Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aynı suç işleme kararı kapsamında farklı gerekçelerle katılandan iki defa menfaat temin eden sanık hakkında TCK’nın 43/1. maddesi gereğince zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin yerinde görülmeyeyn temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 27/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    oto tamire aracı bıraktığını, katılanın motor arızasının kendisinden kaynaklandığını söyleyip tamir parasını vermediği için aracın orada bulunduğunu beyan et, tanık .... ın da bu durumu doğrulaması ayrıca katılanın kolluk beyanından da aracın motor arızası sebebi ile .... otomotiv de bulunduğunu bildiği, burada tanıştığı .... oto isimli sanığın arkadaşı .... ’a aracı kendi rızası ile tamir için bıraktırdığı yönündeki beyanı birlikte değerlendirildiğinde sanığın suç işleme kastı taşıdığı yönünde cezalandırılmasına yeter delil bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın beraati yerine mahkumiyetine hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, sanığın sübuta dair temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Tehdit, 6136 sayılı Kanuna aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın, tehdit eylemini, katılanlara karşı bir suç işleme kararının icrası kapsamında tek bir fiil ile gerçekleştirmesi karşısında, TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmemiş ise de, karşı temyiz olmadığından bu husus bozma sebebi yapılmamıştır....

        tespit edilmesi karşısında; sanığın imar kirliliğine neden olma suçunu, bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda birden fazla kez işlemesine karşın, hakkında TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanmamasının aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılamayacağı, Anlaşıldığından, sanık ...'...

          Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, sanık müdafiinin, sübuta, eksik inceleme ile karar verildiğine, suç işleme kastı bulunmadığına, atılı suçun unsurlarının tamamlanmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine yönelik temyiz itirazının reddiyle hükmün ONANMASINA, 18.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek, sanık müdafiinin temyiz isteminin sanığın suç işleme kastının olmaması ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkin olduğu, katılan vekilinin temyiz isteminin ise cezanın alt sınırdan verilmesi, sanık hakkında takdiri indirim maddesinin uygulanmasına ilişkin olduğu, belirlenerek anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 24.10.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup, sanığın eylemine uyan TCK'nın 165/1. maddesinde düzenlenen suçun uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin...

              katılana yönelik kemik kırığı oluşturacak şekilde kasten yaralama eyleminin devamı kapsamında ve çok kısa zaman aralığı içerisinde gerçekleştirilmesi sebebi ile ayrı suç oluşturmadığından" bahisle karar verilmesine yer olmadığına hükmedilen kararın 5271 sayılı CMK'nın 223. maddesi kapsamında temyizi mümkün kararlardan olmadığı anlaşılmakla, katılanın temyiz isteminin 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca isteme aykırı REDDİNE, 10.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                yapılan değişikliklerin sanığın açıkça aleyhine olduğu saptanarak yapılan incelemede; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmediğinden sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 2-)Görevi yaptırmamak için direnme ve silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince; Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan kurulan hükümde 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi uyarınca arttırım yapılması gerektiği gözetilmeyerek eksik ceza tayin edilmesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....

                  Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek, sanık müdafiinin temyiz isteminin, müvekkilinin suç işleme kastı olmadığı, maddi olarak iyi durumda olduğu ve hırsızlık malı olduğunu bilmeden suça konu aracı kabul ettiği, bu nedenle beraat kararı verilmesi gerektiği, lehe olan hükümlerin uygulanması taleplerinin de karşılanmadığına yönelik olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede; Tüm dosya içeriğine göre; suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olduğu anlaşılmakla; istinaf kararı hukuka uygun bulunduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, usul ve yasaya uygun olan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi’nin kararına yönelik TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ ile HÜKMÜN ONANMASINA, 08.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi SUÇ : 556 sayılı KHK'ye Muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Aynı gün sanığın işyerinde yapılan aramada farklı firmalar adına tescilli markaların taklidi olan ürünlerin bulunması karşısında, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nun 43. maddesinin birinci ve ikinci fıkraları gereğince bir suç işleme kararının icrası kapsamında aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi sebebiyle zincirleme suç kapsamında kaldığı gözetilmeden karar verilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....

                      UYAP Entegrasyonu