Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in babalığı kabul etmesine karşın nüfusa babasının soyadı ile yazılmadığı ileri sürülerek ...'in soyadının babası...'in soyadı olan ..... olarak düzeltilmesine karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece ...'in annesi ile tanıyan babası... ... arasında resmi bir evlilik bulunmadığı buna göre çocuğun annesinin soyadı ile tescil edileceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Mahkemenin karar tarihinden (1.3.2006'dan) sonra 29.4.2006 günü yürürlüğe giren 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 28. maddesinin dördüncü fıkrası hükmüne göre, "tanınan çocuklar babaları hanesine baba adı ve soyadı ile analarının kimlik ve kayıtlı olduğu yer bilgileri belirtilmek suretiyle tescil edilir." Anılan bu yasa maddesi hükmü uyarınca gerekli karar verilmek üzere mahkeme hükmünün BOZULMASINA, 25.9.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    nin velayetinin kendisine verildiğini, çocuğun babasının oğlu ile ilgilenmediğini, babasının soyadı olan ... soyadını taşımak istemediğini belirterek oğlunun ... olan soyadının ... olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 4721 Sayılı Medeni Kanunun 321. (önceki 743 Sayılı Yasanın 259.) maddesi hükmüne göre doğru nesepli çocuk babanın (ailenin) soyadını taşır. Boşanma veya ölüm üzerine velayetin annede olması soyadında herhangi bir değişikliğe neden olamaz. Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe, çocuğun da soyadı değişmez. Bu durumda somut olayda olduğu gibi ananın velisi bulunduğu küçük ...'nin soyadının değiştirilmesi konusunda açtığı davanın reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı, dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanı ile nüfus kütüğündeki “...." olan soyadı ile çevrede tanınıp bilinmediğini, "...." soyadı ile tanındığını bildirerek soyadının "...." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 27. maddesi hükmüne göre haklı nedenin varlığı halinde, soyadın değiştirilmesi mümkün olup Yargıtay uygulamalarında, kişinin toplum içerisinde bilinip tanındığı soyadı ile anılmayı ve onu kayden de taşımayı istemesinin haklı neden teşkil edeceği kabul edilmiştir....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbiren Velayet-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Boşanma veya evliliğin iptaline ilişkin kararlarda; tarafların Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, adı, soyadı, doğum tarihi, baba ve ana adları ile kadının evlenmeden önceki soyadı ve aile kütüğüne kayıtlı olduğu yer bilgileri ile evlilik içinde doğmuş çocuklar ve bunların kimlik bilgilerine yer verilmesi zorunludur (5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu m.27, HMK m.297/l-b). İlk derece mahkemesince; hükümde tarafların adı, soyadı doğum tarihi ve yeri ile baba ve ana adları ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, baba ve ana adları ile kadının evlenmeden önceki soyadı ve aile kütüğünde kayıtlı olduğu yer bilgileri yazılmamıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, ölen eşinin soyadı olan "..." soyadının, kızlık soyadı olan "..." olarak değiştirilmesini istemiştir. Mahkemece, dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü. Dava, eşi ölmüş olan davacının soyadının kızlık soyadı olan "..." olarak düzeltilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece dava dilekçesinin görevsizlik nedeni ile reddine karar verilmiş, hükmü salt davalı ... temyiz etmiştir. Mahkemenin red kararı ilgilinin nüfus kaydında herhangi bir değişikliğe yol açmadığından Nüfus Müdürlüğünün temyiz isteminin REDDİNE, 17.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Dinlenen davacı tanıkları alınan beyanlarında; davacının soyadını Badıllı olarak bildiklerini, ailesinde Badıllı soyadı kişilerin bulunduğunu ve davacının da Badıllı soyadını kullandığını ifade etmişlerdir....

            Ancak, ana önceki evliliğinden dolayı çifte soyadı taşıyorsa çocuk onun bekarlık soyadını taşır" O halde, Türk Medeni Kanununa göre çocuk, ana ve baba evli ise, ailenin soyadını alacaktır. Aile soyadı ise, babanın soyadıdır. Bu maddede yer alan düzenleme, emredici nitelikte olup, taraflarca aksi kararlaştırılamaz ve uyulması zorunludur. Aynı hüküm, Soyadı Nizamnamesinde de yer almaktadır....

              Davanın kabulüne dair verilen karar 14.Hukuk Dairesince; “..dosya içinde bulunan nüfus kayıt örnekleri incelendiğinde,... kızı ...’in soyadı yazılı bulunmamaktadır. Ayrıca ... kızı ....’nin soyadı ... ve ... kızı ...’nin de soyadı ... olarak kayıtlıdır. Soyadı düzeltmelerinin, maliklerin açık olan son nüfus kayıtlarına göre yapılması gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu, kapalı kayıtlar üzerinden düzeltme yapılmasının doğru olmadığı..." gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir Karar, davalı Hazine vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

                e pay verilmiş olup, bunlardan 48300 pay sahibi olanın soyadı "..." olarak yazılı olup 24150 pay sahibi ...'in soyadı yazılı olmadığı halde kadastro yolu ile oluştuğu şerh edilmiş tapu sicil kaydına göre 24150 pay sahibi İbrahim'in de soyadı "..." olarak yazılmıştır. Bu iki ...'e ait kayıtlar arasındaki uyumsuzluk kuşkuya neden olduğundan 97 parsele ait kayıt örneğinin yeniden sicilinden istenerek evrak arasına konulmasından sonra Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE GERİ ÇEVRİLMESİNE, 9.11.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  , davacı annenin düşüncesinin çocuğun gerçek babası ile bağını koparmak olmadığını, soyadı değişikliği isteminin keyfilik taşımadığını gerekçe olarak gösterip davanın kabulüne yönelik karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu