya içeriğine, emsal yargıtay kararlarına ve her halükarda usul ve yasaya aykırı olduğunu, sipariş formu ve sözleşmede müvekkilince belirtilen renk, çizgi, görsellik ve modelin dışına çıkılarak yapılan üretimden beklenen yararın oluşmadığı ve siparişin tüketicinin isteğini karşılamadığının açık olduğunu, müvekkiline teslim edilen malların tamamının ayıplı olduğunu, müvekkilinin bedel iadesi isteğini içeren sözleşmeden dönme hakkı usul ve yasaya uygun olmasına rağmen yerel mahkemenin bu talebin dışına çıkarak karar verdiğinden bahisle yerel mahkeme kararının istinaf incelemesiyle kaldırılmasına ve kararın taleplerine uygun düzelterek onanmasına karar verilmesini talep etmiştir....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı mal satışı nedeniyle, sözleşmeden dönme ile bedel iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/672 KARAR NO: 2021/662 DAVA : ALACAK (SATIM SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN) DAVA TARİHİ : 04/09/2020 KARAR TARİHİ : 24/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili Mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından davalıdan--- tarihli fatura ile ----satın alındığını, ürün satın alındıktan kısa bir süre sonra ----- teknik arızalar meydana gelmesi sebebi ile davacı tarafından servise bırakıldığını, servis bakımları sonucunda arızalar giderilemediği gibi davacının sözleşmeden dönme ve ürün bedelinin iadesi yönündeki taleplerinin davalı tarafından karşılanamadığını, davacı tarafından satın alınan üründe devamlı olarak teknik arızalar meydana gelmesi sebebi ile ürünün ayıplı olduğu servis formları ile de sabit olduğunu, davacı tarafından ürünün ayıp nedeni ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi yönündeki talebinin karşılanmadığını,...
taleple bağlı kalınarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir..." şeklinde gerekçeler ile Davacının ayıptan doğan haklardan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin KABULÜ İLE; Çarşamba 1....
Davacı’nın dava dilekçesindeki talebi araç bedelinin iadesi ve bunun mümkün olmaması halinde ayıp oranında bedel indirimine hükmedilmesi yönündedir. Ne var ki, HMK.nun 31.maddesinde düzenlenen Hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında, davacıya bu talebi hakkında sözleşmeden dönme hakkını mı ayıp oranında bedel indirimi hakkını mı kullanacağı hususu açıklattırılmamıştır. Bu durumda mahkemece, davacının davasını neye hasrettiği açıklattırılıp, seçimlik hakkını ne şekilde kullandığı sorularak, hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, ayıptan doğan haklardan öncelikle sözleşmeden dönme, olmazsa bedel farkından ibaret tazminatın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne, dava konusu biçerdöverin misliyle değiştirilmesine karar verilmiş bu karar davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi davasının kabulüne dair verilen hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine ve kamu düzeni gereği ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında verdiği karar, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, bölge adliye mahkemesince ek kararla temyiz isteminin reddine karar verilmesi üzerine bu kez davalı vekili tarafından ek karar temyiz edilmiş olmakla; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I İstinaf incelemesi sonucunda verilen karar hakkında, 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesi uyarınca temyiz yoluna başvurulamayacağı bölge adliye mahkemesince saptanmıştır....
Dava satın alınan telefonun ayıplı çıkması sebebiyle sözleşmenin feshi ile bedel iadesine ilişkindir. Dosyadaki servis kayıtlarından aynı arızanın ikiden fazla tekrar ettiği ve halen ayıbın giderilemediği anlaşılmaktadır. Bu durumda aynı arızanın ikiden fazla tekrar etmesi durumunda ayıplı maldan yararlanamamanın gerçekleştiği kabul edilmelidir. Kaldı ki somut olayda mevcut arıza da giderilememiştir. Bu durumda davacının sözleşmeden dönme hakkının gerçekleştiğinin kabulü gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 20.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Maddesindeki seçimlik haklar kapsamında değerlendrildiğinde, yapılan yalıtımın davacı tarafça kullanılmasının yani yalıtımdan fayda sağlanmasının ve yalıtımdaki ayıbın onarılarak giderilmesininde mümkün olmamasına göre, davacının seçimlik hakkını sözleşmeden dönme olarak kullandığının kabulü gerekecektir. Sözleşmeden dönme halinde, dönme geriye etkili sonuç doğurur. Taraflar birbirlerini verdiklerini geri alırlar. İş sahibi teslim aldığı kullanılamayacak derecedeki yükleniciye iade eder, yüklenicide önceden aldığı bir bedel varsa iş sahibine geri verir. Sözleşmeden dönen taraf uğradığı zararın tazminini de isteyebilir. Ancak bu halde istenebilecek zarar müspet zarar değil, menfi zarardır. Davacı iş sahibinin maddi tazminat talebinin de menfi zarara ilişkin olduğu kabul edilerek inceleme ve değerlendirme yapılması gerekmektedir....
Mahkemece, davaya konu olan ürünün satın alındığı 07/04/2014 tarihinde yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun ayıplı mal başlıklı 4. maddesine göre ürünün iadesiyle sözleşmeden dönme ve bedelinin tahsili taleplerinin satıcı firmadan talep edilmesi gerektiği, dava dosyasında ise ithalatçı olan firmadan talep edildiği anlaşıldığından, davanın husumet sebebiyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, eldeki dava ile ayıplı motorsikletin iadesi ile ödediği bedellerin tahsili istemine yönelik eldeki davayı açmıştır....