Davalı vekili, davacıların kooperatifin çalışmalarına engel olmak için her genel kurul kararına karşı dava açtıklarını, dava tarihi itibarıyla kooperatif üyesi olmayan ... açısından davanın husumet yönünden reddi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacılar tarafından 30.06.2005 tarihli genel kurul da alınan kararların iptali için aynı mahkemenin 2005/143 esas sayılı dosyasıyla açılan davada kooperatif genel kurul kararlarından gündemin 6. maddesinde yer alan ... hissesinin ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/48 KARAR NO : 2022/444 DAVA : Kooperatif Genel Kurul Toplantısı Yapılmasına İlişkin İşlemlerin İptali İstemli DAVA TARİHİ : 12/01/2022 KARAR TARİHİ : 26/05/2022 Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Genel Kurul Toplantısı Yapılmasına İlişkin İşlemlerin İptali İstemli dava dosyasında yapılan inceleme sonunda; DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili kooperatifin yönetim kurulu üyelerinin Kooperatifler Kanununun 90.maddesi gereği görevden alındığını, yasal yollara başvurduklarını, davaların derdest olduğunu, bu süreç devam ederken davalı tarafından 25/01/2022 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı yapılması kararı alınarak davetiyeler gönderildiğini, 19/08/2021 tarihinde denetim kurulunun toplantı yaptığını, bu toplantının tesciline ilişkin davanın derdest olmasına rağmen davalının toplantı yapılması kararının mümkün bulunmadığını, iki ayrı toplantı nedeniyle çift başlılık ve kaos durumunun doğacağını, davalının yönetim kurulunu...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/355 Esas KARAR NO :2022/688 DAVA:Genel Kurul Kararının İptali DAVA TARİHİ:20/05/2022 KARAR TARİHİ:07/10/2022 Davalı vekilinin birleştirme talebi bulunduğundan ve dosya sureti UYAP' tan geldiğinden, dosyaların birleştirilmesi TTK.nın 448/2.maddesi gereğince zorunlu olduğundan ön inceleme duruşma günü beklenmeksizin dosya ele alınarak incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; davalı şirketin 23/02/2022 tarihlinde yapılan 2020 faaliyet yılına ilişkin olağan genel kurul toplantısının 5 numaralı gündem maddesi uyarınca yönetim kurulu üyesi olan müvekkilinin 2020 faaliyet yılına ilişkin faaliyetlerinden dolayı ibra edilmemesine ilişkin genel kurul kararının, diğer yönetim kurulu üyelerinin kullandığı oyların sonucu etkili olması, bu durumun kanunun emredici hükümlerine aykırı olması, ayrıca kararın eşitlik ilkesi, dürüstlük kuralı ve iyi niyet kaidelerine aykırı olması nedeniyle TTK.nın 445.maddesi kapsamında...
DAVALININ SAVUNMASI : Konfederasyonun değişik iş kollarında en az beş sendikanın bir araya gelerek oluşturdukları tüzel kişiliğe sahip kuruluşlar olduğu, konfederasyonların kanunla verilen özel yetki dışında sadece kendi tüzel kişiliğine yönelen düzenlemelere karşı dava açmaya ehil olduğu, davacının doğrudan kendi üyesi sendikalara uygulanma olanağı bulunmayan bir düzenlemeye karşı dava açma ehliyetinin bulunmadığı, davacının Yönetmeliğin 6., 7., ve 8. maddelerinin işçinin asgari ücretin altında ücret almasına neden olacağı, bunun da açıkça Kanuna aykırı olduğu yönündeki iddialarının yerinde olmadığı, Yönetmeliğin 6. maddesinde çalışma mekanının düzenlenmesinden kaynaklanan maliyetlerin karşılanma usulünün, uzaktan çalışan ile işveren tarafından birlikte belirleneceği, 7. maddesinde ise malzeme ve iş araçlarının temininden işverenin sorumluluğunun esas olduğu ancak aksinin kararlaştırılabileceği, üretim maliyetlerinin karşılanmasına ilişkin hususların ise iş sözleşmesinde belirtilmesi...
Davalı vekili, davacıların, genel kurul toplantısının sadece 12 ve 13. maddelerine muhalefet şerhi koyduğunu, diğer maddelere ilişkin muhalefet şerhinin bulunmadığını, yönetim kurulu üyeleri hakkında açılan davanın 2005 yılına ait genel kurulun yapılmasından önce açıldığını, mevcut genel kurulun bu davadan sonraki ikinci genel kurul olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/387 ESAS 2022/1000 KARAR DAVA KONUSU : Sendikalara İlişkin Mevzuattan Kaynaklanan Davalar (Sendikanın Toplu İş Sözleşmesi Yapma Yetkisinin Tespiti (Çoğunluk Tespiti) (Send. K. M. 43,44)) KARAR : Mahalli mahkemesinden verilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava; Bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı bakanlığın yasaya aykırı olan E-74038328- 553.02- 56967 sayı ve 04/11/2021 tarihli yetki tespit yazısının iptaline karar verilerek yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; Mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. Mahkeme kararına karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; firmanın merkez adresinin Dudullu Osb Mah. 2 Cad....
Mahkemece bozma ilamına uyularak, yapılan yargılama sonunda genel kurulda alınan kararlardan sonra usulüne uygun proje değişiklikleri yapıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre diğer temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, asıl ve birleşen davalar; kooperatif genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkin olup, mahkemece iptali istenilen genel kurul kararlarından sonra yapılan proje değişikliğinin imar mevzuatına uygun olarak gerçekleştirildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; bu gerekçe davanın reddi için yeterli değildir. Zira bu dava, genel kurul kararlarının iptali davası olup, ayrıca proje değişikliği kararı ile birlikte bu değişikliğin uygulanmasına ilişkin kararların da iptali istenilmiştir....
Kooperatifler hukukundan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesinin ise Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarihli kararı uyarınca Yargıtay 23. Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerekir. Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunun 17.09.2014 tarihli emsal kararları da bu yöndedir. Islah amaçlı hayvan yetiştirici birliklerinin organlarının oluşumu ve çalışma esaslarını belirleyen ana sözleşmeleri, ilgili kanun ve yönetmelik hükümlerine göre hazırlanmakta ve Türkiye Sicil Gazetesinde "Kooperatifler" başlığı altında yayınlanmaktadır. Birliklerin, Ticaret ve Sanayi Odası tescilleri de "Kooperatifler" statüsüne göre yapılmaktadır. Yine birliklerin genel kurul toplantılarında bakanlık temsilcileri de hazır bulunmaktadır. Damızlık hayvan yetiştiricileri birliklerine dernekler hukukunun uygulanacağına dair özel bir düzenleme de bulunmamaktadır....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, genel kurul toplantısının ve bu toplantıda alınan kararların iptaline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa göre; bu yasadan kaynaklanan davalar mahiyeti ne olursa olsun Sulh Hukuk Mahkemelerinde görülür.Kat Mülkiyeti Kanunu uygulanması için dava konusu sitenin tek ada ve parsel üzerinde kurulu bulunması gerekir.Birden fazla ada ve parsel üzerinde kurulu ise Kat Mülkiyeti Yasasının uygulanması mümkün değildir....
Tüzükte tasfiyenin ne şekilde yapılacağının genel kurul kararına bırakıldığı hallerde, genel kurul tarafından bir karar alınmamış veya genel kurul toplanamamışsa, yahut dernek mahkeme kararı ile feshedilmişse, derneğin bütün para, mal ve hakları, mahkeme kararıyla derneğin amacına en yakın ve kapatıldığı tarihte en fazla üyeye sahip derneğe devredilir” şeklinde olup maddede tasfiyeye ilişkin olarak mahkemeden bahsedilmiş ancak mahkemenin asliye hukuk ya da sulh hukuk mahkemesi olduğu hususu düzenlenmemiştir. Dernekler Kanununda ve Türk Medeni Kanununun tüzel kişilere ilişkin genel hükümlerinde, sona eren derneğin para, mal ve haklarının tasfiyesinde açıkça sulh mahkemesinin görevli olduğuna dair bir hüküm de yoktur. Somut olayda; derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespitine (münfesih hale düştüğüne) sulh mahkemesince karar verilmiş olması, tasfiyesinin de bu mahkemece yapılacağı anlamına gelmez....