WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kaldı ki, aynı yasanın genel kurulların oluşmasını düzenleyen 10/1 fıkrasında “ İşçi sendika şubesi genel kurulu üyelerden oluşur" kuralına yer verildikten sonra 2. fıkrasında üyelerin çok sayıda olması halinde, genel kurulun delegelerle toplanacağı kurala bağlanmıştır. Şube genel kurul delegesi olma, üyelik hakkından kaynaklanmaktadır. Şube genel kurul delegesi iken üyelik sıfatını yitiren bir işçinin delegeliğinin varlığından söz edilemez. Ayrıca bu maddede delege veya üye olarak genel kurula katılmak için fiilen işyerinde çalışır olma koşulu aranmamaktadır. Hatta sendika üyesi işçinin delege adayı olması değil, doğrudan şube veya sendika organlarında görev almak için aday olması da mümkündür. Aynı yasa hükmünün son fıkrasında “ Sendika tüzüklerinde delege seçilmeyi engelleyici hükümler konamaz.” Şeklindeki düzenleme ile yasa koyucu sendika organlarında görev almayı dolayısıyla sendika içi demokrasiyi sağlamayı amaçlamıştır....

    Sendika işyeri temsilcileri için iş güvencesi hükümleri 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 24. Maddesinde düzenlenmiş, aynı maddenin son fıkrası uyarınca bu hükümlerden işyerinde çalışan sendika yöneticilerinin (amatör sendika yöneticileri) de yararlanacağı hüküm altına alınmıştır. Maddeye göre; (1) İşveren, işyeri sendika temsilcilerinin iş sözleşmelerini haklı bir neden olmadıkça ve nedenini yazılı olarak açık ve kesin şekilde belirtmedikçe feshedemez. Fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde, temsilci veya üyesi bulunduğu sendika dava açabilir. (2) Dava basit yargılama usulüne göre sonuçlandırılır. Mahkemece verilen kararın temyizi hâlinde Yargıtay kesin olarak karar verir. (3) Temsilcinin işe iadesine karar verilirse fesih geçersiz sayılarak temsilcilik süresini aşmamak kaydıyla fesih tarihi ile kararın kesinleşme tarihi arasındaki ücret ve diğer hakları ödenir....

      de çalıştığı, davacının 04.12.2006 tarihinde davalı sendika üyeliği sıfatını kazandığı, davalı sendika tarafından 19.02.2008 tarihinde davacının sendika üyeliğinin dava dışı Türk Telekomünikasyon A.Ş.'ye bildirildiği anlaşılmaktadır. Diğer taraftan, Ankara 12. İş Mahkemesi'nin 2009/473 esas, 2009/404 karar sayılı ilamıyla, muvazaalı alt işverenlik ilişkisi sebebiyle davacının Türk Telekomünikasyon A.Ş. işletmesinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinden, üyeliğinin işverene bildirildiği tarih olan 19.02.2008 tarihinden itibaren yararlanması gerektiğinin tespiti ile toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark alacaklarının tahsiline karar verilmiş ve karar 9. Hukuk Dairesi'nin 18.09.2009 tarihli ilamıyla onanmıştır....

        İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 12/01/2023 NUMARASI : 2022/790 2023/57 DAVA KONUSU : Sendikalara İlişkin Mevzuattan Kaynaklanan Davalar (İş Yeri Sendika Temsilciği Güvencesinden Kaynaklanan (Send. K. M.24)) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı sendika temsilcisinin iş sözleşmesinin yasaya aykırı bir şekilde fesih edildiği durumlarda 6356 sayılı yasanın 24. Maddesi uyarınca sendikasının dava açma hakkı bulunduğunu belirtmiştir. Davacı müvekkil sendika, davalı işverenlikte yetkili sendika olup işyerinde 01.01.2021- 31.12.2022 yürürlük tarihi toplu iş sözleşmesi bulunmaktadır....

        Sendika tüzüğünün “Sendikanın Yetki ve Faaliyetleri” başlıklı dördüncü maddesinin (f) bendinde “6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 27. maddesi gereği, işyeri sendika temsilcilerini atamak ve görevden almak” düzenlemesi bulunmaktadır. Tüzüğün “Sendika Yönetim Kurulunun Görev ve Yetkileri” başlıklı yirminci maddesinin otuzuncu bendinde ise “İşyeri Temsilci ve baştemsilcilerini atamak ve değiştirmek” düzenlemesi yer almaktadır. Yine tüzüğün “Şube Yönetim Kurulunun Görev ve Yetkileri” başlıklı 31. maddesinin (g) bendinde de “İşyeri sendika temsilcilerinin atanması veya değiştirilmesi hususunda Tüzüğün 4. Maddesinin (f) fıkrası uyarınca sendikaya teklifte bulunmak” düzenlemesi yer almaktadır. İnceleme konusu davada 02.12.2015 tarihli yazı ile işyeri sendika temsilcisi olan davacı görevden alınmış ve karar İstanbul Avrupa Yakası şubesine bildirilmiştir....

          -TL vergi iadesinin ödenmesine hükmedildiğini, bu alacakların faizi ile birlikte davacıya ödendiğini, sendika ana tüzüğüne göre şube başkanlarının 30 günlük yıllık izin hakkı olduğunu, yönetim kurulu kararı olmadıkça iznini yıl içerisinde kullanması gerektiğini aksi halde bu haktan vazgeçilmiş sayıldığı hükmünün yer aldığını, kötüniyet tazminatının işçilerin iş sözleşmesi feshinin kötüye kullanılarak sona erdirildiğinde ödendiğini, davacının işçi statüsünde olmamasından dolayı kötüniyet tazminatını talep edemeyeceğini, dava dilekçesindeki iddiaların aksine, sendika genel yönetim kurulunun Yasa ve sendika ana tüzük hükümlerine aykırı hiçbir uygulamasının olmadığını, kararların sendika genel kurulunca oybirliğiyle alındığını, davacının sendikadan hiçbir alacağının bulunmadığını, sendikayla olan her türlü ilişkisinin 10.06.2006 tarihinde sendika olağanüstü genel kurul kararı ile kesildiğini, ilişiğinin kesilmesinden sonra Maltepe Belediyesi'ndeki görevine geri döndüğünü ve halen çalışmaya...

            Dosya içeriğine göre, davacı sendika ile davalıya devredilen ..... arasında 15.03.2008 ilâ 14.03.2010, 15.03.2010 ilâ 14.03.2011 ve 15.03.2011 ilâ 14.03.2013 tarihleri arasında geçerli toplu iş sözleşmeleri imzalanmıştır. Davacı sendika tarafından, 15.01.2008, 07.01.2010, 22.02.2011 ve 25.01.2013 tarihlerinde aidat bedellerin ödenmesinin talep edildiği yazı ve ekinde sendika üyesi işçi listesinin belediyeye gönderildiğine dair yazı suretleri sunulmuş ise de, sadece 07.01.2010 tarihli yazının tebliği ispatlanmıştır. Açıklanan maddi ve hukuki olgular karşısında, sendika tarafından aidat bedellerinin ödenmesinin talep edildiği yazı ve ekinde sendika üyesi işçi listesinin belediyeye tebliğ edildiği ilk tarihin 20.01.2010 olmasına göre, bu tarihten itibaren üyelik ve dayanışma aidatı kesme yükümlülüğü doğacağı gözetilerek hesap yapılması ve bu suretle belirlenecek miktarın hüküm altına alınması gereklidir....

              Maddenin birinci fıkrasına göre “Sendika ve konfederasyonlar önceden izin almaksızın serbestçe kurulurlar.” 4688 sayılı Kanun'un, 11/04/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6289 sayılı Kanun ile değişik üçüncü fıkrasına göre ise “Sendikanın kurucuları; sendika tüzüğü ve kamu görevlisi olduklarını gösterir belge ile sendikayı ilk genel kurula kadar sevk ve idare edeceklerin isimlerini kuruluş dilekçelerinin ekinde sendika merkezinin bulunacağı ilin valiliğine vermek zorundadırlar.” Maddenin beşinci fıkrasına göre de “Yukarıda anılan belge ve tüzüklerin ilgili valiliğe verilmesi ile sendika veya konfederasyon tüzel kişilik kazanır.”...

                Sendika ile sendika yöneticileri arasındaki ilişkinin kural olarak vekalet ilişkisi olduğu kabul edilmelidir. Sendika yöneticisine emeği karşılığı düzenli olarak dönemsel ödeme yapılması, çalışmasının kuruma bildirilmesi ve ücret bordrosu düzenlenmesi iş ilişkisinin varlığını göstermez. Diğer taraftan ücret, vekalet sözleşmesinin zorunlu unsuru değildir. Buradan hareketle sendikalarda profesyonel sendika yöneticisi ve amatör sendika yöneticisi olmak üzere iki tip yöneticinin söz konusu olduğunu söylemek gerekir. Sendika yöneticilerine verilecek ücretler ile sağlanacak diğer menfaatleri belirleme yetkisi ise münhasıran genel kuruldadır. Somut olayda; davacının, sendikanın hukuka aykırı olduğu kesinleşmiş yargı kararlarıyla tespit edilen davacıya verilen altı ay görevden uzaklaştırmaya ilişkin disiplin cezası nedeniyle görevini yapamadığı süreçte uğradığı maddi ve manevi zararın tazminini istediği anlaşılmaktadır....

                  Davalı Cevabının Özeti: Davalı sendika vekili, davacının hiçbir tarihte ... A.Ş. işçisi olmadığını, dolayısıyla davacının üye olduğu tarihten üyeliğinin bildirildiği tarihe kadar sendika ile ... A.Ş. arasında bağıtlanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceğini iddia etmenin mümkün olmadığını, öte yandan işçi sendikalarının, sendikal politikaları gereğince üyelik fişlerini hangi tarihte göndereceklerine kendilerinin karar vereceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: Dava, sendika üyeliğinin işverene geç bildirilmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu