Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacıya ait araç kasko sigorta sözleşmesi ile güvence altına alınmıştır. Davacı tarafından kaza nedeniyle araçta oluşan hasar bedeli ile değer kaybı talep edilmiştir. Kasko sigorta sözleşmesi bir mal sigortası türü olup, rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortalı malda meydana gelen gerçek zararın ödenmesini kapsar. Bu nedenle araçta meydana gelen hasar dışında, hasar nedeniyle araçta oluşan değer kaybı sigorta poliçesinde açıkça güvence altına alınmadıkça kasko sigorta teminatı dışındadır. Mahkemece anılan husus gözardı edilerek değer kaybına hükmedilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1)numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,(2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    -2- 2012/6621 2012/10719 masına, 6762 sayılı TTK.nun 1263. maddesi uyarınca kasko sigorta sözleşmesi ile malın bizatihi kendisinin değil sigorta ettirenin o mal üzerindeki menfaatinin teminat altına alınmasına, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan davaların 6762 sayılı TTK.nun 1268.maddesi gereğince 2 yıllık zamanaşımı süresine tabi bulunmasına, bu düzenlemenin Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartlarının C.9.maddesinde de açıkça ve aynen yer almasına, 6762 sayılı TTK.nun 1292. ve 1299. maddeleri hükmü uyarınca zamanaşımı süresinin alacağın muaccel olduğu gün yani sigortalının rizikonun gerçekleştiğini öğrendiği günden itibaren başlayan 5 günlük ihbar tarihinin son günü olmasına, kasko sigortası nedeniyle maddi tazminat talebinin sigorta ettiren ile sigortacının tarafı olduğu sözleşmeye dayanmasına, 2918 sayılı KTK.nun 109/2 maddesinde geçen "maddi tazminat talepleri" kavramı ile kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan araç hasarına ilişkin davadaki maddi tazminat isteminin...

      Maddesinde de poliçedeki tazminatın, zarara bağlı olarak İşveren Sorumluluk Sigortası tazminatları dahil diğer sigorta tazminatlarının hesabında dikkate alınacağı belirtilmiştir. Somut olayda ise davacılara sigorta şirketleri tarafından Tebliğ'in 4. Maddesinde belirtildiği şekilde sigorta tazminatı olarak yapılan bir ödeme bulunmamaktadır. Davacılara olay nedeniyle sorumluluğu bulunan kişiler tarafından yapılan ödemenin ve ibranamenin maden çalışanları zorunlu ferdi kaza sigorta poliçesi kapsamında ödenecek sigorta tazminatına bir etkisi olmadığından mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ayrıca davanın zorunlu sigorta yaptırılmamasına ve sigorta hukukuna dayalı olması, kazanın iş yerinde meydana gelmesi nedeniyle mahkemece avans faizine hükmedilmesinde de bir isabetsizlik görülmemiştir....

        Bilirkişiler ------- tarafından hazırlanan 14.06.2022 tarihli raporda özetle ve mealen; Sigorta sözleşmesinin objektif esaslı unsurlarından olan sigorta ettirenin prim ödeme borcu, sigorta sözleşmesinden doğan asli borçlardandır. Prim, sigorta sözleşmesinin esaslı unsurlarından olduğundan taraflar üzerinde uzlaşma sağlamadığı takdirde sigorta sözleşmesi kurulmaz. TTK m. 1401 hükmü gereğince prim borcu, sigortacının TTK m. 1427 hükmünde düzenlenen ödeme yapma borcunun karşılığını oluşturur. Bu itibarla, sigorta sözleşmesi kanun gereği tam iki taraflı ------ sözleşme sayılmaktadır. Şu var ki sigorta sözleşmesini tam iki taraflı kılan, Türk Ticaret Kanunu düzenlemesidir. Salt borçlar hukuku açısından bakıldığında, sigorta sözleşmesinin tam iki taraflı sözleşme sayılması olanaklı değildir. Çünkü prim borcunun karşılığını oluşturan sigortacının sigorta tazminatını veya bedelini ödeme borcu şarta bağlıdır. Riziko (risk) adı verilen şart gerçekleşmedikçe, bu borç doğmaz....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/16 Esas KARAR NO:2023/354 DAVA:Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) DAVA TARİHİ:07/01/2022 KARAR TARİHİ:04/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı tarafça, dava dilekçesinde yazılı nedenlere dayalı olarak açılan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sırasında 01/02/2023 tarihli duruşma günü ve saatinden tarafların haberdar olmalarına karşın, davacı taraflarca duruşmaya gelinmediği gibi mazeret de bildirilmemesi üzerine mahkememizce HMK 150. maddesi gereğince taraflardan biri tarafından dava yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve işlemden kaldırma tarihinden itibaren 3 ay içinde taraflarca davanın yenilenmediği anlaşıldığından HMK'nın 150/5. maddesi gereğince aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/16 Esas KARAR NO:2023/354 DAVA:Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) DAVA TARİHİ:07/01/2022 KARAR TARİHİ:04/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı tarafça, dava dilekçesinde yazılı nedenlere dayalı olarak açılan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sırasında 01/02/2023 tarihli duruşma günü ve saatinden tarafların haberdar olmalarına karşın, davacı taraflarca duruşmaya gelinmediği gibi mazeret de bildirilmemesi üzerine mahkememizce HMK 150. maddesi gereğince taraflardan biri tarafından dava yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve işlemden kaldırma tarihinden itibaren 3 ay içinde taraflarca davanın yenilenmediği anlaşıldığından HMK'nın 150/5. maddesi gereğince aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/16 Esas KARAR NO:2023/354 DAVA:Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) DAVA TARİHİ:07/01/2022 KARAR TARİHİ:04/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı tarafça, dava dilekçesinde yazılı nedenlere dayalı olarak açılan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sırasında 01/02/2023 tarihli duruşma günü ve saatinden tarafların haberdar olmalarına karşın, davacı taraflarca duruşmaya gelinmediği gibi mazeret de bildirilmemesi üzerine mahkememizce HMK 150. maddesi gereğince taraflardan biri tarafından dava yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve işlemden kaldırma tarihinden itibaren 3 ay içinde taraflarca davanın yenilenmediği anlaşıldığından HMK'nın 150/5. maddesi gereğince aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir....

                Davacı vekili 2.200,00 TL maddi tazminat istemiş sigorta şirketi tarafından bu tutardan daha fazla olarak fazlasıyla 25.747,21 TL ödemiştir. Dosya kapsamına göre davalı gerçek kişiler kusuruyla eldeki davayı açmalarına sebebiyet verdiklerinden davacı aleyhine adı geçenler lehine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Manevi tazminat istemine gelince;davacı vekili 50.000,00 TL manevi tazminat istemiş 15.600,00 TL üzerinden davalı sigorta sirketiyle sulh sözleşmesi imzlamış ve kesintiler sonrası davacı taraf hesabına 14.597,28 TL ödenmiştir. Bu durumda davacının 50.000,00 TL manevi tazminatın 15.600,00 TL'nın kabul edildiği, bakiye kısmından ise sulh sözleşmesi gereğince feragat edildiği anlaşılmaktadır. Diğer bir anlatımla manevi tazminat isteminin 15.600,00 TL kısmı bakımından ödeme nedeniyle konusuz kalmış, fazlaya ilişkin 34.400,00 TL lik kısmı yönünden 13/09/2021 Tarihli dilekçesiyle feragat ettiğinin kabulü zorunludur....

                  Dava, ZMSS sözleşmesine dayanılarak sigortalı hakkında açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir. 2918 sayılı KTK'nun 95/2.maddesine göre sigortacının tazminat yükümlülüğünün azaltılması ve kaldırılmasına ilişkin haller, sigortacı tarafından 3.kişilere karşı ileri sürülemeyeceğinden, sigortacı zarar görene ödeme yaptıktan sonra, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını ve indirilmesini sağlayabileceği oranda kendi sigorta ettirenine rücu edebilir. Bu rücu hakkı kaynağını halefiyet ilkesinden değil sigorta sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmakta olup, sözleşme ve yasa gereği sigorta ettirene karşı defi hakkı bulunan sigortacının, bu hakka dayanarak kendi akidine dönmesini sağlamaktadır....

                    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/457 Esas KARAR NO : 2020/704 DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat) DAVA TARİHİ : 22/07/2019 KARAR TARİHİ : 22/12/2020 Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Rücuen Tazminat)Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili sigorta şirketine---- plaka sayılı aracın çarpması sonucu sigortalı aracın hasarlandığını, müvekkili sigorta ------ hasar bedelini sigortalısına ödediğini ve sigortalısının halefi olduğunu, davalı tarafından kiralanan araç sürücüsünün olayda %100 oranında kusurlu olduğunu iddia ile 2.483,59 TL tazminatın ödeme tarihi olan 20.11.2018 tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu