Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Öncelikle, siyasi parti üyeliğinden çıkarma işleminin iptali istemi ile açılan davada verilen kararın istinafı kabil olup olmadığı, kesin olup olmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Siyasi Parti Disiplin Kurulu Kararına İtiraz talebi istemine ilişkindir....

Davacı siyasi partinin Devlet yardımı almasına dayanak oluşturan ve 29.4.2005 tarih ve 5341 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmış bulunan Geçici Madde 16' da, Türkiye Büyük Millet Meclisinde 10 veya daha fazla milletvekili bulunup da Devlet yardımı alamayan ve seçimlere girme hakkını elde edecek şekilde teşkilatlanmasını tamamlamış siyasi partilere, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra, Siyasi Partiler Kanununun "Ek Madde 1" de öngörülen esaslar dairesinde en az Devlet yardımı alan siyasi partiye yapılan yardım kadar Devlet yardımı yapılacağı öngörülmüştür. 7.5.2005 tarih ve 25808 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 5341 sayılı Siyasi Partiler Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 1. maddesiyle, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun Geçici 16 ncı maddesi, 5341 sayılı yasanın 2.maddesi uyarınca 7.5.2005 tarihi itibariyle yürürlükten kaldırılmış bulunmaktadır.Anılan Yasada Geçici 16 ncı madde hükmünden yararlanan siyasi partilerin Hazine...

    Davalı borçlunun, kira alacağından sorumlu olup olmadığının tespit edilebilmesi için Demokrat Parti Tüzüğü ile 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 71. maddesi göz önünde bulundurularak Demokrat Parti Tüzüğünde İlçe Başkanına Parti adına sözleşme yapma yetkisinin tanınmamış olması halinde Siyasi Partiler Kanunu 71. maddesi gereğince Merkez Karar ve Yönetim Kurulunca anılan sözleşmenin düzenlenmesi için ......

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/10/2020 NUMARASI : 2020/40 ESAS, 2020/261 KARAR DAVA KONUSU : Siyasi Parti Disiplin Kurulu Kararına İtiraz KARAR : İDDİA: Davacı dava dilekçesinde özetle; CHP Aydın İl Disiplin Kurulunun 25/07/2019 tarihli " parti üyeliğinden kesin çıkarma cezası " ile cezalandırılmasına dair karar ve bu karara karşı yaptığı itiraz üzerine CHP Yüksek Disiplin Kurulunun 02/12/2019 tarihli kararı ile itirazının reddedildiğini, kararın usul ve esas yönünden hukuka aykırı olduğunu, ilçe başkanlığının hakkındaki suçlama ile ilgili kendisine bilgi verilmediğini il başkanlığının savunma konulu yazısı ile haberdar olduğunu, İl Disiplin Kurulu kararının gerekçesiz ve yeterli üye ile verilmediğini, il disiplin kurulunun karar dayanakları ile Parti Disiplin Kurulunun suçlamalarının farklı bulunduğunu, kararın siyasi olup, usul, yasa, tüzük ve yönetmeliklere aykırı olduğunu belirterek CHP Parti Yüksek Disiplin Kurulunun 02/12/2019 tarih ve 2019/51 sayılı itirazın reddi ve...

      Siyasi Partiler Kanunu’nun 57. maddesinde; hakkında partiden veya gruptan geçici veya kesin çıkarma cezası verilen parti üyesinin, bu cezaya karşı disiplin kuruluna sevk eden organ veya merci veya disiplin kurulunun görev ve yetkisizliği veya alınan kararların kanuna, parti tüzüğüne ve iç yönetmeliğe şekil ve usul bakımından aykırı bulunduğu iddiasıyla, parti itiraz yollarını kullandıktan sonra nihai karar niteliğindeki son karara karşı otuz gün içinde nihai kararı veren merciin bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesine itiraz edebileceği, mahkemenin bu itirazları, diğer işlerden önce ve en geç otuz gün içinde basit muhakeme usulüne göre inceleyerek karara bağlayacağı ve bu kararın kesin olduğu belirtilmiştir. Yukarıdaki yasal düzenleme gereğince; görevden el çektirme kararının iptali istemine ilişkin asliye hukuk mahkemesince verilen kararlar kesin olup istinafı kabil değildir....

      ın kayyım olarak atanmalarına ve bu şekilde davanın kabulüne, davalı ... husumet ehliyeti olmaması nedeniyle İl Yönetimi yönünden açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesiyle ; ... tarafından 19/01/2015 tarihinde görevden alındığı; akabinde 28/01/2015 tarihinde uyarınca atama yapıldığı anlaşılmıştır. 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 20/9. maddesi “İlçe başkanı ile ilçe yönetim kurulu ilçe kongresince seçilir. İlçe başkanı ile ilçe yönetim kurulunun; seçim şekli ve il yönetim kurulunca veya merkez karar ve yönetim kurulunca hangi hallerde ve nasıl işten el çektirileceği ve geçici yönetim kurulunun nasıl oluşturulacağı parti tüzüğünde gösterilir.” hükmünü içermektedir....

        Öncelikle Bölge Adliye Mahkemesince 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 71. maddesinde 2016 yılında yapılan değişlikle maddeye "hizmet sözleşmeleri de dahil" ibaresi eklenmiş olmasının uyuşmazlığın çözümünde farklı bir sonuç doğurmayacağı kabul edilmiş ise de anılan değişiklik ile iş sözleşmeleri bakımından da izin ve onay şartı kesin olarak öngörülmüştür. Bu durumda 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 71. maddesine göre siyasi parti il veya ilçe teşkilatları tarafından yapılan sözleşmeler, merkez karar ve yönetim kurulu tarafından izin veya onay verilmediği sürece siyasi parti tüzel kişiliğini bağlamaz. İl veya ilçe teşkilatlarında çalıştırılan işçiler bakımından sorumluluk, Kanun gereği sözleşmeyi yapan ve yükümlülük altına giren kişi veya kişilere ait olmalıdır....

          Merkez Karar Yönetim Kurulu Üyeleri Mustafa Mican, Ahmet Gürhan, Ali Saraçoğlu, Ahmet Tank Sarı, Ahmet Namık Akdoğan, İhsan Kaya ve Konya İl Başkanı Osman Seçgin'in Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekili aday listelerinden aday gösterildiğini, bundan sonra adı geçen kişilerin AKP listelerinde milletvekili adaylığı kesinleştiği tarihte, seçimle kazanılmış siyasi parti görevleri sona ermiş olduğundan T3 Genel Başkan Yardımcılığı, MKYK Üyelikleri ve İl Başkanlığı sıfatını kullanılması ve kullandırılmasının, hem siyasi partiler kanununa, hem de seçim mevzuatına tamamen aykırı olduğunu, Mustafa Destîci tarafından Genel Başkanlık sıfatıyla T3’ne ait araçların, menkul ve gayrimenkullerin kullanılamayacağını, Siyasi Partiler Kanununun 93. maddesine aykırı olarak yeterli delegenin imzasına havi Genel Başkanlık adaylığı başvurusu olan Haşım Yanar'ın kongre salonuna alınmadığını, Kanunlar, parti tüzük ve parti programı çerçevesinde toplumu ve Devleti ilgilendiren konularla kamu faaliyetleri konularında...

          KARŞI OY X- Anayasa'nın 68. maddesinde; siyasi partilerin, demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurları olduğu belirtilmiş, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 3. maddesinde; siyasi partiler, Anayasa ve kanunlara uygun olarak; Cumhurbaşkanı, milletvekili ve mahalli idareler seçimleri yoluyla, tüzük ve programlarında belirlenen görüşleri doğrultusunda çalışmaları ve açık propagandaları ile milli iradenin oluşmasını sağlayarak demokratik bir Devlet ve toplum düzeni içinde ülkenin çağdaş medeniyet seviyesine ulaşması amacını güden ve ülke çapında faaliyet göstermek üzere teşkilatlanan tüzel kişiliğe sahip kuruluşlar olarak tanımlanmış; ''Genel Başkan'' başlığını taşıyan 15. maddesinde; partiyi temsil yetkisinin genel başkana ait olduğu; kanunlardaki özel hükümler saklı kalmak kaydı ile parti adına dava açma ve davada husumet yetkisinin, genel başkana veya ona izafeten bu yetkileri kullanmak üzere parti tüzüğünün göstereceği parti mercilerine ait olduğu kurala bağlanmıştır....

            Fakat daha önemli yanı, sözleşmenin iç hukukun bir parçası oluşu ve Sözleşmeyle teminat altına alınan ve esasen 1982 Anayasasında da yer alan hakların, hukukumuzda da kendiliğinden uygulanır oluşu, ayrıca bir düzenleme yapılmasına gerek bulunmayışıdır. Anayasa Mahkemesinin parti kapatma kararı yenilik doğurucu bir hüküm niteliğinde olup, hükmün verilmesine kadar o siyasi parti yasal bir konumdayken, hükümle birlikte yeni bir durum doğmakta ve parti, yasa dışı bir niteliğe bürünmektedir. AYM'nin kapatma kararının sonucu olarak, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 107. maddesine göre de, kapatılan siyasi partinin bütün malları Hazineye geçmektedir. Somut durumda, AİHM'nin 12/01/2016 tarihli “Demokratik Toplum Partisi ve Diğerleri/Türkiye” kararının sonuç kısmının 2. fıkrasında, tüm davacılarla ilgili olarak AİHS'nin 11. maddesinde düzenlenen siyasi partiler ve bu bağlamda toplantı ve dernek kurma özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu