Sosyal denge tazminatı sözleşmesinin yürürlük tarihinden sonra ...SEN'e üye olanlar üyeliklerinin sendika tarafından işverene yazı ile bildirildiği tarihten itibaren sosyal denge tazminatı sözleşmesinden faydalandırılır. Sosyal denge tazminatı sözleşmesinin imzalanması sırasında sendikaya üye olup da sonradan üyelikten ayrılanlar ya da herhangi bir nedenle sendikadan ilişiği kesilenlerin sosyal denge tazminatı ödemelerinden yararlanabilmeleri, ...SEN'e madde 7'de gösterilen oranlarda sözleşme aidatı ödemeleri ile mümkündür. Sosyal denge tazminatı sözleşmesinin imzalandığı tarihte her ne sebeple olursa olsun ...SEN'e üye olmayanların, sonradan işe başlayıp da üye olmayanların sosyal denge tazminatı sözleşmesinden yararlanabilmeleri, taraf sendika ...SEN'e madde 7'de gösterilen oranlarda sözleşme aidatı ödemeleri şartına bağlıdır....
D)İstinaf Eden ve Nedenleri: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü'nün T3 ana hizmet birimlerinden biri olup tüzel kişiliğin ve taraf ehliyetinin bulunmadığını, davacının Bakanlıkları işçisi olmadığını, Bakanlığın Sosyal Yardımlaşma Ve Dayanışma Vakıflarında çalışan işçilerin işvereni olmadığını, davacının Dursunbey Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfından ayrılarak Altıeylül Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında işe başlaması hakkında davalı Bakanlığın bir yetkisi veya bilgisi olmadığını, mahkeme kararına dayanak kabul edilen bilirkişi raporunun hukuka aykırı olduğunu, mahkemenin kararında sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının sosyal yardımlar genel müdürlüğüne bağlı olduğu yönündeki tespitinin de hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf talebinde bulunmuştur....
Somut olayda, gerek ilk derece mahkemesi gerekse bölge adliye mahkemesince, 3294 sayılı Kanunun amacının getirilmesi noktasında parasal kaynaklarının sağlanması için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanının Başkanlığında Başbakanlık Müsteşarı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Müsteşarı, İçişleri, Maliye ve Sağlık Bakanlıklarının Müsteşarları ile Sosyal Yardımlar Genel Müdürü ve Vakıflar Genel Müdüründen oluşan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonunun kurulduğu; Fonun “Fonda toplanan kaynakların, Vakıflar ve Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğünce yürütülecek sosyal yardım proje ve programları ile yatırım programları çerçevesinde dağıtım önceliklerini belirlemek ve dağıtımına karar vermek, vakıflarda çalıştırılacak personelin nitelikleri ile özlük hakları ve diğer hususlarla ilgili belirlenecek kriterleri görüşmek ve karara bağlamak ile Vakıflardan ve diğer kurum ve kuruluşlardan gelen sosyal yardım amaçlı talep ve teklifleri değerlendirmek, Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğüne önerilerde...
Bu açıklamaların ışığında, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve mülga 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu kapsamında çakışan sigortalılığın bulunması durumunda, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun yürürlükte olmadığı 01.10.2008 tarihi öncesi dönem yönünden baskın sigortalılığa üstünlük tanınması gerektiğinden davacının 26.05.2003-10.09.2007 tarihleri arasındaki ekonomik olarak baskın çalışmasının 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu kapsamından kaynaklanması nedeniyle davacıyı ihtilaf konusu dönemler yönünden 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu kapsamında sigortalı kabul etmek gerekmektedir....
Sosyal güvenlik hakkının çekirdeğini oluşturan İnsan Hakları Evrensel Bildirisinin 22’inci maddesinde; herkesin, toplumun bir üyesi olarak sosyal güvenliğe hakkı olduğu, ayrıca, onuru ve kişiliğinin serbestçe gelişmesi için gerekli olan ekonomik, sosyal ve kültürel hakların ulusal çaba ve uluslararası işbirliği yoluyla ve her devletin örgüt ve kaynaklarıyla orantılı olarak gerçekleştirilmesine de hakkının bulunduğu belirtilmiştir. 9. 04.06.2003 tarih ve 4867 sayılı Kanunla onaylanması uygun bulunan, 10.7.2003 tarih ve 2003/5923 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla onaylanan Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmenin 9’uncu maddesinde; bu sözleşmeye taraf devletlerin herkesin sosyal sigorta da dahil olmak üzere sosyal güvenlik hakkını tanıyacakları ifade edilmiştir. 10....
güvenlik kuruluşuna tabi çalışması olmayanlar Sosyal Sigortalar Kurumuna, b)Yurt dışına çıkmadan önce Türkiye'de son defa prim, kesenek ve karşılık ödenen sosyal güvenlik kuruluşuna, c)Ev kadınları ...'...
Kanun’un 6/B fıkrasının 1.cümlesine göre bu Kanun hükümlerinden yararlanmak suretiyle aylık bağlananlardan tekrar yurt dışında yabancı ülke mevzuatına tabi çalışanlar, ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği alanların aylıkları, tekrar çalışmaya başladıkları veya ikamete dayalı bir ödenek almaya başladıkları tarihten itibaren kesilir. Türkiye'de sigortalı olarak çalışmaya başlayanlar hakkında 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun sosyal güvenlik destek primine tabi olarak çalışılmasına ilişkin hükümleri uygulanır. Kesin dönüş kavramının tanımı Yönetmelik'in "Tanımlar" başlıklı 4.maddesinin (d) bendinde yapılmıştır. Buna göre kesin dönüş; aylık tahsis talebinde bulunanların yurtdışındaki çalışmalarının sona ermesini, ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği almamaları durumunu ifade eder....
Türkiye – ... arasında aktedilen Sosyal Güvenlik Sözleşmesinde, ... sosyal güvenlik mevzuatına tabi olmadan önce, ... sosyal güvenlik rejimine tabi olunması halinde, ... sosyal güvenlik rejimine tabi olunan tarihin, Türkiye’de Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortalarına ilk defa tabi olduğu tarih olarak kabul edileceği yönünde açık hüküm bulunurken; söz konusu Uluslararası sözleşmede, yurtdışında geçirilen çalışma sürelerinin, akit ülke mevzuatına göre sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirilmesi aşamasında, hangi sigortalılık niteliğine göre borçlanılabileceği konusunda açık ve özel bir düzenleme de yer almamaktadır. Bu durumda, 3201 sayılı Yasa kapsamında yapılmak istenilen borçlanmanın, 5510 sayılı Yasanın 4/I-b maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekmekte olup, aksini öngören mahkeme kabulü yerinde değildir....
İkamet şartına bağlı olmayan nitelikte sosyal sigorta veya sosyal yardım ödeneği alanlara, anılan koşulun gerçekleştiğinin kabulü ile aylık bağlanabilecektir....
İkamet şartına bağlı olmayan sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği kesin dönüşe engel değildir. Yukarıda kesin dönüş koşulunun aylık bağlanırken Kurumca, yargılamada ise mahkemece re'sen araştırılması gerekir. 3201 sayılı Kanun'un 6. maddesi uyarınca yaşlılık aylığına hak kazanma koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği, tarafların beyanlarına bağlı kalınmaksızın, resmi kayıtlar doğrultusunda, resen araştırılarak, irdelenip saptanmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece, özellikle sosyal sigorta veya sosyal yardım ödeneğinin ikamet koşuluna bağlı olup olmadığı Kurumdan ve ihtiyaç duyulursa yabancı ülke sosyal güvenlik kuruluşundan sorulmalıdır....