WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in tapuda malik olarak gösterilmesine ve tapu kaydında bulunan ... kızı.'in tapu kaydından terkinine" denilmek suretiyle davacı vekilinin talebi doğrultusunda tapu kaydına tescil ve terkin hükmü kurulmuştur. Halbuki; somut uyuşmazlıkta açılan dava tapu kaydında isim tashihi davası olup, tapu iptali ve tescil davası değildir. Bu nedenle, davacının tapu iptali tescil ve terkin niteliğinde olan talebinin bu davada dinlenme olanağı yoktur. Mahkemenin bu hususta kurduğu hüküm de isabetli değildir.Kabule göre de; Davacı dava dilekçesinde, 2257 parsel sayılı taşınmaza ilişkin taleplerde bulunduğu halde, mahkemece 1993 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hüküm kurulması ve 2257 parsel sayılı taşınmazda .'...

    No.: 12, Hane No.:10, BSN:36'da nüfusa kayıtlı, Ahmet ve Emine oğlu 03/07/1975 doğumlu T4 Hasan Sulak'a ait taşınmazla ilgili olarak kayyımlık görevinden alınmasına ve kayyımlığın kaldırılmasına karar verilmiştir. Kayyım vekili, Batman Sulh Hukuk Mahkemesinin 07/10/2021 tarih 2019/1743 Esas ve 2021/1896 Karar sayılı ilamının yeterli araştırma ve incelemeye dayanmadığını, mahallinde dinlenen mahalli bilirkişilerin beyanlarının karar vermek için yeterli olmadığını, kapsamlı kolluk araştırması yapılmadığını, davacı tarafından yapılan idari başvuru üzerine tapuda isim tashihi yapılmışsa da, yapılan isim değişikliğinin haksız mülkiyet aktarımına sebep olduğunu, bu husus Mahkemece dikkate alınmadan ve yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan karar verildiğini beyan ederek istinaf isteminde bulunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nüfusta Soyisim Tashihi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm boşanma kararıyla velayeti kendine verilen küçüğün baba soy isminin değiştirilmesine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 21.10.2013 (Pzt.)...

      Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/446 Esas, 2015/42 Karar sayılı ve 19.02.2019 tarihinde kesinleşen kararıyla yaşının düzeltildiğinin UYAP kayıtlarından anlaşılması karşısında; bu husus araştırılmadan ve mahkeme tarafından yöntemine uygun olarak yaş tashihi kararı verilmeden, nüfusundaki ''Engel kayıt'' haline ilişkin durum yaş tashihi davası kapsamında çözülmeden, sanık hakkında 5237 sayılı Kanunun 31/2. maddesiyle verilen cezadan indirim yapılması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; sanığın mahkeme kararı ile nüfusa tescil edilen doğum tarihinin, iddianamede ve gerekçeli karar başlığında yerinde düzeltilmesi olanaklı kabul edilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 6.2.2007 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.3.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkeme kararı hükmü temyiz eden davalı idare vekiline 18.4.2007 tarihinde tebliğ edilmiş olup hüküm 4.5.2007 tarihinde temyiz edilmiştir. HUMK.nun 432.maddesinde yer alan 15 günlük temyiz süresinin 8.1.1943 tarih ve 4353 sayılı Kanuna tabi kamu kuruluşları hakkında 30 gün olduğuna dair düzenleme Anayasa Mahkemesince iptal edilmiş ve bu iptal hükmü 21.4.2006 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanmıştır. Hal böyle olunca Tapuda isim tashihi davasının kabulüne dair verilen hüküm için 15 günlük yasal süre içerisinde temyiz yoluna başvurulması gerekir....

          Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet ... sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 22.12.2005 gününde verilen dilekçe ile tapuda soyisim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen 7.7.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soy isim, ... adı, doğum tarihleri gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02.12.2009 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.04.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.09.2008 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.10.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir....

                  Ayrıca, nüfus müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulması gerekirken, davacının kimlik bilgileri yazılarak vukuatlı aile nüfus tablosu ile şahsın isim tashihi yaptırıp yaptırmadığının araştırılması istenmiş, zabıta araştırmasında da adres yetersizliği nedeniyle arazinin tespit edilemediği ve kime ait olduğu bilinemediğinden gerekli işlemin yapılmadığı bildirilmiştir. Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. O halde, mahkemece nüfus müdürlüğüne ve zabıtaya yeniden yazı yazılarak yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda araştırmalar yapılmalı, tespitin dayanağı tapu kaydı ilk tesisinden itibaren tapu sicil müdürlüğünden istenmeli, tespit bilirkişileri hayatta iseler çağrılarak tanık sıfatı ile dinlenmelidir....

                    UYAP Entegrasyonu