Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eldeki davada ise, mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada, davacının prime esas kazancının tespiti istemine uygun şekilde, “davacının 2011 yılı Haziran ayına ait SPEK tutarının 5.300,18 TL olduğunun tespitine” dair karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, tespit davalarındaki yöntem dışına çıkılarak ve infazda tereddüt uyandırabilecek şekilde, davacı hakkında tespiti yapılan prime esas kazançtan her iki davalının sorumlu olduğuna dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 370/2. maddesi gereğince verilen karar, düzeltilerek onanmalıdır....

    Eldeki davada ise, mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada, davacının prime esas kazancının tespiti istemine uygun şekilde, “davacının 2012 yılı Aralık ayına ait SPEK tutarının 6.228,90 TL olduğunun tespitine” dair karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, tespit davalarındaki yöntem dışına çıkılarak ve infazda tereddüt uyandırabilecek şekilde, davacı hakkında tespiti yapılan prime esas kazançtan her iki davalının sorumlu olduğuna dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 370/2. maddesi gereğince verilen karar, düzeltilerek onanmalıdır....

      Eldeki davada ise, mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada, davacının prime esas kazancının tespiti istemine uygun şekilde, “davacının 2011 yılı Haziran ayına ait SPEK tutarının 5.300,18 TL olduğunun tespitine” dair karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, tespit davalarındaki yöntem dışına çıkılarak ve infazda tereddüt uyandırabilecek şekilde, davacı hakkında tespiti yapılan prime esas kazançtan her iki davalının sorumlu olduğuna dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 370/2. maddesi gereğince verilen karar, düzeltilerek onanmalıdır....

        Eldeki davada ise, mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada, davacının prime esas kazancının tespiti istemine uygun şekilde, “davacının 2011 yılı Ağustos ayına ait SPEK tutarının 5.440,50 TL olduğunun tespitine” dair karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, tespit davalarındaki yöntem dışına çıkılarak ve infazda tereddüt uyandırabilecek şekilde, davacı hakkında tespiti yapılan prime esas kazançtan her iki davalının sorumlu olduğuna dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 370/2. maddesi gereğince verilen karar, düzeltilerek onanmalıdır....

          Eldeki davada ise, mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada, davacının prime esas kazancının tespiti istemine uygun şekilde, “davacının 2011 yılı Haziran ayına ait SPEK tutarının 5.300,18 TL olduğunun tespitine” dair karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, tespit davalarındaki yöntem dışına çıkılarak ve infazda tereddüt uyandırabilecek şekilde, davacı hakkında tespiti yapılan prime esas kazançtan her iki davalının sorumlu olduğuna dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 370/2. maddesi gereğince verilen karar, düzeltilerek onanmalıdır....

            Eldeki davada ise, mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada, davacının prime esas kazancının tespiti istemine uygun şekilde, “davacının 2012 yılı Eylül ayına ait SPEK tutarının 5.705,84 TL olduğunun tespitine” dair karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, tespit davalarındaki yöntem dışına çıkılarak ve infazda tereddüt uyandırabilecek şekilde, davacı hakkında tespiti yapılan prime esas kazançtan her iki davalının sorumlu olduğuna dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 370/2. maddesi gereğince verilen karar, düzeltilerek onanmalıdır....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: 1- Davanın kısmen kabul - kısmen reddi ile, A)Davacının davalıya ait iş yerinde Kuruma bildirilen süreler dışında 12.04.2010 ile 01.12.2011 tarihleri arasındaki SPEK talebi bu yıllara ait senetle ispat sınırının üzerinde kaldığı ve davacı tarafından ispatlanamadığından reddine, B) Davacının davalı iş yerinden Kuruma bildirimi yapılan dönemler yönünden Kuruma bildirilen SPEK tutarlarına ek olarak, 01.01.2012 ile 01.02.2013 tarihleri arasındaki SPEK tutarları; Ocak 2012- 30 gün çalışma-979,51 TL SPEK Şubat 2012- 30 gün çalışma- 979,51 TL SPEK Mart 2012- 30 gün çalışma- 979,51 TL SPEK Nisan 2012- 30 gün çalışma- 979,51 TL SPEK Mayıs 2012- 30 gün çalışma- 979,51 TL SPEK Haziran 2012- 30 gün çalışma- 979,51 TL SPEK Temmuz2012- 30 gün çalışma- 1.039.17 TL SPEK Ağustos 2012- 30 gün çalışma- 1.039.17 TL SPEK Eylül 2012- 30 gün çalışma- 1.039.17 TL SPEK Ekim 2012- 30 gün çalışma- 1.039.17 TL SPEK Kasım 2012- 30 gün çalışma- 1.039.17 TL SPEK...

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Özetle; davacının davasının kısmen kabulü ile davacıya ait ... sicilli Beykoz SGM de kayıtlı iş yeri çalışanları bakımından 01.12.2006-31.12.2007 dönemi yapılan yemek yardımlarının SPEK içerisine dahil edilmemesi gerektiğinin tespiti isteği ile bu kalem alacakla ilgili isteklerin reddine, aynı iş yeri için aynı dönem işçilere yapılan yol yardımlarının SPEK içerisine dahil edilmemesi gerektiğinin tespitine, alacakla ilgili talebin ise alacak miktarını hesaplamaya olanak sağlayan belge sunulmadığından ve alacak hesabı yapılamadığından reddine dair karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A....

                ın davalı işveren ...Bankası A.Ş'de hizmet akdine dayalı olarak ; -01.01.1987-31.12.1987 tarihleri arasında 360 gün SPEK/brüt 2.475,00-TL, -01.01.1988-31.12.1988 tarihleri arasında 360 gün SPEK/brüt 4.200,00-TL, -01.01.1989-31.12.1989 tarihleri arasında 360 gün SPEK/brüt 7.500,00-TL, -01.01.1990-01.02.1990 tarihleri arasında 30gün SPEK/brüt 13.800,00-TL günlük prime esas kazancı üzerinden olmak üzere toplam 1110 gün çalıştığının tespitine” karar verilmiştir. B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI “ ... Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi'nin ... tarih, ... Karar sayılı kararına yönelik davalı vekili ile fer'i müdahil SGK Başkanlığı vekilinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine” karar verilmiştir....

                  I-İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı TPAO genel müdürlüğünden emekli olduğunu, prime esas kazançların gerçek ücretten düşük bildirildiğini, Adıyaman iş mahkemesinde 2008/862 esas 2010/218 karar sayılı dosyada son günlük kazancın karar tarihi itibarı ile 52,91 TL olduğunun saptandığını ve karar gereği ücret farklarının ödendiğini, ancak bunların SPEK içerisine dahil edilip kuruma yatırılmadığını, gerekli tahsilatın yapılması için Adıyaman SGK ya başvurulduğunu, ancak işlem yapılmadığını, verilen cevapta kararda bahsi geçen ücretin SPEK içerisine dahil olup olmadığının ve dönem bilgisinin de olmaması sebebiyle işlem yapılmadığının bildirildiğini belirterek, belirtilen mahkeme kararına göre ödenen ücret farklarının SPEK niteliğinde olduğunun tespitini ve bu miktarın SGK ya ödemenin yapıldığı son ay primine esas kazanca dahil edilmesini talep ve dava etmiştir. II-CEVAP: Davalı T....

                    UYAP Entegrasyonu