"İçtihat Metni"Mahkemesi : Emirdağ İcra Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava düzenlenen sıra cetvelinde kendisine üst sıranın verildiği alacaklının rehin hakkının usulüne uygun olmadığı iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. İcra Mahkemesi'nce itirazın sıraya değil, davalı alacağına yönelik olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nun 142/son maddesi uyarınca sıra cetveline itiraz yalnız sıraya ilişkinse şikayet yolu ile İcra Mahkemesi'ne arz olunur....
İcra Müdürlüğü'nün 1998/9611 Esas sayılı takip dosyasından tanzim edilen 19.12.2005 tarihli sıra cetvelinde davacının alacaklısı olduğu takip dosyasına ayrılan 197.000,00 TL payın davalı yanca açılan sıra cetveline itiraz davası nedeniyle davacıya ödenemediğini, davacının komisyon bedeli ödemek suretiyle temin ettiği banka teminat mektubunun ibrazı neticesinde payını ancak 20.02.2007 tarihinde tahsil edebildiğini ileri sürerek, 19.12.2005 tarihinden 20.02.2007 tarihine kadar sıra cetvelinde davacıya ayrılan 197.000,00 TL bedele işlemiş olan en yüksek mevduat faizi ile teminat mektubu tanzimi için ödenen 19.657,06 TL komisyon ücretinin ve dava tarihinden itibaren işleyecek faizinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, yasa ile tanınan hakkın kullanılmış olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının dava konusu edilen sıra cetveline itiraz davasını açmakta hukuki yararının bulunduğu...
İcra Müdürlüğünün 2007/1991 E. sayılı dosyasında düzenlenen 02.09.2015 tarihli sıra cetvelinde davalının 2. sırada yer aldığı ve davalıya pay ayrıldığı dosya kapsamından anlaşılmıştır. Bu durumda davacının alacak miktarının cetvelde gösterilenden daha fazla olduğuna ilişkin itirazında, davacıya ayrılan payın artırılması halinde sıra cetvelinde 2. sırada yer alan ve kendisine pay ayrılan davalının hukuki durumu etkileneceğinden davacının davalıyı taraf göstererek dava açmasında hukuki yarar vardır. Alacaklılara pay ayrılırken bedeli paylaşıma konu malın satıldığı tarihteki anapara, fer'iler ve takip masrafından oluşan toplam alacak miktarı esas alınacağından, satış tarihinden sonra alacakta meydana gelen artışlar, rehin ya da haciz konulan malın bedelinden karşılanamaz....
Davacı ... vekili dava dışı borçluya ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde kendilerine 20.000,-YTL. ayrıldığını, oysa lehlerine tesis edilen ipoteğin ana para ipoteği olduğunu ve aynı keşide tarihli bonoda bu durumun açıklandığını ileri sürerek faiz ve diğer fer’ilerin de eklenmesi suretiyle hesaplanacak tutarın kendilerine isabet ettirilmesini; Birleşen dosya davacısı ... ise hacizlerinin düşmediğine dair İcra Mahkemesi kararı bulunduğunu bildirerek, alacaklarının sıra cetvelinde dikkate alınması gerektiğinden bahisle sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılardan ... Bank.A.Ş. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. İcra Mahkemesi'nce davanın kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş; hüküm davalı ... Bankası AŞ. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı banka vekilinin temyiz itirazı aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücreti yükletilemeyeceğine ilişkindir. Sıra cetveline itiraz davaları kural olarak sıra cetvelinde kendilerine pay ayrılan, üst sıradaki ya da aynı hacze iştirak derecesindeki alacaklılara karşı açılır....
Taraflar arasında görülen sıra cetveline şikayetin sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin olarak Dairemizin 004.06.2012 gün ve 2012/2537 Esas 2012/3917 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi şikayet olunan vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Şikayetçi vekili, borçlunun vergi borcu nedeniyle araç kaydı üzerine 01.07.2010 tarihinde haciz uygulandığını, ... Müdürlüğü'nün 2011/1168 sayılı dosyasında aracın satıldığını ve tanzim edilen 23.12.2011 tarihli sıra cetvelinde para artmadığından ödeme yapılmasına yer olmadığına karar verildiğini, 6183 sayılı Yasanın 21. maddesi gereğince sıra cetvelinde satış bedelinin garameten paylaştırılmasına dahil edilmeleri gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir....
İ.. vekili, davalının alacağının sıra cetvelinde yazılı miktar kadar olmadığını, zira temlik aldığı ipotekte asıl alacak miktarının 69.439,00 TL olduğunu, davalının ipotek borçlusunu temerrüde düşürmediğinden faiz talebinin yerinde olmadığını, takip talebinde istenen faizin dayanağı ve oranı belli olmadığı gibi miktarının da fahiş olduğunu, ayrıca rehnin kapsamında yer almamasına rağmen ipotek masrafları ve bunlara işletilen faizin de talep edildiğini, borçlunun, bu haksız takibe itiraz etmemesi üzerine alacağı 183.460,31 TL'ye ulaşan davalıya sıra cetvelinde bu miktarda pay ayrıldığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve dava etmiştir....
İcra mahkemesince sıra cetvelinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Gerek dava dilekçesinde ve gerek davalıların cevaplarında paylaşım konusu paranın dağıtımı için daha önce bir sıra cetveli düzenlendiği ve buna yönelik itirazların yargılama aşamasında olduğu anlaşılmaktadır. Anılan sıra cetveline yönelik şikayetlerin sonuçlandırılmasından önce aynı paraya ilişkin yeni bir sıra cetveli yapılması usule aykırılık teşkil eder. Kaldı ki, itiraz konusu işbu sıra cetvelinin iptalinin de ayrı bir dava konusu yapıldığı, davalı SSK. Başkanlığı vekilinin cevap layihasında belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece anılan iddia ve savunmalarla yukarıda belirtilen ilkeler ışığında bir karar verilmek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....
Davacı yapılandırmanın ihlal edilmesi nedeni ile alacak miktarının arttığını ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini talep etmiş olup, sıra cetvelinde ilk sırada yer alsa da yararlanacağı miktar artacağından, sıra cetveline itiraz davası açmakta hukuki yararı vardır. Her ne kadar onama kararı gerekçesinde davacının alacağının satış tarihi itibari ile ulaşacağı miktarın sıra cetvelinde esas alınması gerektiği belirtilmiş ise de yapılandırmanın ihlali halinde mevcut durum eski hale gelecek bu durumda sıra cetvelinde davacının ihlal tarihinde mevcut alacağı belirlenip sıra cetvelinde bu bedelin yer alması gerekeceğinden gerekli inceleme yapılıp yapılandırma sonrası ödenen miktarda nazara alılnarak yapılandırmanın ihlal edilmesi nedeniyle satış tarihi itibariyle mevcut borç belirlenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekçesiyle kararın bozulması gerekirken gerekçesi değiştirlerek onanması doğru görülmemiştir....
Mahkemenin sıra cetvelinin ortadan kalkmış olmasına ilişkin tespiti doğru ise de, bu aşamada sıra cetveline itiraza ilişkin istem açısından karar verilmesine yer olmadığı şeklinde hüküm kurulduğu ve davacının alacağının iptal edilen sıra cetvelinde kayıtlı bulunmadığı gözetilerek davacının sıfatının bulunmadığı bir sıra cetvelinde muvazaa iddiasını ileri süremeyeceği, iptal edilen ve yeniden tanzim edilecek sıra cetvelinde oluşacak duruma göre alacaklı sıfatıyla yer alması durumunda bu taleplerinin ileri sürülebileceği dikkate alınmadan, mevcut durum itibariyle davacının muvazaa iddiasına ilişkin aktif husumet ehliyeti bulunmadığından red kararı verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile davacının muvazaa iddiasına ilişkin işin esasına girilip red kararı verilmesi doğru görülmemiştir....