Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Tapuda kayıt düzeltilmesi davasını, tapu maliki ile mirasçıları açabilir. Bunun yanı sıra 1.1.2002 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanununun 702. maddesinin son fıkrası gereğince ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabileceği öngörüldüğünden elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan her hangi biri de tek başına tapuda miras bırakanla ilgili olarak düzeltme isteyebilir. Ayrıca bu davaların, bir başka dava nedeniyle verilen yetkiye dayanılarak açılması da mümkündür....
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Eldeki davada, dosyada mevcut 1557 parsel sayılı taşınmaza ait tapulama tutanağının incelenmesinden taşınmazın ... kızı 1912 doğumlu ... ...’ın kocası ...’dan intikalen geldiği belirtilmektedir. Buna göre kayıt maliki ...’nın doğum tarihinin 1912, eşinin adının da ... olduğu, davacının murisine ait nüfus kaydından ise ... kızı ... ...’ın doğum tarihinin 1924, eşinin ise İsmail ... olduğu tespit edilmiştir....
Dava, soy isim ve yaş tashihi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde soyisim değişikliği talebi yönünden davanın kabulüne, yaş tashihi talebi yönünden davanın reddine karar verilmiş, yaş tashihi talebinin reddine dair karar yönünden davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Nüfus kütükleri resmi sicillerdir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 7. maddesine göre resmi sicil ve senetler belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur, bunların içeriğinin doğru olmadığının ispatı kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça herhangi bir şekle bağlı değildir....
Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; soy isim talebi yönünden yerel mahkemece verilen ret kararının hukuka aykırı olduğunu, doğmadan önce babasının kendilerini terk ettiğini, annesinin baba evinde dünyaya geldiğini, bu nedenle soy isminin Altunay olarak bilindiğini, 28 yıldır babasının kendisine düşen hiçbir sorumluluğunu yerine getirmediğini, Altunay soy ismi ile bilinip nüfus kayıtlarındaki Yavuz soy ismi nedeniyle mağduriyet yaşadığını, mühendislik bürosu açacağını bu durumun meslek hayatında da karışıklığa neden olacağını, 4721 sayılı MK'nun 27.md. adın değiştirilmesinin haklı sebeplere dayanılarak istenebileceğini belirterek, isim değişikliğine ilişkin yerel mahkeme kararının onanması, soy isim değişikliğine ilişkin ret kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....
Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; soy isim talebi yönünden yerel mahkemece verilen ret kararının hukuka aykırı olduğunu, doğmadan önce babasının kendilerini terk ettiğini, annesinin baba evinde dünyaya geldiğini, bu nedenle soy isminin Altunay olarak bilindiğini, 28 yıldır babasının kendisine düşen hiçbir sorumluluğunu yerine getirmediğini, Altunay soy ismi ile bilinip nüfus kayıtlarındaki Yavuz soy ismi nedeniyle mağduriyet yaşadığını, mühendislik bürosu açacağını bu durumun meslek hayatında da karışıklığa neden olacağını, 4721 sayılı MK'nun 27.md. adın değiştirilmesinin haklı sebeplere dayanılarak istenebileceğini belirterek, isim değişikliğine ilişkin yerel mahkeme kararının onanması, soy isim değişikliğine ilişkin ret kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.05.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 02.04.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, müvekkili ...’nun 647 parsel sayılı taşınmazın tek başına maliki olduğu halde, sanki bir kız kardeşi varmış gibi, tapu kaydının malik hanesinin "... kızı ... ve ... kızı ..." olarak tanzim edildiğini belirterek, kayıtların "... kızı ..." olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....
Bu kişilerin aynı şahıs olup olmadıkları araştırılıp, gerekirse tapuda soy isim tashihi de yaptırıldıktan, Sonra, birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 08.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi. M.E....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 11.06.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.01.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu nedenle de bu tür davalarla kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir....
Bu sebeple, Mahkemece tapuda isim tashihi davasının reddine dair verilen önceki tarihli hükmün, tapuda isim tashihi davası davacısına, ölmüş ise mirasçılarına 7201 sayılı Tebligat Kanunu ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde tebliğ edilerek temyiz ve temyize cevap sürelerinin beklenmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.09.2018 oybirliğiyle karar verildi....
Bu noktada mahkeme, davacının soy isim değişikliği talebinin haklı sebep varlığı kanaati mevcudiyeti olduğunda davayı kabul edecektir. Yargıtay'ın erleşik içtihatlarında gülünç, aşağılayıcı soy isimlerin değiştirilmesi kabul edilmiştir. Dosya kapsamında davacı babası ile arasında yaşanan olaylar sebebi ile soy ismini değiştirmek istemiş olup, soy isim bir kişinin sadece babasını kapsamadığı kendisini ve atalarını kapsayan kişiyi köklerine bağlayan bir isimdir. Bu noktada babası ile husumet yaşaması onun soyismini değiştirmesi için haklı sebep olarak görülemez. Keza Yargıtay'ın 18....