Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, iflasın ertelenmesi için yeni kaynakların bulunması gerektiği, sermaye koyma borcunu yerine getirmeyen şirketin projesinin ciddi ve inandırıcı olarak kabul edilemeyeceği, bilirkişi raporundaki tespitlere göre, yanlış hesaplamalar nedeniyle şirketin faiz borcunun artarak devam ettiği, iflas erteleme koşullarını yitirdiği belirtilerek iflasın ertelenmesinin 1 yıl süreyle uzatılmasına ilişkin talebin reddine, şirketin iflasına hükmedilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İflasın ertelenmesi, borca batık durumda olan bir sermaye şirketinin malî durumunun ıslahının mümkün olması hâlinde o şirketin iflâsının önlenmesini sağlayan bir kurumdur. Mahkemece, verilen iflâsın ertelenmesi kararı bir yıl uzatılmış olup, davacı vekili iflas erteleme kararının ikinci kez uzatılmasını talep etmiştir....

    Sermaye Piyasası Muhafaza İşlem Çerçeve Sözleşmesi ve Sermaye Piyasası Araçları Kredi Sözleşmesinde, risk bildirimine ilişkin önemli açıklamalar kısmında, açıkça, sermaye piyasası işlemlerinin çeşitli oranlarda risklere tabi olduğu, piyasada oluşacak fiyat hareketleri sonucunda aracı kuruma yatırılan paranın tümünün kaybedebileceği gibi kayıpların yapılacak işlemlerin türüne göre yatırılan para tutarını dahi aşabileceği, kredili işlem ve açığa satış gibi işlemlerde kaldıraç etkisiyle, düşük öz kaynakla işlem yapmanın piyasada lehe çalışabileceği gibi aleyhe de çalışabileceği ve bu anlamda kaldıraç etkisinin yüksek kazançlar sağlayabileceği gibi zarara da yol açabileceği, aracı kuruluşun piyasalarda hesap sahibince yapılan işlemlere ilişkin olarak kendisine aktaracağı bilgiler ve yapacağı tavsiyelerin eksik ve doğrulanmaya muhtaç olabileceğinin hesap sahibince dikkate alınması gerektiği, ayrıca sermaye piyasası araçlarının alım ve satımına ilişkin olarak aracı kuruluşun yetkili personelince...

      Sermaye Piyasası Muhafaza İşlem Çerçeve Sözleşmesi ve Sermaye Piyasası Araçları Kredi Sözleşmesinde, risk bildirimine ilişkin önemli açıklamalar kısmında, açıkça, sermaye piyasası işlemlerinin çeşitli oranlarda risklere tabi olduğu, piyasada oluşacak fiyat hareketleri sonucunda aracı kuruma yatırılan paranın tümünün kaybedebileceği gibi kayıpların yapılacak işlemlerin türüne göre yatırılan para tutarını dahi aşabileceği, kredili işlem ve açığa satış gibi işlemlerde kaldıraç etkisiyle, düşük öz kaynakla işlem yapmanın piyasada lehe çalışabileceği gibi aleyhe de çalışabileceği ve bu anlamda kaldıraç etkisinin yüksek kazançlar sağlayabileceği gibi zarara da yol açabileceği, aracı kuruluşun piyasalarda hesap sahibince yapılan işlemlere ilişkin olarak kendisine aktaracağı bilgiler ve yapacağı tavsiyelerin eksik ve doğrulanmaya muhtaç olabileceğinin hesap sahibince dikkate alınması gerektiği, ayrıca sermaye piyasası araçlarının alım ve satımına ilişkin olarak aracı kuruluşun yetkili personelince...

        Görülmektedir ki, her ne kadar kanun yararına bozma talebi nedeni el koyma kararını vermeye yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin ise de bu sorun el koyma işleminden kaynaklanmaktadır. El koyma kararı verilmesi talebine ilişkin itiraz merciinin ret kararı ile el koyma kararının kaldırılması talebinin reddine ilişkin karara karşı yapılan itirazın reddi kararı aynı niteliktedir ve kesin kararlardır. Her iki durumda da bu kararlar esas kararla birlikte temyizen incelenecek ara kararlarından değildir. Sorunun halli için yasa yararına bozma yolundan başka bir yasa yolu da bulunmamaktadır. Nitekim Ceza Genel Kurulu ve 6. Ceza Dairesi yasa yararına bozma talebini inceleyerek oybirliğiyle karara bağlamışlardır. Öte yandan temyiz incelemelerinde, yargılama mahkemelerinin el koyma kararı verilen taşınmaz, hak, alacak ve diğer malvarlığı değerleri hakkında son kararla birlikte olumlu veya olumsuz bir karar vermedikleri görülmektedir....

          - K A R A R - İflas talebinde bulunan vekili, küresel krizin etkisiyle müvekkili şirketin sermayesini kaybettiğini, borçlarının aktifinden fazla olduğunu, ortaklar kurulunda yapılan görüşme sonucunda sermaye artırım kararı alındığını, doğrudan iflas için mahkemeye başvurulmasına karar verildiğini belirterek müvekkili şirketin iflasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece şirketin borca batık olduğu, müdahil itirazlarının karşılanması amacıyla bilirkişi heyetinden alınan rapora göre, muvazaa yapıldığı konusunda emareye rastlanmadığı, dilekçi şirketin kardeş şirketi olan......

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Şirket'in ortaklık yapısı ve sermaye artırımına ilişkin önceki beyanlarını aynen tekrarla, artırılan sermaye miktarının müvekkilinin Şirket'ten olan alacağından karşılanarak ödendiğini, aradan üç yıldan uzun süre geçmesine rağmen davalının sermaye borcuna karşılık ödenen 630.000,00 TL'nin ödenmemesi üzerine takip başlatıldığını, itirazın iptali davasında müvekkilinin haklarının korunması için borçlunun ... şirketindeki hisseleri üzerine satış, devir vs. yetkisi dahil her türlü tasarruf yetkisini kısıtlayıcı nitelikte bir ihtiyati tedbir konulmasının ve borçlu aleyhine yine ihtiyati tedbir mahiyetinde olmak üzere takip konusu alacak ve ferileri ile kısıtlı olarak ihtiyati haciz kararı verilmesinin istenildiğini, müvekkilinin alacağının sabit olması nedeniyle alacak miktarıyla sınırlı olmak üzere ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz ve şirket payları üzerinde tasarrufunun tedbiren önlenmesi gerektiğini...

              göre davacının sorumluluğuna gidilmesi gerekirken, bu aşamada şirketin vergi borcuna ilişkin tutar belirli olmadığından, verginin kanuniliği ilkesine aykırı olarak belirli olmayan bir amme alacağının davacının malvarlığından tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir....

                göre davacının sorumluluğuna gidilmesi gerekirken, bu aşamada şirketin vergi borcuna ilişkin tutar belirli olmadığından, verginin kanuniliği ilkesine aykırı olarak belirli olmayan bir amme alacağının davacının malvarlığından tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir....

                  Mahkemece, toplanan kanıtlara göre, çekin dava dışı şirket adına davalı tarafından imzalandığını, limited şirketlerde ortakların sorumluluğunun sermaye koyma borcu ile sınırlı olup, ortaklığın borçlarından şahsen sorumlu olmayacakları gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, çeke dayalı alacağın tahsili istemine ilişkindir. Davalı, çek keşide tarihinde keşideci görünen dava dışı şirketi münferit imza ile temsil yetkisi olmadığı veya çek düzenleme konusunda yetki verilmediği halde çek keşide etmesi nedeniyle kendi imzasından şahsen sorumludur. Mahkemece davalının şirket ortağı olması nedeniyle şirket borcundan şahsen sorumlu olmayacağı yönündeki hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış kararın bozulmasını gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 19.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    kararlaştırıldığını, sözleşmenin taraflarından her birinin 500.000,00 TL sermaye koymayı taahhüt ettiklerini, sözleşmenin 8....

                    UYAP Entegrasyonu