WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sigortalının ölümü ile birlikte sağ kalan hak sahibi aile bireyleri gelir kaybına uğrayacak bu nedenle sosyal güvenlik yönünden bir korumaya gereksinim duyacaklardır. İşte bu noktada ölüm sigortası ile risk altında olan hak sahiplerinin sosyal güvenlik hakları koruma altına alınmıştır. Ancak Sosyal güvenlik hakkının kullanımı yasa ile sınırlanmış ve belirli koşulların varlığına bağlanmıştır. Sigortalının ölümü ile birlikte sosyal güvenlik hakları koruma altına alınan hak sahiplerinin de ölüm sigortasından yararlanabilmeleri için kanun koyucu tarafından belirli sınırlamalar getirilmiştir....

    Sigortalının ölümü ile birlikte sağ kalan hak sahibi aile bireyleri gelir kaybına uğrayacak bu nedenle sosyal güvenlik yönünden bir korumaya gereksinim duyacaklardır. İşte bu noktada ölüm sigortası ile risk altında olan hak sahiplerinin sosyal güvenlik hakları koruma altına alınmıştır. Ancak Sosyal güvenlik hakkının kullanımı yasa ile sınırlanmış ve belirli koşulların varlığına bağlanmıştır. Sigortalının ölümü ile birlikte sosyal güvenlik hakları koruma altına alınan hak sahiplerinin de ölüm sigortasından yararlanabilmeleri için kanun koyucu tarafından belirli sınırlamalar getirilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU İLE İLGİLİ TESPİT DAVALARI -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, iş yasasına dayalı hizmet tespiti istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 14.02.2011 tarih ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 tarih ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 Sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.04.2011 tarih ve 14 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 02.06.2011 tarih ve 27952 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 21.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

        Arıcı, Türk Sosyal Güvenlik Hukuku, ... 2015, s.386). Bu risk hak sahibi konumunda olan dul eş ve yetim çocuk yönünden etkili olacaktır. Sigortalının ölümü ile birlikte sağ kalan hak sahibi aile bireyleri gelir kaybına uğrayacak bu nedenle sosyal güvenlik yönünden bir korumaya gereksinim duyacaklardır. İşte bu noktada ölüm sigortası ile risk altında olan hak sahiplerinin sosyal güvenlik hakları koruma altına alınmıştır. Ancak Sosyal güvenlik hakkının kullanımı yasa ile sınırlanmış ve belirli koşulların varlığına bağlanmıştır. Sigortalının ölümü ile birlikte sosyal güvenlik hakları koruma altına alınan hak sahiplerinin de ölüm sigortasından yararlanabilmeleri için kanun koyucu tarafından belirli sınırlamalar getirilmiştir....

          Hukuk Dairesinin temel görevi 22 Ocak 2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19 Ocak 2015 tarih ve 8 sayılı Kararında belirtildiği üzere “Sosyal Güvenlik Hukuku”ndan kaynaklanan davalarla sınırlıdır. Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu: Yerel mahkeme kararındaki niteleme ve temyizin kapsamı dikkate alındığında uyuşmazlık, haksız fiile ilişkin olup, Sosyal Güvenlik mevzuatı ile ilgili olmadığından tanımlanan niteliği ile Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin görev alanına girdiği düşünülmektedir. 11 Nisan 2015 tarih ve 29323 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6644 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesi uyarınca görevli Yargıtay Dairesinin belirlenebilmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 26.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 16/06/2022 NUMARASI : 2020/122 Esas - 2022/101 Karar DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının malul olması sebebiyle çalışma gücünü kaybetmesine müteakip malulen emekli olabilmek için T2 İzmit Sosyal Güvenlik Merkezine başvuruda bulunduğunu, başvuru talebinin 27/01/2020 tarih numaralı evrağı uyarınca çalışma gücü kaybının %60'ın üzerinde bulunmadığı iddiasıyla 10/02/2020 tarihinde reddedildiğini, bu nedenle davacının maluliyetinin tespit edilerek malullük oranına göre malulen emekliliğe ve emekli aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

            Somut olayda iş kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca hak sahibine gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak iş; davacıya iş kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca iş kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “iş kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca iş kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek iş kazası sigorta kolundan ölüm geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir....

              İş kazasının tesbiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumu’nun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında ise Kurum taraf olmadığının”belirtildiği,ilgili bozma ilamında Yapılacak iş olarak “davacıya iş kazasını Sosyal Güvenlik Kurumu’na ihbarda bulunmak, olayın Kurumca iş kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumu’na ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “iş kazasının tesbiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca iş kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise, davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi giderek iş kazası sigorta kolundan sürekli iş göremezlik geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermek” olduğunun açıklandığı, mahkemece Bozma ilamına uyma kararı verilmesine rağmen Bozma ilamının yapılacak iş kısmında belirtilen hususların yerine getirilmediği anlaşılmıştır....

                Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının 15/04/1988 tarihli işe giriş bildirgesinde doğum tarihinin 12/02/1975 olarak yazıldığının tespit edildiğini, sosyal güvenlik hukuku kişinin yaş durumuna önemli sonuçlar bağladığını, tek bir yaş kaybı yahut kazancı ile kişilerin tahsis koşulları ve hak sahipliği halleri değişebilmekte olduğunu, sosyal güvenlik mevzuatına göre ilk defa sigortalı olduğu tarihte geçerli olunan emeklilik açısından dikkate alınmakta olup, işe giriş tarihinden sonra yaptırılan yaş düzeltmeleri emeklilik hesabında dikkate alınmadığını, dolayısıyla da sigortalı olduğu tarihten sonra yaşını mahkeme kararıyla büyütenler için erken emekliliğin söz konusu olmayacağını, sosyal güvenlik mevzuatına göre ilk defa sigortalı olduğu tarihte geçerli olunan emeklilik açısından dikkate alınmakta olup, işe giriş tarihinden sonra yaptırılan yaş düzeltmeleri ilkesine uygun bulunan bu hukuki durum çerçevesinde sosyal güvenlik sistemi kaynaklı tahsislerde, tahsisi doğuran olgudan...

                İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 18/04/2019 NUMARASI : 2018/2 ESAS - 2019/142 KARAR DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; davanın hukuka aykırı olduğunu, davacının taleplerinin 5510 sayılı yasa ve mülga 1479 sayılı yasanın ilgili hükümleri gereği hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle reddi gerektiğini, kurumca 04.10.2000 tarihinde tescili yapıldığını, 04.10.2000 tarihinde yürürlüğe giren 619 sayılı KHK ile 04.10.2000 tarihinden önce vergi mükellefi olduğu halde kuruma müracaat etmeyenlerin hak ve yükümlülükleri 04.10.2000 tarihinde başladığını, bu nedenle davacı tarafından 04.10.2000 tarihine kadar davalı kurumumuza müracaat edilmediğinden geriye dönük kayıt ve tescil yapılmasına imkan olmadığını, bu sebeple kurum işleminin yerinde olduğunu, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu