Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Açıklanan yasal düzenlemeler çerçevesinde incelenen dosyada; sanıklara yüklenen ve suç oluşturduğu kabul edilen eylemlerin neler olduğundan bahsedilmeksizin sadece tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin ifadelerinin özetine yer verilerek sanıkların sevk maddelerine göre cezalandırılmasını isteme şeklindeki iddianamenin, eylemler açıklanmadığı için suç yükleme niteliğinde sayılamayacağı, dolayısıyla anılan belgenin hukuken iddianame niteliğini taşımadığı gözetilip, sanık ...’nın, katılan ... ile yaptıkları telefon görüşmesini gizlice kaydettiği ve ses kaydını boşanma davasına sunulmak üzere sanık ...’a verdiği iddia edilen eylemleri ile ilgili olarak TCK’nın 134/1. madde ve fıkrasındaki özel hayatın gizliliğini ihlal ile aynı Kanunun 132/3. madde ve fıkrasındaki haberleşmenin gizliliğini ihlal, sanık ...’ın, katıldığı aleni olmayan bir söyleşiyi katılanların rızası olmadan kaydettiği, bu ses kaydı ile birlikte diğer sanık ...’dan aldığı ses kaydını, oğlunun davacı sıfatını taşıdığı boşanma...

    Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek sanık ... müdafii tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebeplere yönelik yapılarak incelemede; Sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında bir gün arayla müştekiye yönelik hırsızlık suçunu işlediğinin anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 43/1. maddesi uyarınca sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanmayarak eksik ceza tayini karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır....

      Davacı 10.05.2006 tarihinde boşanma davası açmış, mahkemece 19.06.2006 tarihinde boşanmaya karar verilmiştir. Karar taraflara tebliğe çıkmış ve davacı 27.07.2007 tarihli dilekçe ile hüküm kesinleşmeden davasından feragat etmiştir. Mahkemece 27.07.2007 tarihli ek karar ile davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Mahkemenin feragat dilekçesi üzerine kendi kararını kendisinin kaldırması isabetsizdir. Feragat dilekçesinin bir temyiz dilekçesi gibi işleme tabi tutularak boşanma dosyası Yargıtay'a gönderilmelidir. Yargıtay "feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmek üzere kararın bozulmasına" karar verdikten sonra yerel mahkeme tarafından davanın feragat nedeniyle reddine karar verilebilir. Bu nedenle ek kararın bozularak kaldırılmasına ve davacı kadıhın feragat dilekçesi dikkate alınarak boşanma istemi konusunda bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

        TARAFLARCA İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Yargıtay kararlarında da anlaşılacağı üzerine davalının suç işlemesi/işlediği suçları gizlemesi, suç işleme iradesinden vazgeçmemesi nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez bir hal almasına sebep olmuştur. Ancak yerel mahkeme tüm bu somut olaylar ve müvekkilin çekilemez bir hal alan yaşamına rağmen davalı lehine karar verdiğini beyan ile ilk derece mahkemesi kararını istinaf etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, küçük düşürücü suç işleme, pek kötü veya onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma davası ve fer'ilerine dairdir. HMK'nın 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bu durumu re'sen gözetir....

        "Dava; zina (TMK m.161) ve evlilik birliğinin sarsılması hukuksal sebeplerine dayalı (TMK m.166/1) boşanma talebine ilişkindir. Zina eylemi özel boşanma sebebi yanında genel boşanma (TMK m.166/1) sebebi de oluşturur. Böyle bir durum karşısında kalan eş dilerse bu özel sebeplerin yanında genel sebebe, dilerse birine veya birkaçına birlikte dayanarak boşanma talep edebilir. Davacı zina hukuksal sebebi ve genel boşanma sebebine dayanarak boşanma davası açmış olduğundan, bu durumda mahkemece davacı-davalı kadının ileri sürdüğü her iki hukuksal boşanma sebeplerinin de bulunup bulunmadığı belirlenmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Bu husus gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir." (Yargıtay 2....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/03/2021 NUMARASI : 2019/165 ESAS 2021/202 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; zina, haysiyetsiz yaşam sürme ve küçük düşürücü suç işleme nedenleri ile boşanmalarına, yine davalının kusurlu davranışları nedeni ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesine, çocuk için 1.000,00 TL tedbir-iştirak nafakası, müvekkili lehine 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 50.000,000 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından zina (TMK m. 161) hukuksal nedenine dayalı boşanma davası hakkında karar verilmemesi, maddi, manevi tazminat ve yoksulluk nafakası miktarları yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise reddedilen boşanma davası, kusur belirlemesi, maddi, manevi tazminat ve nafaka yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın dava dilekçesinde zina sebebi (TMK m. 161), olmadığı takdirde geçimsizlik (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep ederek, terditli dava açmıştır. Mahkemece, tarafların şiddetli geçimsizlik hukuki sebebi ile boşanmalarına karar verilmiş, davacı-karşı davalı kadının dava dilekçesinde yer alan zina hukuki sebebine dayalı talebi hakkında bir hüküm kurulmamıştır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; davanın feragat sebebiyle reddine dair ek karar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, tarafların Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince anlaşmalı boşanmalarına karar verildiği, davacı kadının 03.01.2014 tarihli dilekçesiyle karar kesinleşmeden davasından feragat ettiği anlaşılmaktadır. Mahkemece 07.01.2014 tarihli ek karar ile davanın feragat sebebiyle reddine karar verilmiştir. Mahkemelerin yasada gösterilen istisnalar dışında kararlarını kendilerinin kaldırmaları mümkün değildir. Mahkemenin feragat dilekçesi üzerine kendi kararını kaldırması isabetsizdir. Feragat dilekçesinin bir temyiz dilekçesi gibi işleme tabi tutularak boşanma dosyası Yargıtay'a gönderilmelidir....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, Görevi yaptırmamak için direnme, 2911 sayılı Kanuna muhalefet Hüküm : 1- TCK’nın 314/3 ve 220/6. maddesi yollamasıyla TCK’nın 314/2, 220/6, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53 ve 58/9. maddeleri uyarınca mahkumiyet 2- 2911 sayılı Kanunun 32/2. maddesi yollamasıyla TCK’nın 265/1-3, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet 3- 2911 sayılı Kanunun 32/1 ve 33/1. maddelerine muhalefet suçlarından; 6352 sayılı Kanunun geçici 1....

              Taraflar her ne kadar istinaf aşamasında bir başka dava ile anlaşmalı boşanma hükümlerine göre boşanmış ve bu karar ferileri ile birlikte kesinleşmiş ise de istinafa konu edilen boşanma dava dosyasında davalı kadın vekili tarafından sadece tedbir nafakalarının miktarı ve ücreti vekalete yönelik istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf sebebi yapılan hususlar eldeki davanın görüldüğü süreç ve verilen nihai karardaki yasal sonuca ilişkindir.Sonradan açılan ve anlaşmalı boşanma ile sonuçlanan diğer dava dosyasında,o davadaki taraf beyanları,dilekçeler ve protokol içeriğinde istinafa konu edilen bu dava dosyasındaki tedbir nafakaları ve ücreti vekalet ile ilgili bir taraf anlaşması bulunmamaktadır.Dolayısıyla eldeki davanın istinafa konu edilen hususlarda hükümsüz kaldığından bahsedilemez.İstinaf başvurusunun esasının incelenmesi gerekir....

              UYAP Entegrasyonu