Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tellalık (simsarlık) sözleşmesinden doğan hukuk davaları ise TTK 4 anlamında ticari dava sayılmamıştır. Dosya kapsamından, davacı ... Dinçer ile satıcı şirket olan B&Jew İnşaat Emlak danışmanlık Tic.Ltd Şti arasında Antalya 6. Noterliğnde yapılan 14.03.2012 tarihli sözleşme emlak satıcına yapılan aracılık karşılığında ve satış sözleşmesinin gerçekleşmesi halinde hak edilcek ücrete ilişkindir. Davacı, emlak satışı gerçekleştiği halde sözlşemede kararlaştırılan ücretin kendisine ödenmediğini iddia etmekte ve bu ücretin tahsili için yaptığı ilamsız icra takibine borçlu tarafından yapılan itirazın iptalini istemektedir Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, emlak satışına yapılan aracılık karşışığında sözleşme ile kararlaştırılan ücretten kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Buna göre taraflar arasında 6102 sayılı TTK 520 vd maddelerinde düzenlenen simsarlık (telallık) sözleşmesi bulunmaktadır....

    Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında düzenlenen 12/06/2017 tarihli sözleşme ile müvekkilinin davalıya simsarlık hizmeti verdiğini, davalının ise müvekkilini devre dışı bırakarak satışı gerçekleştirdiğini ve ücretini ödemediğini ileri sürerek eldeki davayı açmış, davalı vekili, satım gerçekleşmeden davacıya duyulan güven sarsıldığından sözleşmenin davalı tarafından feshedildiğini, davacının ücrete hak kazanmadığını savunarak davanın reddini istemiş, mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. İhtilaf, simsarlık sözleşmenin davalı tarafından feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı ve davacının alacağa hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır....

    Dava, simsarlık sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda, davacı taraf, davalıya ait hisseli taşınmazın satışına aracılık ettiğini, komisyon ücretinin ödenmediğini, tahsili için girişilen icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamını istemiştir. Davalı ise, davacı ile aralarında simsarlık sözleşmesi akdedilmediğini bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 'teklif formu' başlıklı sözleşmenin, simsarlık sözleşmesi niteliğinde olduğu ve şartlarının gerçekleştiği, simsarın ücrete hak kazındığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler ile kamu düzenine aykırılıklar çerçevesinde yapılmıştır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 520/3 maddesi uyarınca taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz....

      GEREKÇE: Dava, davacı ile davalı arasında şifahi sözleşme kapsamında verilen simsarlık hizmeti kapsamında açılan belirsiz alacak davasıdır. Tellallık (simsarlık) sözleşmesi TBK 520 ile 525 maddeleri arasında düzenlenmiştir. TBK’nın 520/1. maddesinde simsarlık sözleşmesinin tanımı; "...simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkânının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması hâlinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir" şeklinde yapılmıştır. TBK'nın 520/3. maddesinde; "Taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz." hükmü düzenlenmiştir. Geçerlilik koşuluna uyulmadan yapılan sözleşme geçersizdir ve hukuk düzeninde sonuç doğurmaz. Bu kapsamda davacı yanca, davalı ile dava dışı üçüncü kişilerle hazırlanan sözleşmenin sunulmasının ya da taraflar arasında yer alan e-posta ve konuşma kayıtlarının bu durumu etkilemeyeceği anlaşılmaktadır....

        Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 28/09/2021tarihli, 2021/5227 Esas ve 2021/9157 Karar sayılı kararında belirttiği gibi simsarlık sözleşmesi'' ''6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 520/1. maddesinde simsarlık sözleşmesinin tanımı "...simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkanının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması halinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir" şeklinde tanımlanmıştır. Bu hüküm, mehaza uygun olarak, "Simsarlık, simsarın bir ücret karşılığında, ya diğer tarafa bir sözleşmenin kurulması fırsatını göstermeyi ya da ona bir sözleşme görüşmesi için aracılık etmeyi borçlandığı bir sözleşmedir" şeklinde anlaşılmalıdır. Şeklinde tanımlanmıştır. Yine aynı karada Simsarlık sözleşmesinin unsurları : a) Simsarlık ilişkisinin tarafları simsar ile iş sahibidir ve simsar, iş sahibi için, konusu özel olarak belirlenmiş bir vekalet edimi üstlenmiştir....

          -- adına satılan gayrimenkul bedelleri üzerinden danışmanlık bedeli olarak-------- ödeme yapılacağı kararlaştırıldığı, dolayısıyla davacı ile davalılar arasında bir simsarlık sözleşmesinin kurulmuş sayılacağı, uyuşmazlığın acentelik sözleşmesinden kaynaklanmadığı, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin simsarlık sözleşmesi olarak nitelendirilebileceği, simsarlık sözleşmesinin Borçlar Kanununda düzenlendiği, davacının ---------- Müdürlüğünden gelen müzekkere cevabına göre kazançlar toplamı itibariyle VUK 177'de düzenlenen sınırların altında kaldığı dolayısıyla tacir olmadığı, davacı tacir olmadığından ortada her iki tarafın da işletmesiyle ilgili nispi bir ticari davanın olmadığı, somut uyuşmazlığın Borçlar Kanununda düzenlenen simsarlık sözleşmesinden kaynaklandığı, taraflar arasında mutlak bir ticari davanın olmadığı, dolayısıyla uyuşmazlığın genel hükümler uyarınca HMK 2....

            Dosya kapsamına göre, davacı ile davalı arasında simsarlık sözleşmesi yazılı olarak geçerli bir şekilde kurulmuştur. Adi yazılı simsarlık sözleşmesi geçerli olup sözleşmenin imzalanmasıyla simsarın davacı alıcıya karşı ücrete hak kazanacağı sözleşmenin 2. maddesinde kararlaştırılmıştır. Davalı, satım sözleşmesinden kendisi vazgeçmiş olup, vazgeçmesine ilişkin haklı sebep ortaya koyamadığı anlaşılmakla 5. maddedeki ceza koşulunu ödemekle yükümlüdür. Ancak davacının burada sorumlu olduğu miktar sözleşmenin 2. maddesindeki %3 komisyon ücretidir. Zira yukarıda da belirtildiği gibi, sözleşmede satıcının imzası bulunmayıp, davalı ile dava dışı satıcı arasında simsarlık ilişkisi kurulmamıştır. Yani, davalı simsar, dava dışı satıcıyla arasında geçerli bir simsarlık ilişkisinin bulunduğunu ve satıcıya karşı da sözleşmenin 1. maddesi uyarınca ücrete hak kazandığını kanıtlayamamıştır....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; "...Dava, gayrimenkul simsarsılığı sözleşmesinden kaynaklı alacak isteminden kaynaklanmakta olup uyuşmazlık taraflar arasında geçerli bir sözleşme olup olmadığı, davacının ücrete hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır. 6098 sayılı TBK'nın 520.maddesinde "Simsarlık sözleşmesi, simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkânının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması hâlinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir. Simsarlık sözleşmesine, kural olarak vekâlete ilişkin hükümler uygulanır. Taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz." hükmünü içermektedir. Madde metninden de açıkça anlaşılacağı üzere TBK'nın 520/3 maddesi uyarınca taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz. Bu yön sözleşmenin geçerlilik koşuludur....

              İNCELEME VE GEREKÇE Dava, simsarlık sözlemesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine, karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. TBK'nın 520/3. maddesinde simsarlık sözleşmesinin yazılı şekilde yapılması gerektiği belirtilmiş olup yazılı şeklin unsurlarının mevcut olup olmadığının genel hükümlere göre belirlenmesi gerekir. TBK'nın 14. maddesi uyarınca, sözleşmede tarafların imzalarının bulunması şarttır. Diğer yandan, bu belgenin simsarlık sözleşmesi sayılabilmesi için simsarlık sözleşmesinin asli unsurlarını da içermesi gerekir....

              GEREKÇE: Dava simsarlık sözleşmesi uyarınca simsarlık ücretinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalılardan T3 ile davacı arasında simsarlık sözleşmesi düzenlendiği, bu sözleşmede davalı T4'nin taraf olmadığı, T4 ile satıcı arasında satım sözleşmesininin kurularak mülkiyetin tapuda bu davalıya geçirildiği hususları ihtilafsızdır. Uyuşmazlık davacının sözleşmenin tarafı olan T3 ve sözleşmeye taraf olmayan T4 simsarlık ücretini talep edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Davaya konu simsarlık sözleşmesi uyarınca T3 ile satıcı arasında satım sözleşmesi kurulmadığı hususu ihtilafzısdır. Uyuşmazlık simsarın satım sözleşmesi kurulmasa da komisyon ücretini talep edip edemeyeceği noktasındadır. 6098 sayılı yasanın 520....

              UYAP Entegrasyonu