Mahkemece, davacının talebini daraltarak, sigortalılık başlangıcının tespiti ile sınırlandırıldığı gözetilmeksizin, davacının dava dışı işyerinde 15.10.1979-24.12.1979 tarihleri arasında çalıştığının ve sigortalılık başlangıcının 15.10.1979 olduğunun tespiti ile 25.10.1979-24.12.1979 tarihleri arasına ilişkin primlerini ödemedikçe bu döneme ilişkin hizmetlerin ödeme gün sayısına eklenmesinin mümkün olmadığına; 25.09.2007 tarihli tahsis talebine istinaden 01.10.2007 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı bağlanması yönündeki talebinin ise reddine karar verilmiştir....
in sigortalılık başlangıcının 1.9.1999 olduğunun tespiti ile davacının ölüm aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmiştir. Davanın nitelikçe sigortalılık başlangıcının tespiti ve ölüm aylığı bağlanması tespiti istemine ilişkin olup, davalı...'nun dava ehliyeti bulunmadığından onun yönünden usulden reddine karar verilmesi yerindedir. Dosya içeriğinden de sigortalılık başlangıcı ve ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti yönünden kurulan hüküm yerinde ise de, infazda tereddüt oluşturacak aylığın bağlanması gerektiği tarihin hükümde açıkça gösterilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK'nın geçici 3. maddesi delaletiyle HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır....
K A R A R Dava, davacının sigortalılık başlangıcının 25/08/1981 tarihi olduğunun tespiti ile davacının sigortalılık başlangıcının 18 yaşını doldurduğu tarihe göre tespiti istemine ilişkindir. Yerel mahkemenin davanın kabulüne ilişkin önceki kararı davalı Kurum tarafından temyiz edilmiş ve dava dilekçesindeki istem ve mevcut delil durumuna göre yapılan inceleme ile Dairemizce, “Somut olayda, davacı sigortalılık başlangıcının 25/08/1981 tarihi olduğunun tespiti ile sigortalılık başlangıcının 18 yaşını doldurduğu tarihe göre belirlenmesini talep etmiş ise de davacının 18 yaşından önce 1982/1. dönemde hizmet bildirimleri başladığından davacının sigortalılık başlangıcının 18 yaşını doldurduğu tarihe göre belirlenmesinde hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Ayrıca, 506 sayılı Yasanın 60/G maddesine göre, 18 yaşından önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortasına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir. Başka bir anlatımla, 18 yaştan önceki süreler sigortalılık süresine sayılmaz ise de, prim ödeme gün sayılarının hesabında nazara alınır. Bu bakımdan, 18 yaştan önceki sürelerin, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilmek üzere tesbiti gerektiği açıktır. Somut olayda, davacı sigortalılık başlangıcının 25/08/1981 tarihi olduğunun tespiti ile sigortalılık başlangıcının 18 yaşını doldurduğu tarihe göre belirlenmesini talep etmiş ise de davacının 18 yaşından önce 1982/1. dönemde hizmet bildirimleri başladığından davacının sigortalılık başlangıcının 18 yaşını doldurduğu tarihe göre belirlenmesinde hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, hizmet tespiti iken talebin daraltılmasıyla sigortalılık başlangıcının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtilen gerekçelerle hizmet tespiti talebi yönünden feragat nedeniyle davanın reddine, sigortalılık başlangıcının tespiti yönünden ise kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 13.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Başkanlığı avukatının tüm, diğer davalılar avukatının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-) Başlangıçta 01.02.1982-01.06.1987 tarihleri arasındaki hizmet süresinin tespiti niteliğindeki talebin, 27.11.2012 tarihli karar celsesinde daraltılarak sigortalılık başlangıcının tespiti olarak sınırlandırıldığı ve mahkemece, davacının, sigortalılık başlangıcının tespitine karar verildiği, geriye kalan talepleri yönünden ise davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. 506 sayılı Kanunun 108. (5510/38. maddesi) maddesine dayalı olarak açılan hizmet (Sigortalılık süresi başlangıcının tespiti) tespiti davalarında: İşveren tarafından işe giriş bildirgesi yöntemince düzenlenerek süresinde davalı Kuruma verilmiş olup bu bildirgenin sigortalılık başlangıcına esas alınmaması konusunda işverenin davaya sebebiyet veren bir davranışından sözedilemeyeceği ve bu tip tespit davalarında işverene husumet yöneltilmesine gerek olmadığı Dairemizin yerleşik uygulaması olduğundan, işverenin yargılama...
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi Dava, hizmet ve sigortalılık başlangıcının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde hizmet tespiti yönünden buna ilişkin talepten vazgeçilmiş olması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına, sigortalılık başlangıcının tespiti yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 07.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, sigortalılık başlangıcının yurt dışında çalışmaya başladığı 5.9.1986 tarihi olduğunun ve 1.7.2009 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava , davacının sigortalılık başlangıcının yurt dışında çalışmaya başladığı 5.9.1986 tarihi olduğunun ve 1.7.2009 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir....
Öte yandan; işe giriş bildirgesi işveren tarafından Kuruma süresinde ve usulüne uygun olarak verilmiş olan sigortalılık başlangıcının tespiti davalarında gerçek hasım SGK Başkanlığı olup 506 sayılı Kanunun 79/10 ve 108. maddelerine göre işverenin davada hasım olarak gösterilmesi zarureti bulunmamaktadır. Ancak işverene davada husumet yöneltilmişse taraf olmaktan çıkartılması da yerinde değildir. Sigortalılık başlangıç tarihinin ve işe giriş tarihinde bir gün süreyle çalıştığının tespiti istemine ilişkin eldeki davada, davacının sigortalılık başlangıcının 01.04.1993 tarihi olduğunun tespitine dair hüküm isabetli ise de, işveren yönünden husumet yokluğundan red kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/2. maddesi gereğince verilen karar, düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Konya Bölge Adliye Mahkemesi 8....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, hizmet tespiti ile sigortalılık başlangıcının 05.09.1985 olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde, davalı işveren hakkındaki hizmet tespitine ilişkin dava atiye terk edildiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, davacının sigortalılık başlangıcının 05.09.1985 olduğunun tespitine karar verilmiştir. Hükmün, davalılardan SGK Başkanlığı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....