Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalılara taşınmaz satışı için verdiği Kaparo bedelinin davalıların satıştan vazgeçmesi nedeniyle iadesi için başlattığı takibe itirazın kısmen iptalini talep etmiş, davalı ise sözleşmede yer alan 1.000,00 TL rakamının önüne 5 rakamının eklendiğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Savcılık soruşturma dosyasında aldırılan kriminal raporunda sahtecilik olup olmadığı hususunun tespitinin mümkün olmadığı belirtilmiştir....
KARAR Davacı; davalı ile aralarında yaptıkları Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile daire satın aldığını, 9.000 USD bedel ödediğini ancak dairenin teslim edilmediği gibi parasının da iade edilmediğini, sözleşmede 1.500 TL alındığı yazılı ise de o günkü şartlarda 9000 Dolar para ödediğini, bu bedelin tahsili için icra takibi yaptığını ancak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatının tahsilini ve alacağın geç alınması sebebiyle munzam zararın tespiti ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacıdan kapora olarak 2.000 TL aldığını, 9.000 USD para almadığını savunarak davanın reddini dilemiş, mahkemeye verdiği 13.04.2004 tarihli dilekçesi ile de 5000 TL vermeyi kabul ettiğini bildirmiştir....
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalıların 1/3'er paylı maliki bulundukları .... 166 ada, 2 parsel sayılı taşınmazın satışı konusunda tarafların anlaştıklarını, davacının her bir paydaşa 10.000,00'er TL olmak üzere toplam 30.000,00 TL ödediklerini, davalıların kısa bir süre önce bu taşınmazı 3. bir kişiye sattıklarını, davalılara ödenen paranın iadesi istenmiş ise de "verilen paranın kapora olduğu, bu nedenle iade edilemeyeceğinin" bildirildiğini belirterek davalılara ödenen 30.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava edilmiştir....
Tellalık (simsarlık) sözleşmesinden doğan hukuk davaları ise TTK 4 anlamında ticari dava sayılmamıştır. Dosya kapsamından, davacı ... ile satıcı .... arasında yapılan adi yazılı 21.02.2008 tarihli sözleşme emlak satıcına yapılan aracılık karşılığında ve satış sözleşmesinin gerçekleşmesi halinde hak edilecek ücrete ilişkindir. Davacı, emlak satışı gerçekleştiği halde sözleşmede kararlaştırılan ücretin kendisine ödenmediğini iddia etmekte ve bu ücretin tahsili için yaptığı ilamsız icra takibine borçlu tarafından yapılan itirazın iptalini istemektedir Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, emlak satışına yapılan aracılık karşılığında sözleşme ile kararlaştırılan ücretten kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Buna göre taraflar arasında 6102 sayılı TTK 520 vd maddelerinde düzenlenen simsarlık (telallık) sözleşmesi bulunmaktadır....
Tellalık (simsarlık) sözleşmesinden doğan hukuk davaları ise TTK 4 anlamında ticari dava sayılmamıştır. Dosya kapsamından, davacı ... Dinçer ile satıcı şirket olan B&Jew İnşaat Emlak danışmanlık Tic.Ltd Şti arasında Antalya 6. Noterliğnde yapılan 14.03.2012 tarihli sözleşme emlak satıcına yapılan aracılık karşılığında ve satış sözleşmesinin gerçekleşmesi halinde hak edilcek ücrete ilişkindir. Davacı, emlak satışı gerçekleştiği halde sözlşemede kararlaştırılan ücretin kendisine ödenmediğini iddia etmekte ve bu ücretin tahsili için yaptığı ilamsız icra takibine borçlu tarafından yapılan itirazın iptalini istemektedir Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, emlak satışına yapılan aracılık karşışığında sözleşme ile kararlaştırılan ücretten kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Buna göre taraflar arasında 6102 sayılı TTK 520 vd maddelerinde düzenlenen simsarlık (telallık) sözleşmesi bulunmaktadır....
Tellalık (simsarlık) sözleşmesinden doğan hukuk davaları ise TTK 4 anlamında ticari dava sayılmamıştır. Dosya kapsamından, davacı ile davalı arasında yapılan adi yazılı 28.10.2013 tarihli sözleşme emlak satışına yapılan aracılık karşılığında ve satış sözleşmesinin gerçekleşmesi halinde hak edilecek ücrete ilişkindir. Davacı, emlak satışı gerçekleştiği halde sözleşmede kararlaştırılan ücretin kendisine ödenmediğini iddia etmekte ve bu ücretin tahsili için yaptığı ilamsız icra takibine borçlu tarafından yapılan itirazın iptalini istemektedir Somut olayda, davanın 6502 sayılı Tüketiciyi koruma Kanunun yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihinden önce açıldığı ve taraflar arasında 6102 sayılı TTK 520 vd maddelerinde düzenlenen simsarlık (telallık) sözleşmesi bulunduğu anlaşıldığına göre TTK'nın 4. maddesi anlamında ticari iş sayılmayan tellalık sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....
Tellallık (simsarlık) sözleşmesinden doğan hukuk davaları ise TTK 4 anlamında ticari dava sayılmamıştır. Dosya kapsamından, davacı ... ile satıcı .... arasında yapılan adi yazılı 21.02.2008 tarihli sözleşme emlak satıcına yapılan aracılık karşılığında ve satış sözleşmesinin gerçekleşmesi halinde hak edilecek ücrete ilişkindir. Davacı, emlak satışı gerçekleştiği halde sözleşmede kararlaştırılan ücretin kendisine ödenmediğini iddia etmekte ve bu ücretin tahsili için yaptığı ilamsız icra takibine borçlu tarafından yapılan itirazın iptalini istemektedir Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, emlak satışına yapılan aracılık karşılığında sözleşme ile kararlaştırılan ücretten kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Buna göre taraflar arasında 6102 sayılı TTK 520 vd maddelerinde düzenlenen simsarlık (tellallık) sözleşmesi bulunmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL: Dava, Satış Vaadi ve Telallık Sözleşmesi gereği yapılan iş karşılığı verilmesi taahhüt edilen ücretin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Ankara ...İcra Müdürlüğü'nün ... E. Sayılı dosyası, tapu kaydı, 08.12.2020 tarihli Satış Vaadi ve Telallık Sözleşmesi celp edilmiştir. Simsarlık sözleşmesi 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun(TBK) 520-525 maddeleri arasında düzenlenmiştir. Simsarlık sözleşmesinin geçerliliği bir şekle bağlı değil ise de, taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz(TBK. m. 520/3). Kural olarak, simsar, aracılık yaptığı sözleşme kurulduğu takdirde ücrete hak kazanmaktadır. Ancak sözleşmede bunun aksi kararlaştırılabilir. Dava konusu olayda, taşınmaz satışının gerçekleşmediği her iki tarafın da kabulündedir....
Dava tarihinde yürürlükte bulunan TBK. m. 520/1'e göre simsarlık (tellallık) ; "Simsarlık sözleşmesi, simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkanının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması halinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir" tanımlanmıştır. Bu hüküm, mehaza uygun olarak, "Simsarlık, simsarın bir ücret karşılığında, ya diğer tarafa bir sözleşmenin kurulması fırsatını göstermeyi ya da ona bir sözleşme görüşmesi için aracılık etmeyi borçlandığı bir sözleşmedir" şeklinde anlaşılmalıdır. Simsar ile iş sahibi arasında sürekli bir hukuki bağlantı yoktur. Simsarlık sözleşmesinin geçerliliği bir şekle bağlı değildir; ne var ki TBK. 520/3. madde taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi için geçerlilik şekli düzenlemiştir. Buna göre, "taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz". Simsarlık faaliyeti sonucu kurulacak sözleşme (asıl sözleşme), herhangi bir nitelikte sözleşme olabilir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava,harici taşınmaz alım satımı sözleşmesinin kurulmasına yönelik olan ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, İlk derece mahkemesince; davacı ile davalı arasında harici taşınmaz satış sözleşmesi yapıldığı davacının ödeme yaptığı ancak davalının edimini yerine getirmediği bu nedenle davacının yaptığı ödeme kadar sebepsiz zenginleştiği, dolayısıyla tarafların aldıklarını iade etmekle yükümlü gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş bu karara karşı davacı tarafça istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı tarafından davalı hesabına 20.000,00.-TL gönderildiği ve davalınında kabulünde olduğu anlaşılmaktadır. Davacı söz konusu 20.000,00....