Davacı, seçimlik haklarından sözleşmeden dönme hakkını seçmiş olduğuna ve mahkemece dava konusu taşınmazdaki ayıpların gizli ayıp olarak kabul edilmesine göre ayıpların niteliği dikkate alındığında davacının sözleşmeden dönme seçimlik hakkının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 1.630,00 TL duruşma avukatlık parasının karşılıklı alınarak birbirlerine ödenmesine, peşin alınan 234,35 TL harcın istek halinde taraflara iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, 5.9.2011 tarihinde davalı .... şirketinden yeni bilgisayar satın aldığını, aynı sorunlarla bilgisayarı 5 defa servise verdiğini, ancak sorunun çözülmediğini, sözleşmeden dönme hakkını kullandığını bildirerek, bilgisayar bedelinin tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı taraf bilgisayarın ayıplı olmadığını savunmuştur. Mahkemece, alınan bilirkişi raporunda üründe arıza tespit edilmediği görüşü esas alınarak davanın reddine karar verilmiştir. Dosyada mevcut servis fişlerinin incelenmesinde, bilgisayarın 25.1.2013-26.7.2013 tarihleri arasında 5 defa servise gittiği ve dört seferinde bir kısım parçaların değiştiği anlaşılmaktadır....
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davacının, davalıdan satın aldığı ambalaj yapıştırma makinasının davacıya 11.03.2011 tarihinde teslim edildiği, davacının 10.02.2012 tarihli noter ihtarnamesiyle ürünün geri alınarak bedelinin iadesini talep ettiği, makinede, tasarımdan kaynaklanan gizli ayıp olup, davacının ürünü aldıktan sonra arızalı olduğunu görünce servise bilgi verdiği, servis işleminden sonuç alamayınca sözleşmeden dönme ihtarını gönderdiğini, davacının ayıba vakıf olduktan sonra makul süre içinde ihbarda bulunduğunun anlaşıldığı, makinedeki ayıbın giderilebilecek durumda olmadığı, onarılması veya satış bedelinin indirilmesinin somut olayda uygun olmayacağı davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanma şartlarının oluştuğu, makine için ödenen 34.500 TL'nin iadesine ilişkin talebin yerinde olduğu, ödemenin yapıldığı 06.07.2011 tarihinde davalının temürrüde düştüğü gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından...
üç ayı geçmesi halinde ek üç aylık sürede de İnşaatın tamamlanmaması halinde yüklenicinin ---- ödemesine ilişkin ceza koşulunun da yine TBK m. 179/11 hükmünce "(asıl borçla ifayla birlikte istenen ceza koşulu" olduğu; Sözleşmenin ---- hükmünde inşaatın tamamlanması bakımından ----aylık --- kararlaştırıldığı, buna göre sözleşmenin imza tarihi olan ---- tarihi göz önüne alındığında TBK m. 93, b. 3 hükmü gereğince teslim vadesinin --- olduğu, dosyadaki teknik inceleme neticesinde inşaatın---- tarihinden sonraki üç ay içinde de tamamlanmadığı, imalat oranının da --- olduğunun anlaşıldığı, Her ne kadar davacı dava dilekçesinde “sözleşmenin sonlandırılması” olarak ifade etmişse de inşaatın tamamlanma oranı --- olduğundan ve ---- müstakar kararlarında kabul edildiği üzere dönme/fesih eşiği olan ------ az olduğu için burada feshin değil, “sözleşmeden dönme”nin olduğu ve “geçmişe etkili olarak sözleşmenin sona erdirildiği;sözleşmeden dönme halinde geçerli sözleşme ilişkisinin, geçmişe etkili olarak...
üç ayı geçmesi halinde ek üç aylık sürede de İnşaatın tamamlanmaması halinde yüklenicinin ---- ödemesine ilişkin ceza koşulunun da yine TBK m. 179/11 hükmünce "(asıl borçla ifayla birlikte istenen ceza koşulu" olduğu; Sözleşmenin ---- hükmünde inşaatın tamamlanması bakımından ----aylık --- kararlaştırıldığı, buna göre sözleşmenin imza tarihi olan ---- tarihi göz önüne alındığında TBK m. 93, b. 3 hükmü gereğince teslim vadesinin --- olduğu, dosyadaki teknik inceleme neticesinde inşaatın---- tarihinden sonraki üç ay içinde de tamamlanmadığı, imalat oranının da --- olduğunun anlaşıldığı, Her ne kadar davacı dava dilekçesinde “sözleşmenin sonlandırılması” olarak ifade etmişse de inşaatın tamamlanma oranı --- olduğundan ve ---- müstakar kararlarında kabul edildiği üzere dönme/fesih eşiği olan ------ az olduğu için burada feshin değil, “sözleşmeden dönme”nin olduğu ve “geçmişe etkili olarak sözleşmenin sona erdirildiği;sözleşmeden dönme halinde geçerli sözleşme ilişkisinin, geçmişe etkili olarak...
Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." hükmü ile alıcının seçimlik hakları düzenlenmiştir. TTK’nin 23/c maddesi şu şekildedir: "c) Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir....
KANITLAR VE GEREKÇE / Dava, TBK'nun 219 vd. maddeleri kapsamında ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme hakkının kullanıldığının tespiti, aracın ayıpsız olan yenisi ile değiştirilmesi ile maddi ve manevi tazminat alacağının tahsili davasıdır. HMK'nun 320 maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacı tarafından davalıdan satın alınan ... plakalı ... marka, 2015 model, ... tip, Minibüs - CA Tek Katlı aracın ayıplı olup olmadığı, ayıp mevcut ise mahiyetinin (açık, gizli) ne olduğu, davacının ihbar külfetlerini süresinde yerine getirip getirmediği, davacının ayıplı olan aracın ayıpsız olan yenisi ile değiştirilmesi talebinin yerinde olup olmadığı, ayıp nedeniyle maddi ve manevi tazminat alacaklarının varlığı ve miktarının ne olduğu, bu zararların davalıdan talep edilip edilemeyeceği ile TBK md.227 hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı noktalarında toplandığının tespit edilmiştir. 06/12/2018 tarihli, 7155 sayılı Kanun'un 20....
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, satış sözleşmesinde edimin ayıplı olduğu iddiasıyla açılan bedelin iadesi istemine dayalı alacak davasıdır. Davanın Hukuki Sebebi: Türk Borçlar Kanunu(TBK)'nun 227.maddesindeki; "Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı --- satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir....
Sözleşmeden dönme hakkı, tam iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde henüz ifa edilmemiş edim yükümlülüklerini sona erdirip, daha önce yerine getirilmiş edimlerin iadesi borcu doğuran, varması gerekli, şekle bağlı olmayan bir yenilik doğuran haktır. Dönme beyanı bir hukuki işlemdir. Çünkü hukuki sonuç doğurma kastıyla yapılmaktadır. Bu beyan; TBK m 11/2 hükmü kıyasen uygulandığında muhatabına ulaşmakla hüküm ifade eder. TBK m 10 hükmü kıyasen uygulandığında borçlu öğreninceye kadar beyan geri alınabilir. Fakat borçlu öğrendikten sonra alacaklı beyanından dönemez. Dönme beyanının yenilik doğuran bir hak olduğu konusunda görüş birliği vardır. Bu hak bir defa kullanılmakla tükenir ve muhatabına ulaşmakla hüküm ve sonuçlarını doğurur ve bu beyandan geri dönülemez. Zira bu haklardan tek taraflı olarak dönülmesi, hak sahibinin kendi lehine spekülasyon yapmasına neden olur ve muhatabı güç durumda bırakır....