Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının Vakıf statüsü, mevcut hukuki yapısı, gelirleri ve konuya ilişkin yargı kararlarıyla birlikte değerlendirildiğinde, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonundan ayrı bir özel hukuk tüzel kişiliğine sahip, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının kamu kurumu vasfında olmadığı, Vakıf çalışanlarının da fon personeli olarak telakki edilemeyeceği cihetle, 6772 sayılı Kanun kapsamındaki kamu kurumlarından olmadığı açıktır. Somut olayda davacı ... olan Buca Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Başkanlığında çalışmaktadır....

    Sayın çoğunluk, sanık ... hakkındaki kararını “çocuk olan sanık hakkında 5395 sayılı Yasanın 35/1. madde ve fıkrasına göre sosyal inceleme raporu aldırılmaması ve aynı yasa maddesinin 3. fıkrasına göre de bahsedilen raporun alınmama gerekçesinin kararda gösterilmemesi” gerekçesine dayandırmıştır. 5395 sayılı Yasanın sosyal incelemeye ilişkin maddesi şu şekildedir. Madde 35-(1) Bu Kanun kapsamındaki çocuklar hakkında mahkemeler, çocuk hâkimleri veya Cumhuriyet Savcılarınca gerektiğinde çocuğun bireysel özelliklerini ve sosyal çevresini gösteren inceleme yaptırılır. Sosyal inceleme raporu, çocuğun, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin mahkeme tarafından takdirinde göz önünde bulundurulur. (2) Derhâl tedbir alınmasını gerektiren durumlarda sosyal inceleme daha sonra da yaptırılabilir....

      -Sen) arasında imzalanan ve 16/08/2011-30/03/2014 tarihleri arasındaki dönemi kapsayan Sosyal Denge Sözleşmesinin 24. maddesinin birinci fıkrasında yer alan "Emekliliği hak etmiş personelden aktif olarak idari (müdür ve daha üst) görevde bulunmayanlara sosyal denge sözleşmesi gereği herhangi bir ödeme yapılmaz" şeklindeki düzenlemenin, ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla iptali üzerine; davalı idarece anılan Sosyal Denge Sözleşmesinin kapsadığı 16/08/2011 - 30/03/2014 tarihleri arasındaki döneme ilişkin olarak davacıya sosyal denge tazminatı ödenmiştir. Davacı tarafından, 07/07/2017 tarihinde yapılan başvuruda; kendisine eksik ödeme yapıldığından bahisle, Ocak 2012 - Nisan 2014 döneminde eksik ödenen, Ağustos 2011 - Aralık 2011 dönemi ile 31/03/2014 - 31/12/2015 tarihleri arasında ise hiç ödenmeyen sosyal denge tazminatının yasal faiziyle birlikte ödenmesi talep edilmiştir....

        Davalı ... (...) vekili cevap dilekçesinde özetle Hacettepe Üniversitesi İle Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Sosyal Tesis İşletmeler Müdürlüğünün birbirinden iki ayrı işveren ve ayrı işyerleri sıfatını haiz olmaları nedeniyle söz konusu toplu ... sözleşmesinin Üniversitenin Sosyal Tesis ve İşletmelerinde çalışan işçilere uygulanmasının mümkün olmadığını, Sosyal Tesis ve İşletmelerin Üniversiteden ayrı bir yapıya sahip olduğunu, toplu ... sözleşmesinin Sosyal Tesis ve İşletmelerde çalışan işçilere uygulanmasının mümkün olmadığını, Sosyal Tesis ve İşletmelerin, ...'e üye olmadığını, bu nedenle davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; “...Tüm dosya kapsamından, davacı sendika ile davalı ... adına diğer davalı ......

          Sosyal denge tazminatı sözleşmesinin yürürlük tarihinden sonra ...SEN'e üye olanlar üyeliklerinin sendika tarafından işverene yazı ile bildirildiği tarihten itibaren sosyal denge tazminatı sözleşmesinden faydalandırılır. Sosyal denge tazminatı sözleşmesinin imzalanması sırasında sendikaya üye olup da sonradan üyelikten ayrılanlar ya da herhangi bir nedenle sendikadan ilişiği kesilenlerin sosyal denge tazminatı ödemelerinden yararlanabilmeleri, ...SEN'e madde 7'de gösterilen oranlarda sözleşme aidatı ödemeleri ile mümkündür. Sosyal denge tazminatı sözleşmesinin imzalandığı tarihte her ne sebeple olursa olsun ...SEN'e üye olmayanların, sonradan işe başlayıp da üye olmayanların sosyal denge tazminatı sözleşmesinden yararlanabilmeleri, taraf sendika ...SEN'e madde 7'de gösterilen oranlarda sözleşme aidatı ödemeleri şartına bağlıdır....

            D)İstinaf Eden ve Nedenleri: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü'nün T3 ana hizmet birimlerinden biri olup tüzel kişiliğin ve taraf ehliyetinin bulunmadığını, davacının Bakanlıkları işçisi olmadığını, Bakanlığın Sosyal Yardımlaşma Ve Dayanışma Vakıflarında çalışan işçilerin işvereni olmadığını, davacının Dursunbey Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfından ayrılarak Altıeylül Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında işe başlaması hakkında davalı Bakanlığın bir yetkisi veya bilgisi olmadığını, mahkeme kararına dayanak kabul edilen bilirkişi raporunun hukuka aykırı olduğunu, mahkemenin kararında sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının sosyal yardımlar genel müdürlüğüne bağlı olduğu yönündeki tespitinin de hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf talebinde bulunmuştur....

            Somut olayda, gerek ilk derece mahkemesi gerekse bölge adliye mahkemesince, 3294 sayılı Kanunun amacının getirilmesi noktasında parasal kaynaklarının sağlanması için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanının Başkanlığında Başbakanlık Müsteşarı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Müsteşarı, İçişleri, Maliye ve Sağlık Bakanlıklarının Müsteşarları ile Sosyal Yardımlar Genel Müdürü ve Vakıflar Genel Müdüründen oluşan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonunun kurulduğu; Fonun “Fonda toplanan kaynakların, Vakıflar ve Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğünce yürütülecek sosyal yardım proje ve programları ile yatırım programları çerçevesinde dağıtım önceliklerini belirlemek ve dağıtımına karar vermek, vakıflarda çalıştırılacak personelin nitelikleri ile özlük hakları ve diğer hususlarla ilgili belirlenecek kriterleri görüşmek ve karara bağlamak ile Vakıflardan ve diğer kurum ve kuruluşlardan gelen sosyal yardım amaçlı talep ve teklifleri değerlendirmek, Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğüne önerilerde...

              Bu açıklamaların ışığında, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve mülga 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu kapsamında çakışan sigortalılığın bulunması durumunda, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun yürürlükte olmadığı 01.10.2008 tarihi öncesi dönem yönünden baskın sigortalılığa üstünlük tanınması gerektiğinden davacının 26.05.2003-10.09.2007 tarihleri arasındaki ekonomik olarak baskın çalışmasının 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu kapsamından kaynaklanması nedeniyle davacıyı ihtilaf konusu dönemler yönünden 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu kapsamında sigortalı kabul etmek gerekmektedir....

                Sosyal güvenlik hakkının çekirdeğini oluşturan İnsan Hakları Evrensel Bildirisinin 22’inci maddesinde; herkesin, toplumun bir üyesi olarak sosyal güvenliğe hakkı olduğu, ayrıca, onuru ve kişiliğinin serbestçe gelişmesi için gerekli olan ekonomik, sosyal ve kültürel hakların ulusal çaba ve uluslararası işbirliği yoluyla ve her devletin örgüt ve kaynaklarıyla orantılı olarak gerçekleştirilmesine de hakkının bulunduğu belirtilmiştir. 9. 04.06.2003 tarih ve 4867 sayılı Kanunla onaylanması uygun bulunan, 10.7.2003 tarih ve 2003/5923 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla onaylanan Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmenin 9’uncu maddesinde; bu sözleşmeye taraf devletlerin herkesin sosyal sigorta da dahil olmak üzere sosyal güvenlik hakkını tanıyacakları ifade edilmiştir. 10....

                  güvenlik kuruluşuna tabi çalışması olmayanlar Sosyal Sigortalar Kurumuna, b)Yurt dışına çıkmadan önce Türkiye'de son defa prim, kesenek ve karşılık ödenen sosyal güvenlik kuruluşuna, c)Ev kadınları ...'...

                    UYAP Entegrasyonu