HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/114 KARAR NO : 2019/157 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HİZAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/10/2019 NUMARASI : 2017/104 ESAS - 2019/137 KARAR DAVA KONUSU : İş (SSK'ca Belirlenen Eksik İşçilik Prim Tutarına İtiraza İlişkin) KARAR : Hizan Asliye Mahkemesi'nin 2017/104Esas 2019/137 Karar sayılı ve 02.10.2019 tarihli kararına karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup, tüm dosya kapsamı incelendi, 6100 Sayılı HMK'nın 352.maddesi uyarınca eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacının davalı işveren nezdinde kesintisiz geçen çalışması süresince asgari ücretin çok üzerinde maaş almasına rağmen sigorta primine esas ücretinin asgari ücret olarak gösterildiğini beyanla davacının gerçek maaşının tespitine ve eksik ödenen emeklilik...
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı kurum’un sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davalı kurum tarafından tahakkuk ettirilen ek işçilik primi ve gecikme zammına ilişkin Kurum işleminin iptali ile 80.242.632.898 TL borcu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. 16.12.2005 tarihli Üyelerden......’ın muhalif kaldığı 16.12.2005 tarihli üç kişilik bilir kişi heyeti raporuna göre yapılan işler için uygulanması gereken asgari işçilik Oranı % 8,31 kabul edilerek yapılan hesaplama sonucu, davalı Kuruma yapılması gereken işçilik bildiriminin 34.325.300.804 TL olduğu kuruma bildirilen 3.146.665.535 TL düşüldükten sonra 31.088.635.269 TL işçilik bildiriminin eksik olduğu bu eksik işçilik nedeni ile 11.036.465.520 TL prim ve 55.292.692.255 TL 31.03.2002 tarihine kadar hesaplanan gecikme zammı olmak üzere toplam 66.329.157.775 TL davacının borcu bulunduğu görüşü bildirilmiş, Muhalif üye ......
Sigorta prim borcunu doğuran olay, prime tâbi işçilik alacağının işçiye ödenmesidir. İşçilik alacağı işçiye ödendiğinde, işverence, buna ilişkin bordro düzenlenip bordroda söz konusu vergi ve prim kesintileri ayrı ayrı gösterilmeli, yöntemince muhasebeleştirilme yapılmalıdır. Mahkemelerle icra dairelerinin, işçilik alacaklarından vergi ve prim kesintisi yapıp vergi dairesine yatırmak veya bu hususu takip etmek gibi bir görevi bulunmamaktadır. Bu sebeple dava konusu işçilik alacağının brüt tutardan hesaplanması, alacağa ilişkin ilamın brüt tutar üzerinden icraya konulması, icra dairesince veya haricen takip konusu borç tahsil edildiğinde, işverenin, tahsil tarihindeki tarife ve oran üzerinden ilgili vergi ve prim kesintilerini vergi dairesine yatırarak bakiyesini işçiye ödemesi, buna dair muhasebeleştirme işlemlerini yapması gerekmektedir....
Dosya içeriğinden, plasiyer olduğu anlaşılan davacıya ilişkin iş sözleşmesinin 10. maddesinde davacının ücretinin asgari ücret+prim olarak belirlendiği, 28.05.2014 havale tarihli bilirkişi raporunda ücret bordrolarından son ücretinin bir asgari ücret düzeyinde olduğunun, 2011 Mayıs ayından önceki ücretlerin ise iki asgari ücret seviyesinde olduğunun belirtildiği, davalının savunmalarından da 2011 Mayıs ayı öncesine ilişkin ücretlendirme şeklinin davalının kabulünde olduğu, tarihsiz ve davacı ile davalı işveren Saha Satış Müdürünün imzasının bulunduğu Hüner-......
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Kurum tarafından eksik işçilik bildirimi nedeni ile resen tahakkuk ettirilen 288.903,10 TL ek prim ve gecikme zammının iptali ile itiraz komisyonuna yapılan itirazın reddine ilişkin kararın iptali ve şirketin davalı kuruma karşı borçlu bulunmadığının ve eksik işçilik bildiriminin yapılmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı SGK Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özet olarak Kurum işleminin mevzuata uygun olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....
Bunun üzerine Kurum tarafından davacıya gönderilen 19.4.2007 tarihli yazıda, eksik işçilik bildirimi bulunmamakla birlikte ödenmeyen prim borcunun 32.895,83 TL, ödenmeyen işsizlik sigortası prim borcunun 1.710,65 TL olduğunun bildirildiği ve eldeki davanın bunun üzerine açıldığı anlaşılmıştır.Kurumun 25.7.2008 tarihli yazısına göre; davacının prim borçlarını 5510 sayılı Yasa'nın geçici 24. Maddesi kapsamında yapılandırıldığı bildirilmekle birlikte ödeme durumu araştırılmamıştır. Öncelikle eldeki davada, dava konusu prim borcunun, eksik işçilik nedeniyle resen tahakkuk ettirilen prim borcunu da kapsayıp kapsamadığının belirlenmesi gerekmektedir.506 Sayılı Yasa'nın 79. Maddesinin 7. bendinde, “İşveren, tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ilgili Kurum ünitesine itiraz edebilir. İtiraz tahsilatı, durdurur. İtirazın reddi halinde, işveren kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde yetkili mahkemeye başvurabilir....
Hatların Yeraltına Alınma İşi” nedeniyle hesaplanan eksik işçilik tutarı üzerinden prim borcu ve gecikme zammı hesaplanarak davacı şirkete tebliğ edilmiş ve yapılan itizarın Prim Tahakkuk İtiraz Komisyonunca reddi üzerine eldeki dava açılmıştır....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 21/02/2018 NUMARASI : 2017/594 ESAS, 2018/122 KARAR DAVA KONUSU : İş (SSK'ca Belirlenen Eksik İşçilik Prim Tutarına İtiraza KARAR : Davacı tarafından açılan ödeme emrinin iptali istemli dava sonunda, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davalı Kurum tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Üye Hakim Necip Baş tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve ön inceleme aşaması tamamlandıktan sonra, dosyadaki mevcut delil durumu ve yasal hükümlere göre, istinaf başvurusunun, duruşma açılmaksızın dosya üzerinde inceleme yapılmak suretiyle karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşılmakla işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Bilirkişi raporunda belirlenen işçilik oranı yapılan işin niteliğine göre makul olup Mahkemece, öncelikle davalı Kurumdan belirlenen fark işçilik bedelinin kuruma ödenip ödenmediği sorulmalı, uyuşmazlık konusu faturalar malzemeli işçilik faturası olarak değerlendirilerek, buna göre tahakkuk oluşturulup, ödenmesi veya iadesi gereken prim borcu belirlenerek sonucuna göre infaza uygun karar verilmelidir. Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki esaslar doğrultusunda yargılama yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, Mahkemece, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 04.11.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İdare Mahkemesinin .... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; 30.671,40 TL idari para cezası uygulanmasına ilişkin ... tarih ve ... sayılı işlem bakımından: dosyada mevcut evrakta yapılan incelemede ücret bordrosundaki brüt maaş ile SGK'ya bildirimi yapılan sigorta primine esas kazanç arasında farklar olduğu, ücret bordrosunda özel kesinti yapıldığı, yapılan kesintinin nedeni hususunda Kuruma belge sunulmadığı, kesinti yapılan dönemlerde brüt ücretten kesintiler düşüldükten sonra sigorta primine esas kazanç bildiriminde bulunulduğu, buna karşın özel kesintiler kadar işçilik giderinin yasal defterlere eksik işlendiği, dolayısıyla bu dönemler için bu aylara ait fark prim kadar aylık prim ve hizmet belgesinin yasal süresinde verilmediği, toplam 18 ay kesinti nedeniyle eksik bildirimde bulunulduğu, örneğin Eylül 2011 ayı için brüt ücret 1.300,00 TL iken bunun hizmet listesi belgesinde 1.282,67 TL olarak gösterildiği, bunun kurum açısından eksik prim tahsilatı anlamına geldiği, bu bakımdan...