Davada, davacı tarafça yukarıda belirtilen ve davalı tarafça inkar edilmeyen teklifin taraflarca kabulü ile kurulan eser sözleşmesi ilişkisi olduğu nitelendirilerek; yüklenicinin yüklendiği edimini ifa etmemesi sebebiyle sözleşmeden dönme ve verilen iş bedelinin iadesi ile müspet ve menfi zararın tahsili istenmiştir. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun19'uncu (818 Sayılı BK'nın 18.) maddesi hükmü gereğince, sözleşmenin “amaca göre” yorumlanması gerekmektedir. Yorumda genel kural, tarafların gerçek ve ortak amaçlarının tespit edilmesidir. Sözleşmenin her maddesi ve kısmı, sözleşmenin tümü gözönüne alınarak yorumlanmalıdır. Davaya dayanak alınan sözleşmenin kapsamı , amaca göre yorum kuralına ve yukarıda açıklanan yasal yönteme göre yorumlandığında; eser sözleşmesi niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 26.02.2011 tarihinde davalıdan 1.981,68-TL karşılığında cep telefonu satın aldığını, telefonda bazı arızalar olması nedeniyle birkaç defa servise götürdüğünü, telefonu doğru düzgün kullanamadığını, bu sebeple bedel iadesi ve sözleşmeden dönme hakkını kullanmak için Tüketici Hakem Heyetine başvurduğunu, hakem heyetinin bedel iadesine karar verdiğini, verilen kararla icra takibi başlattığını, davalının takibe itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu belirterek, ... 2....
-TL geri ödeme yapılmış olunduğunu, aracın teslimi sonrası kullanıma başlamasıyla birlikte direksiyon sisteminde sorunlar çıktığını ve yetkili servis eliyle yapılan tamir ameliyelerinin ise netice vermediğini, bu haliyle dava konusu otomobilin ayıplı olduğunu ileri sürerek, sözleşmeden dönme ve bedel iadesine ilişkin seçimlik hakkı uyarınca 36.510,00-TL'nin davalılar ... Otomotiv ile ... ... A.Ş'den müştereken ve müteselsilen tahsiline ve kredi tutarı 36.368,64-TL'nin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. İlk derece yargılama makamınca, dosya kapsamında görüşüne başvurulan bilirkişi raporları tespit ve mütalaalarına da dayanılmak suretiyle davanın kısmen kabulüne, 26.204,00 TL'nin davalı ... ... ... Türk A.Ş'den, 36.510,00 TL'nin diğer davalılar ... Otomotiv A.Ş ve ... ... Türk A.Ş.'den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; davalıların istinaf talebi, ......
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda: Taraflar arasında istinaf istemine konu ara kara sonrası ibraz edilen cevap dilekçesi içeriği itibariyle eser sözleşmesi akdedildiği sabit ise de dava konusu istemin sözleşmeye konu eserin süresimde teslim edilmediği gerekçesiyle sözleşmeden dönme ve ödenen iş bedelinin iadesi istemini ilişkin olmakla davalı yüklenicinin sözleşmeye konu eseri sözleşme şartlarına uygun olarak üretip üretmediği, eserin teslim edilememe keyfiyetinin davacıdan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, davacının sözleşmeden dönme hakkının olup olmadığı ve böylece davacının eldeki davaya konu alacağı talep etme hakkının olup olmadığı hususlarının yargılamayı gerektireceğinden davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Konya ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ......
Dava, sözleşme tarihine göre uygulanması gereken TBK 470 ve devamı maddelerde düzenlenen ve konusu ev yapılması işi olan eser sözleşmesine dayalı olarak açılmış alacak davasıdır. TBK 125. maddede borçlunun temerrüdü halinde alacaklının seçim hakları düzenlenmiş olup, alacaklı sözleşmeden dönme yolunu seçmiş ise, sözleşmenin hükümsüzlüğünden doğan zarar (menfi zarar), kapsamında kalmayan müspet zararlarını isteyemez. Gecikme cezası ve cezai şart alacağı müspet zarar kapsamında kaldığından, sözleşmede aksine açık bir hüküm olmadıkça sözleşmeden dönen tarafın isteyebilmesi mümkün değildir. Ancak sözleşmede feshedilemiyen süre varsa bu süre ile sınırlı olmak üzere, bu süreden sonra yapılan feshe rağmen cezai şart alacağı talep edilebilir. ........
Dava satılanın ayıplı olması iddiasına dayalı misli ile değişim, olmadığı takdirde bedel iadesi istemine ilişkindir. 6098 sayılı T.B.K. 230 maddesinde "birden çok mal veya birden çok parçadan oluşan bir mal birlikte satılmış olupta bunlardan bazıları ayıplı çıkarsa dönme hakkının bunlardan ancak ayıplı çıkanlar için kullanılabileceği, ancak alıcıya veya satıcıya önemli bir zarar vermeksizin ayıplı parçanın diğerinden ayrılmasına imkan yoksa dönme hakkının satılanın tamamını kapsamasının zorunlu olduğu" düzenlenmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesinde şirketin feshi davası açması” gerekçesiyle 13.09.2021 tarihli sözleşmeden kaynaklı pay devir bedelini ödeme borcunu yerine getirmekten kaçındığı iddiasıyla, henüz ifa zamanı gelmeden “öncelenmiş borca aykırılık” müessesine dayalı dava açtığını, dava konusu yapılan 1.300.000 adet hisse, davacı ile davalı arasında ciro ve teslim işlemleri yapılan ve yönetim kurulunun onayı ile şirket pay defterine 09.06.2021 tarihinde kayıt edilen % 10 oranındaki hisseler olduğunu, 13.09.2021 tarihli bu sözleşme gereğince ... ile ... arasında yapılan bir çok hisse devir sözleşmesi ve ödemeler dikkate alınarak, dava konusu devredilen % 10 hissenin bedel ve ödemesi, şirketin yapacağı inşaatlardan hisselere intikal edecek kar payı esas alınarak belirlendiğini, dava tarihi itibariyle şirket henüz ......
feshedildiğini, dolayısıyla davanın sözleşmeden haklı nedenle döndüklerinin tespiti davası ve sözleşmenin feshedilmesi sebebiyle ......
Noterliği'nin 12/11/2018 tarih ve 35402 yevmiyeli ihtarı ile davalı tarafın edimlerini yerine getirmediğinden bahisle TBK’nın 125/c maddesi kapsamında sözleşmeden dönme haklarının kullanıldığını, aynı zamanda ödenen avansın iadesi, sözleşme kapsamında belirlenen cezai şart ve TBK hükümleri uyarınca zararlarının tazmininin talep edildiğini, davalının eksik olduğunu ileri sürdüğü sistem sunucusunun kurulacağı sistem odasının fiziki alt yapısının eksik olduğu ve turnikelerin kurulacağı alanda şantiye elektriğinin kullanıldığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını, müvekkili şirketçe kullanılan elektrik alt yapısının sistemin kurulması için yeterli olduğunu, gelinen noktada müvekkili şirketçe davalının temerrüde düşmesi nedeniyle haklı olarak dönme hakkı kullanıldığından öncelikle davalıya ödenen 48.678,00 TL avansın iadesini talep ettiklerini, yine, sözleşmenin “Teslim Süresi ve Yeri” başlıklı 3. maddesinin 2 fıkrasına göre, davalı taraf açık bir şekilde sözleşme kapsamında yüklendiği edimleri...
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre yapılan değerlendirmede; Davacının, davalıdan, 19/04/2018 tarihli satış protokolü ile ... marka dijital baskı makinesini satın aldığı, makinenin satın alma bedelinin KDV dahil 15.000,00 EURO olarak belirlendiği, malın davacı yana teslim edildiği, davacı yanca servis ve yedek parça masrafı olarak faturalara istinaden toplam 11.018,84 TL 'nin ödendiğinin belirtildiği, davalı yanca malın ve masraf bedellerin ödenmediğine yönelik bir savunmada bulunulmadığı; Davacı yanca, malın ayıplı olduğu iddiası ile sözleşmeden dönülerek, malın davalıya iadesi ile mal için ödenen bedelin ve yapılan yedek parça servis ücreti gibi masrafların davalıdan tahsiline karar verilmesinin talep edildiği, davalı yanca malın çalışır vaziyette teslim edildiği, ayıp ihbarında bulunulmadığı savunularak davanın reddinin talep edildiği anlaşılmıştır....