Davalı vekili cevabında, takip dayanağı senedin teminat senedi olduğuna yönelik taraflar arasında bir sözleşme ya da yazılı belge olmadığını, senet kenarında yazılı metinde senedin teminat senedi olduğuna ilişkin bir ibare bulunmadığını, müvekkilinin alacağını sürüncemede bırakmaya ve zaman kazanmaya yönelik olarak dava açıldığını savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata karar verilmesini istemiştir....
Takibe konu bononun yasal unsurları içerdiği ve kambiyo senedi vasfına haiz olduğu anlaşılmıştır. Senet üzerinde bononun teminat senedi olduğuna ilişkin bir açıklama ve not olmadığı gibi davacı tarafça bononun teminat senedi olduğuna ilişkin, usulüne uygun yazılı bir delil sunulamamıştır. Takip dayanağı senedin 01/02/2018 vade tarihli olduğu, takibin ise 12/01/2021 tarihinde açıldığı ve TTK ilgili maddeleri gereğince bononun 3 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu ve zaman aşımı süresi geçmeden takip başlatılmış olduğundan, davanın reddine yönelik mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olmakla yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Teminat senedi iddiası, eğer hangi hukuki ilişkinin teminatı olduğu senet üzerinde yazılı değil ise, hukuki nitelik olarak “borca itiraz” dır. Bu nedenle teminat senedi iddiasının kanıtlanabilmesi için davacı borçlunun, İİK’nun 169/a-1 maddesi gereğince resmi veya imzası ikrar edilen bir senetle teminat senedi iddiasını ispatlanması veya alacaklının takip dayanağı bononun teminat senedi olduğuna yönelik bir kabul beyanının bulunması gerekir....
Takip dayanağı senedin teminat senedi olduğu iddiasının, hangi ilişkinin teminatı olduğu senet üzerine yazılmak suretiyle ya da yazılı bir belge ile ispatlanması gerekir --------- Senet üzerine yazılmış teminat kaydının senet metnine dahil olması gerekir." ifadelerine yer verilmiştir....
Her ne kadar davacı davaya konusu senedi teminat senedi olduğundan bahisle davacı olmuş ise de takibe konu senette teminat senedi olduğuna dair bir kayıt bulunmadığı, içinde teminat senedi olduğuna dair bir belge sunamadığı görülmekle şikayetin reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur...'' şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Şikâyetin reddine, karar verildiği görülmüştür. Davacı istinaf dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından teslim edeceği kumaş ürünleri için kendilerine boş bir teminat senedi verildiğini, özel belgede sahtecilik yaparak bu senedi rızası ve bilgisi dışında doldurarak İstanbul 22....
İstinafa konu kararın kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip olduğu,davacı vekili davaya konu senedin teminat senedi olduğunu iddia etmiş ise de senedin teminat senedi olarak verildiğine dair borçlu tarafın iddiasının İİK 169/a-5 maddesindeki belgelerle ispatlanması gerektiği, davacı tarafça sunulan sözleşmenin oto alım satım sözleşmesi olduğu, sözleşme içeriğinde 145.000 TL iki aylık çek ibaresinin bulunduğu, İİK'nun 169/a maddesi gereğince takip konusu senedin teminat olduğunun kabul edilebilmesi için sunulan sözleşmede takip konusu senede taraflar, keşide tarihi, vade tarihi ve miktar konusunda açık atıf olması gerektiği, sunulan senette ise tarafların ve miktarın gösterilmesine rağmen düzenleme ve vade tarihinin bulunmadığı, bu hale göre teminat olduğu olgusunun kabul edilemeyeceği gibi bu hususun ve teminat olduğu ile ilgili davalının kabulünün bulunmadığı nedenle borca itirazın ve kambiyo şikayetinin reddi yerine kabulüne ilişkin kararının hatalı olduğu nedenle, ilk derece...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İhtiyati hacze itiraz eden ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz isteyen tarafın ihtiyati haciz talebinde bulunurken HMK madde 29 hükmünün her iki fıkrasını da ihlal ettiğini, davacı tarafın bu senedin teminat senedi olarak verildiğini bildiğini, davacı tarafın senedin teminat senedi olarak verildiğine dair düzenlenen belgede şahit sıfatıyla imzası bulunduğunu, HMK madde 29'ın mutlak sonucu olarak normal şartlarda davacı taraf meram ve talebini mahkemeye bir bütün olarak arz etmesi gerektiğini, bunu yaparken de hem dayanak senedi hem de bu senedin teminat senedi olarak verildiğine dair belgeyi birlikte sunması gerektiğini, senedin teminat senedi olduğuna dair itiraz İİK madde 265/1'de belirtilen ihtiyati haczin dayandığı sebebe karşı itiraz niteliğinde olduğunu, senedin teminat senedi olduğuna kanaat getirilebilmesi için buna ilişkin kaydın mutlaka senet üzerinde yazması gerekmediğini, bononun teminat senedi olduğu harici bir yazılı belge...
atıf yapılarak senedin teminat senedi olduğunun açıkça belirlenebilir olması gerektiğini belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
Bununla birlikte davacı tarafça senedin teminat senedi olduğu ileri sürülmüş ve mahkemece senet üzerinde teminat olduğuna dair bir ibare olmadığı ve davacıların buna ilişkin başkaca bir belge sunamadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiş ise de, senedin üzerinde teminat senedi olduğuna dair bir ibare bulunmamakla birlikte, senedin davalı ile dava dışı şirket arasındaki kredi sözleşmesinin teminatı olduğu belirtilerek delil olarak kredi sözleşmesine de dayanıldığından, mahkemece kredi sözleşmesinin eksiksiz bir şekilde temin edilmesi suretiyle sözleşme ve eklerinde takibe konu senedin teminat olarak alındığına dair kayıt bulunup bulunmadığı belirlenerek oluşacak duruma göre bir karar verilmesi gerekirken bu delil toplanmadan sadece senedin incelenmesi suretiyle karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, davacıların buna ilişkin istinaf taleplerinin kabulü gerekmiştir....
Maddesinde takibe konulan senedin teminat senedi olduğunun açıkça belli olduğunu, sözleşme tarihi ile senedin düzenlenme tarihinin aynı olduğunu, yerel mahkemenin senedin üzerinde teminat olduğuna ilişkin bir kayıt bulunmadığından davayı reddetmesinin hukuka aykırı olduğunu, HGK'nun 14.03.2001 tarih 2001/12- 233 E, 2001/257 K. Sayılı ve İstanbul Bam 20. Hukuk Dairesinin 2018/1338 E. 2019/644 K. Sayılı kararı kararlarında da belirtildiği üzere bir bononun teminat olarak verildiğinin kabulü için, o bono üzerinde teminat ibaresi bulunması zorunluluğunun bulunmadığını, takibe konu senedin teminat senedi olduğundan kayıtsız şartsız borç ikrarını içermediğini, senedin kambiyo vasfında olmadığından takibin durdurulması gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....