Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacının sigorta başlangıç tarihinin 01.07.1987 tarihi olduğunun ve 25.03.2019 tarihli tahsis talebine istinaden aylığa hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 1479 sayılı Kanun'un 24, 25, 26, geçici 18, 506 sayılı Kanun'un geçici 81 inci maddesidir. 3....
Anılan hükümlerin birlikte değerlendirilmesinden, hak sahipliğinden yararlanabilmek için talep ve taahhütname vermenin zorunlu olduğu, talep ve taahhütnamelerin incelenip hak sahibi olmayanlara durumun yazılı olarak tebliğ olunacağı, bu tebligattan itibaren 15 gün içinde itirazda bulunulabileceği, bu itirazın mahalli komisyonca (Hak Sahipliği İnceleme Komisyonu) incelenip karara bağlanacağı, ancak hak sahipliği ve itiraz konusunda verilen kararlarla ilgili nihai kararın Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca verileceği, bu anlamda hak sahipliği konusunda Bakanlıkça verilecek kararın ilgililer tarafından dava konusu edilebileceği sonucuna ulaşılmaktadır....
Söz konusu maddenin 1/A bendinde ölen sigortalının tespit edilecek aylığından dul eşe %50, aylık alan çocuğu bulunmayan dul eşe %75 oranında, 1/C bendinin a fıkrasında belirtilen şartları taşıyan çocuklarına %25 oranında, 1/C bendinin b fırkasında ise, a fıkrasında belirtilen ve sigortalının ölümü ile anasız ve babasız kalan veya sonradan bu duruma düşenler ile ana ve babaları arasında evlilik bağlantısı bulunmayan, yahut sigortalı babanın ölüm tarihinde evlilik bağlantısı bulunmakla beraber, anaları sonradan evlenenlerin her birine %50 oranında aylık bağlanacağı belirtilmiş, aynı maddenin 2 nci bendinde ise, sigortalı tarafından evlat edinilmiş, tanınmış veya nesebi düzeltilmiş, yahut babalığı hükme bağlanmış çocuklar ile sigortalının ölümünden sonra doğan çocukların bağlanacak aylıktan yukarıda belirtilen esaslara göre yararlanabilecekleri hükme bağlanmıştır....
Mahkemece verilen 2011/61 Esas- 2014/208 Karar nolu ve 27.03.2014 tarihli red kararının, davacı kurum vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 16.11.2015 Tarih ve 2014712124 Esas Nolu Kararı ile, trafik kazasında vefat eden sigortalının 5510 sayılı Kanunun 4/1-c maddesi kapsamında sigortalı olduğu ve anılan Kanunun yürürlüğünden önce 5434 sayılı Kanuna tabi çalışmalarının bulunduğu gözetilerek, kurumdan, sigortalının hak sahiplerine yapılan yardımların hangi kanun hükümlerine dayalı olarak yapıldığı sorularak, 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre yapıldığının belirlenmesi halinde davanın yasal dayanağının 5510 sayılı Kanunun 39. Maddesi olduğu ve anılan Kanunun 101....
Eldeki davada, İşgöremezlik oranının derecesindeki değişiklik, dava dışı sigortalının hak alanını ilgilendirdiğinden, sigortalının taraf olduğu bir davada sonuçlandırılması gerekir. Hal böyle olunca, dava dışı sigortalının, usulüne uygun şekilde davada taraf olması sağlanarak, sigortalı ve Kuruma karşı işgöremezlik derecesinin belirlenmesi için dava açmak üzere davalı işverene süre verilerek varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması isabetsizdir. Mahkemece yapılması gereken iş; işgöremezlik derecesindeki değişiklik oranlarının başlangıcının ve sürelerinin belirlenip, açıklığa kavuşturulması için kuruma ve sigortalıya karşı dava açması yönünde davalı işverene süre verilmeli; gelirin yarıya düşüp düşmediği hususu ile rücuya konu olabilecek ilk peşin değerli gelir miktarının saptanan işgöremezlik derecelerine göre yöntemince belirlenmesi hususu bu çerçevede irdelenmelidir....
Yaşamını yitiren sigortalının eş, çocuk, anne, babasına ölüm sigortasından aylık tahsisi yapılabilmesi için öncelikle hak sahipliği sıfatının kazanılması gerekmekte, bunun için hak sahiplerine ilişkin aylık bağlama koşullarının sağlanıp sağlanmadığına bakılmakta, başka anlatımla bu koşulları tümüyle yerine getiren kişi hak sahipliği sıfatını kazanmakta, anılan sıfata sahip kişilere, sigortalıya ait tahsis şartları da gerçekleşmişse aylık bağlanabilmektedir. Şu durumda yukarıda sıralanan maddeler ve sosyal güvenlik hukuku ilkeleri dikkate alındığında yasal mevzuat ve aylık bağlama koşulları kendi içerisinde ayrıştırılmalı, sigortalıya ait şartlar sigortalının ölüm günü itibarıyla yürürlükte olan yasal mevzuat kapsamında değerlendirilmeli, hak sahiplerine ilişkin koşullar ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan yasal düzenlemeler çerçevesinde irdelemeye tabi tutulmalıdır. 3....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Davacı, sigortalılık süresinin tesbitiyle, emekliliğe hak kazandığına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının 01.11.2004 tarihi itibariyle tam aylığa hak kazanmış olmasına göre davalı Kurumun tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasa'ya uygun olan hükmün ONANMASINA, 02.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, kira sözleşmesi uyarınca hak sahipliğinin tesbiti isteğine ilişkin olup, mahkemeninde kabulü bu yöndedir. Kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 6. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 6.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.5.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.04.2005 gününde verilen dilekçe ile binada hak sahipliğinin tesbiti ve tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.12.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu tahsis belgesinin kısmen temliki nedeniyle hak sahipliğinin tespiti ve tespit hükmünün tapuya şerhi istemleriyle açılmıştır. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalılar ... ... mirasçıları ile ... Belediyesi yönünden davanın ispat edilemediğinden reddine, davalı Hazine yönünden ise davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir....
nun 06.04.2005 tarihli, 2005-10-183 Esas, 2005-241 Karar nolu kararıda bu yöndedir.Bu durumda aylık bağlama hakkını doğuran olayın sözü edilen yasa değişikliği olduğu gözetilerek şartlar oluşuyor ise ölüm tarihi yasanın yürürlüğe girdiği tarihten sonra ise aylığın ölüm tarihini takip eden aybaşından, ölüm tarihi yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce ise aylığa 01.09.2003 tarihinden itibaren hak kazanılacağının kabulü gerekir....