Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın ... kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. ... kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ...; davacıya ... kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca ... kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “... kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca ... kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli ... göremezlik oranının belirlenmesi giderek ... kazası sigorta kolundan sürekli ... göremezlik geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir....

    Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın ... kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. ... kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ...; davacıya ... kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca ... kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “... kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca ... kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli ... göremezlik oranının belirlenmesi giderek ... kazası sigorta kolundan sürekli ... göremezlik geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir....

      Öncelikle konuyla ilgili kavram ve yasal düzenlemelere kısaca değinilmelidir. 2. Tespit davası hukuki ilişkide bir kaygı, güvensizlik ve endişe olan hâllerde başvurulabilecek bir araçtır. Bu dava ile hukuki ilişki hakkındaki kuşku ve tereddütler giderilebilir. Tespit davaları hakların istikrarını temin etmekle toplumsal bir yarar sağlar. Bu davanın amacı hukuki belirsizliği gidermek, yani hukuki ilişkiler taraflar açısından belirli hâle getirmekten (hukuki belirliliği sağlamaktan) ve bu yolla hukuki barışı sağlamaktan ibarettir (.../... : Tespit Davaları, İkinci Baskı, ... 2010, s. 68, 69). 3....

        Somut olayda, ... kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca hak sahibine gelir bağlanabilmesi ayrıca davanın ... mahkemelerinde görülebilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın ... kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. ... kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ...;mahkemelerin görevine ilişkin neticeleri de bulunmakla öncelikle davacıya ... kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunması, olayın Kurumca ... kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işvereni aleyhine “... kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasının neticesini bu dava için bekletici sorun yaparak, bir karar vermektedir....

          Kuruma bildirilen, ancak çeşitli nedenlerle farklı kişi adına ya da hatalı kimlik bilgileri ile kayda geçmiş, bu nedenle de, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği'nde öngörülen bilgileri tam ve doğru yansıtmayan kayıtların gerçeğe uygun hale getirilmesi ise çoğu zaman, uygulamada “aidiyet davaları” olarak adlandırılan, Kuruma bildirilerek primleri ödenmiş çalışmaların kime ait olduğunun -gerçek sigortalısının- belirlenmesine ilişkin tespit davaları ile sağlanır. Bu davalarda, yanlış olduğu iddia edilen kaydın, iddia sahibine aidiyeti ve giderek düzeltilmesi amaçlanmaktadır. Hak düşürücü süre, Anayasa’nın 60. maddesi ile güvenceye kavuşturulan “sosyal güvenlik hakkı”na ilişkin hak arama özgürlüğünün çeşitli düşüncelerle sınırlandırılması anlamını taşımaktadır....

            Maluliyet oranının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumu’nun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup, temyize konu tazminat davasında Sosyal Güvenlik Kurumu taraf değildir. Yapılacak iş, davacı sigortalının Sosyal Güvenlik Kurumunca belirlenen %35,20 oranındaki sürekli iş göremezlik oranına itirazı var ise S.S Yüksek Sağlık Kuruluna ve giderek ATK İhtisas ve ATK Genel Kuruluna müracaatının sağlanarak davacının maluliyet oranını kesinleştirmek,bu safahatlar sonrasında davacı sigortalının maluliyet oranında bir değişiklik(artma)olur ise yeni belirlenen maluliyet oranına göre kendisine gelir bağlanması için Kuruma müracaatını sağlamak, Kurumca sigortalının yeni belirlenen bu maluliyet oranının kabul edilmemesi durumunda sosyal Güvenlik Kurumu ve işveren aleyhine sürekli iş göremezlik oranının tespiti davası açması için önel vermek ve tespit davasını bu dava için bekletici mesele yaparak sonucuna göre karar vermektir....

              DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkilinin davalı yanında 01.11.1997- 01.12.1997 tarihleri arasında işçi olarak aylık asgari ücretle sürekli çalıştığını, ancak çalışma sürelerinin SGK ya bildirilmediğini, primlerinin yatırılmadığını beyanla müvekkilinin davalı nezdindeki 01.11.1997- 01.12.1997 tarihleri arasında sigortalı olarak ve asgari ücretle çalıştığının tespiti ile Kurum kayıtlarının düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin ihale işi alan bir şirket olup kurum elamanlarınca denetlendiğinden sigortasız işçi çalıştıramayacağı, inşaat işlerinde işe girişin yapıldığı aynı gün işten çıkışın olağan olduğu, hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

              İşçi(sigortalı) işveren ilişkisinde sosyal güvenlik hakkı kapsamında sigortalının ispat hukuku ilkelerine aykırı olarak yazılı delil sınırlandırılmasına tabi tutulması vazgeçilmez ve kişiye sıkıya bağlı hak olan sosyal güvenlik hakkını ortadan kaldıracak niteliktedir. Çalışma olgusu hukuki fiil olup, her türlü delille kanıtlanabilir. İbraname ve işe giriş bildirgesi kayıtları senet niteliğinde olmayıp, sadece çalışılan günler için yazılı delil niteliğindedir. Çalışılmayan günler için delil niteliğinde olamaz. Hizmet tespitinde senetle ispat kuralının uygulanması görüşü isabetli değildir. II. Prime Esas Kazanç yönünden; 3....

                DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı şirkete ait restaurantta 08/09/2005 de garson olarak çalışmaya başladığını, net 1.400 TL ücret, 1.200 TL bahşiş verildiğini, 09/12/2012 ye kadar süren çalışmanın davacı yaşlılık aylığı alırken gerçekleştiği bu sebeple kuruma hiç bildirim yapılmadığını belirterek, davacının davalı şirket nezdinde 08/09/2005- 09/12/2012 döneminde çalışmanın tespitini talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ: Davalı şirket davaya cevap vermemiştir, Fer'i müdahil kurum vekili, davacının davasını ispatlaması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesince; "Davacının davasının KABULÜ ile, Davacının davalıya ait 1089086 sicilli iş yerinde 08/09/2005- 09/12/2012 döneminde asgari ücret ile çalıştığının TESPİTİNE," karar verilmiştir....

                Dairesi 20.11.2012 tarih ve 2783 sayılı kararı ile Sosyal Güvenlik Mahkemelerinin görev alanını ise şu şekilde belirlemiştir; a) 4857 sayılı İş Kanunun 65’ inci maddesinde yer alan kısa çalışma ödeneği ve primleri ile anılan 33. maddesi uyarınca hükme bağlanan ücret garanti fonu primleri ile ilgili uyuşmazlıklara ilişkin davalar, b) Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından açılan rücuen tazminat davaları, c) 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanunundan kaynaklanan davalarla; ilgili diğer kanunlarda yer alan, sosyal güvenlik hakkının yaşama geçirilmesine ilişkin düzenlemelerden kaynaklanan davalar, d) 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunundan kaynaklanan davalar, e) 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunundan kaynaklanan ve idari yargının görev alanı dışında kalan davalar, f) 1479 sayılı (Bağ-Kur) Esnaf Ve Sanatkârlar Ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunundan kaynaklanan davalar, g) 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunundan kaynaklanan davalar,...

                UYAP Entegrasyonu