Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu maddede belirlenen sürenin bir katına kadar uzatılmasında Cumhurbaşkanı yetkilidir." şeklinde olduğunu, davacı tarafından gerçekten böyle bir uygulamanın olup olmadığının merak edildiğini akabinde başvuru yapılmışsa da ilgili ilçe idare kurulu tarafından soyadı değişikliğine ilişkin taleplerin kanun maddesine uygun olup olmadığı denetlenmeden karar verildiğini, Kanun maddesinde soyadı değişikliğine ilişkin sayılan hususların davacının gerçek soyadında mevcut olmadığını, davacının e-Devlet kapısında başvuru yaptıktan sonra talebini geri alamadığını, talebinin Kurul tarafından ilgili yasa maddesinde istenilen şartların sağlanamadığından soyadı değişikliğinin reddine karar vereceğini düşündüğünü, nitekim kurulun karar vererek davacının soyadını değiştirdiğini, davacının özellikle iş çevresinde ve tüm çevresinde Payalan soyadı ile bilindiğini ve tanındığını, bu durumdan davacının eşinin ve çocuklarının da etkilendiğini, bu sebeplerden ötürü davacının mevcut soyadının, gerçek soyadı olan...

Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve tescil olunur. 2525 sayılı Soyadı Kanununa göre taşınması zorunlu önad ve soyadı, Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi hükmünün kapsamındadır. Her ne kadar ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yeterli inceleme ve araştırma yapıldığından bahsedilemeyeceği açıktır. Davacı vekilince tanıklarının isimleri bildirildiği halde tanıklar dinlenmemiş, dava dilekçesi ile ileri sürdüğü vakıaların araştırılmadığı görülmüştür....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 11.11.2010 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.03.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacı, murisi annesi adına tapuda kayıtlı olan dava konusu parsellerde yanlış yazılan babasının isminin düzeltilmesi ile murisin soyadı kanunundan önce vefat etmesine rağmen tapu kaydında yazılı olan soyadının çıkarılmasını ve doğum tarihinin de düzeltilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir....

    Nüfusa kaydedilmeden ölmüş veya herhangi bir nedenle nüfusta kaydı bulunmayan kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de bu gibi durumlarda tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilmelidir. Somut olaya gelince; Nüfus kayıtlarında soyadı bulunmayan davacıların murisinin kimlik bilgilerinin “...” soyadı ilavesi sureti ile düzeltilmesi mümkün değildir. Mahkemece tapuda malik görünen “...(ölü mirasçıları):...” ile ... oğlu ...'in aynı şahsılar olup olmadığı usulünce araştırılmalıdır. Tüm bu işlemler yerine getirildikten sonra hala tereddütler giderilememiş ise mahkemece taşınmaz başında keşif yapılarak tanıklar ve mahalli bilirkişiler dinlenmelidir. Yapılan araştırma ve inceleme sonucunda toplanan delillerle kanıtlandığı takdirde tapu kayıtlarında malik görünen “......

      Şöyle ki özellikle; davacılar kayıt malikinin mirasçıları olduklarını iddia ettikleri halde ırs ilişkisini sağlayan mirasçılık belgesi istenmediği gibi verilen hükümle Soyadı Kanunu’ndan önce ölen ve nüfus kaydında soyadı bulunmayan kişiye soyadı eklenmiştir. Ayrıca mahkemece kadastro tesbit tutanağında tapu kayıt malikinin ismi geçen çocukları ile ilgili de bir araştırma yapılmamış, Nüfus Müdürlüğü’nden tüm “...oğlu ...” kayıtları getirtilip, incelenerek dosya ile irtibat sağlanmamıştır....

        Bilindiği üzere; 2525 sayılı Soyadı Kanunu’nun 3. maddesinde “Rütbe ve memuriyet, aşiret ve yabancı ırk ve millet isimleriyle umumi edeplere uygun olmayan veya iğrenç ve gülünç olan soyadları kullanılamaz” hükmü yer almaktadır. Ayrıca; 2891 sayılı Soyadı Nizamnamesi’nin 5. maddesinde “Yeni takılan soyadları Türk dilinden alınır”, 7. maddesinde de “Yabancı ırk ve millet isimleri soyadı olarak kullanılamaz” şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Diğer taraftan; 21.6.1934 gün ve 2525 sayılı Soyadı Kanunu’nun 3. maddesinde yer alan “…yabancı ırk ve millet isimleriyle…” ibaresinin, Anayasa’nın 10. maddesine aykırılığı savıyla iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne yapılan itiraz, Mahkemenin 17.3.2011 gün, 2009/47 E.- 2011/51 K. sayılı ilamı ile reddolunmuştur....

        Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 07.10.2010 gün ve 2010/478-914 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık soyadı düzeltilmesi isteminden kaynaklanmış olup kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 14.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 30.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davadan dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Heyetçe incelenmesine gerek görülen tüm parsellere ait tapulama tutanakları ve dayanak belgeler ile, soyadı düzeltilmesi istenilen muris ...'e ait anne-... ve kardeşlerini gösterir nüfus aile kayıt tablosunun ilgili yerlerden çıkartılıp dosya arasına konulduktan sonra incelenmek üzere tekrar Dairemize gönderilmesi için YEREL MAHKEMESİNE İADESİNE, 18.12.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Davada tapuda isim ve soyadı düzeltilmesi talep edilmediğinden, tespit hükmüne yöneltilen temyiz itirazlarını inceleme görevi, hükmü veren mahkemenin Dairemize değil Yüksek 3.Hukuk Dairesine aittir. Tapu Sicil müdürlüğünün davada taraf gösterilmesi bu saptamayı değiştirmez. Ne var ki anılan Yüksek Dairece de görevsizlik kararı verildiğinden ortaya çıkan görev uyuşmazlığı giderilmek üzere dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa gönderilmesine 30.04.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Soyadı Tashihi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm nüfus kaydında soyadının düzeltilmesi istemine ilişkin olup, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.05.2011 tarihli 2011/1 sayılı kararı gereğince inceleme görevi Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 18.07.2011 (Pzt.)...

                UYAP Entegrasyonu