Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun "Denetim faaliyetinin durdurulması ve izin belgesinin iptali" başlıklı 8. maddesinde; "Yapı denetim kuruluşlarından, bu Kanunda öngörülen esaslara göre denetim görevini yerine getirmedikleri anlaşılanların veya son üç yıl içerisinde üç defa olumsuz sicil alanların veyahut 3 üncü maddenin son fıkrası ile 6 ncı maddenin birinci fıkrası hükümlerine aykırı hareket ettiği belirlenenlerin denetim faaliyeti, yapı denetim komisyonunun teklifi üzerine Bakanlıkça bir yıla kadar durdurulur ve belgesi geçici olarak geri alınır. Durdurma kararı, Resmî Gazetede ilan edilir ve sicillerine işlenir. Denetim faaliyetinin geçici olarak durdurulmasına neden olan yapı denetim kuruluşunun mimar ve mühendisleri, bu süre içerisinde başka ad altında dahi olsa hiçbir denetim faaliyetinde bulunamaz. Geçici durdurmaya neden olan mimar ve mühendisler Bakanlıkça ilgili meslek odasına bildirilir....
Sendikası tarafından; Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Personel Yönetmeliği'nin Geçici 3. maddesi kapsamında, Kurumda daha önceden çalışmakta olan kısmi zamanlı uzmanlara, sınav yapılmaksızın "İdari Uzman" unvanı verilmesi üzerine, destek personeli statüsünden görev yapan sendika üyelerinin de Geçici 3. madde kapsamında "idari uzman" olarak atanmaları talebiyle yaptıkları 03/03/2021 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ile 21/01/2021 günlü, 31370 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Personel Yönetmeliği'nin Geçici 3. maddesinin dava süresince yürütülmesinin durdurulması istenilmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; ... İdare Mahkemesinin ... günlü E:..., K:... sayılı, davanın görev yönünden reddine ilişkin kararı üzerine Danıştaya gönderilen dosyada, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hâkimi ...'...
DAVANIN ÖZETİ : Davacı Sendika tarafından; 25/08/2022 günlü, 31934 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in ilgili bölümlerinin yürütülmesinin durdurulması ve iptali istenilmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesince; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hakimi ......
(Örnek olarak Dairemizin; 30/03/2017 tarihli; 2016/13477-2017/5335 Esas-Karar sayılı; 2016/30442- 2017/5334 Esas-Karar sayılı; 2016/30428- 2017/5333 Esas-Karar sayılı; 2016/22121- 2017/5332 Esas-Karar sayılı; 2016/19118- 2017/5331 Esas-Karar; 2016/26919- 2017/5330 Esas-Karar sayılı; 2016/18357- 2017/5329 Esas-Karar sayılı; 2017/14898- 2017/5325 Esas-Karar sayılı kararları) O halde mahkemece, davalı işyerindeki sendikalaşma süreci kronolojik açıdan irdelenmeli, sendika üyesi olup işten çıkarılan işçilerin iş sözleşmelerinin fesih tarihleri, feshin yapıldığı dönemde sendikaya üye olmayıp iş sözleşmesi feshedilen işçilerin bulunup bulunmadığı, sendikaya üye olan ve davalı iş yerinde çalışan toplam işçi sayısı ve üyelik tarihleri, sendika üyeliğinden istifa etmesine karşın iş akdi sonlandırılan işçilerin olup olmadığı, sendikalı olup iş sözleşmeleri feshedilen işçilerin yerlerine yeni işçi alınıp alınmadığı, yeni işçi alımı var ise bu işçiler arasında sendika üyesi olup olmadığı hususlarının...
(Örnek olarak Dairemizin; 30/03/2017 tarihli; 2016/13477-2017/5335 Esas-Karar sayılı; 2016/30442- 2017/5334 Esas-Karar sayılı; 2016/30428- 2017/5333 Esas-Karar sayılı; 2016/22121- 2017/5332 Esas-Karar sayılı; 2016/19118- 2017/5331 Esas-Karar; 2016/26919- 2017/5330 Esas-Karar sayılı; 2016/18357- 2017/5329 Esas-Karar sayılı; 2017/14898- 2017/5325 Esas-Karar sayılı kararları) O halde mahkemece, davalı işyerindeki sendikalaşma süreci kronolojik açıdan irdelenmeli, sendika üyesi olup işten çıkarılan işçilerin iş sözleşmelerinin fesih tarihleri, feshin yapıldığı dönemde sendikaya üye olmayıp iş sözleşmesi feshedilen işçilerin bulunup bulunmadığı, sendikaya üye olan ve davalı iş yerinde çalışan toplam işçi sayısı ve üyelik tarihleri, sendika üyeliğinden istifa etmesine karşın iş akdi sonlandırılan işçilerin olup olmadığı, sendikalı olup iş sözleşmeleri feshedilen işçilerin yerlerine yeni işçi alınıp alınmadığı, yeni işçi alımı var ise bu işçiler arasında sendika üyesi olup olmadığı hususlarının...
F)Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti : Bölge Adliye Mahkemesince; davacının öncesinde sendika temsilcisi olarak görev yaparken 05.12.2016 tarihli yönetim kurulu kararı ile sendika temsilciliği görevinden alındığı ,davaya konu feshin davacının sendika temsilciliği görevinden alınmasının ertesi günü 06.12.2016 tarihinde gerçekleştirildiği ve fesih bildiriminde de davacının sendika temsilciliğinden alınması hususunun gündeme getirildiği, Türk Metal İş Sendikasına yazılan müzekkere cevabında davalı işyerinde çok sayıda sendikalı işçi olduğu, sendikalı olmayan işçi sayısının az olduğu, anılan sendikanın yetkili sendika olup ve işveren ve sendikalı işçiler arasında geçerli TİS bulunduğu ,dinlenen davacı tanıklarının, "davacının sendika temsilcisi olarak görev yaptığı süre zarfında sendikalı işçilerin haklarını korumak için zaman zaman işverenle karşı karşıya geldiğini, yapılan toplantılarda örneğin işçilerin dinlenmeksizin çalıştırılmasına karşı çıktığını, 6 sendika temsilcisinden sadece...
Dava; Devletin hüküm ve tasarrufundaki taşınmaza lokanta olarak işlettiği binayı yapmak ve tel çitle çevirmek suretiyle tecavüzü 3091 sayılı Yasa uyarınca önlenen davacının, lokantasının kapatılması işleminin iptali istemiyle babası tarafından açılan davada verilen yürütmenin durdurulması kararının uygulanması bakımından işletilmesine izin verilen lokantasının bu davanın reddi üzerine kapatılmasına ilişkin 3.4.1996 tarih ve 38/32 sayılı davalı idare işleminin iptali istemiyle açılmıştır. ...İdare Mahkemesi; imar planında lokanta binasının bir kısmının yola gitmesi, bir kısmının da kamulaştırma sahası içinde kalması karşısında, bu yerin faaliyetinin 3091 ve 775 sayılı Yasalar uyarınca dava konusu işlemle durdurulmasında, mevzuata ve hukuka aykırılık görülmediği gerekçeleriyle, davayı reddetmiştir....
ye ait olduğu, ByLock yazışmasında isminin sadece bir kere geçtiği, 2012 yılına ilişkin sendika üyeliğinin FETÖ/PDY terör örgütü ile iltisak ve irtibatını ortaya koyan bir unsur olarak kabul edilmesinin hukuka aykırı olduğu, Bank Asya’ya talimatla para yatırmadığı, Bank Asya nezdindeki hesap hareketlerinin rutin bankacılık faaliyeti olduğu, hakkında verilen mahkumiyet hükmünün eşi B.C.'ye ait ByLock yazışması ve sendika üyeliğine ilişkin olduğu, eşi B.C. hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde etkin pişmanlık hükümleri kapsamında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına (HAGB) karar verildiği, şahsı hakkında verilen mahkumiyet hükmünün kesinleşmediği, dava konusu işlem ile masumiyet karinesinin, hakkaniyet ilkesinin ve Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin 31 Sayılı "İdarenin İşlemleri Karşısında Bireyin Korunması Hakkında Kararı" nın ihlal edildiği belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği iddia edilmektedir....
Başka bir anlatımla Kanun koyucu, getirdiği bu düzenleme ile, idare tarafından sendika üyesi kamu görevlisi hakkında tesis edilen bireysel (subjektif) işlemler nedeniyle bu ilişkinin tarafı olmayan sendika ve üst kuruluşa, üyesinin isteğine bağlı olarak uyuşmazlığın çözümünde taraf olarak kendisini temsil etme yetki ve sorumluluğu vermektedir. Anılan Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu kararından da anlaşılacağı üzere, 4688 sayılı Kanun'un 19/f maddesiyle, sendika üst kuruluşu olan konfederasyona, yalnızca sendika üyesi kamu görevlisinin menfaatini ihlal eden bireysel işleme karşı, onu temsilen dava açma yetkisi tanınmaktadır. Konfederasyonun üyelerini, kamu görevlilerinin değil, sendikaların oluşturduğu dikkate alındığında; konfederasyonun, sendika üyesi kamu görevlilerine yönelik düzenleyici işlemlere karşı dava açamayacağının kabulü zorunludur. Zira konfederasyon, kanunla verilen özel yetki dışında, sadece kendi tüzel kişiliğine yönelen düzenlemelere karşı dava açmaya ehildir....
İdare Mahkemesince verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki Dairelerinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının Danıştay Altıncı Dairesinin 17/02/2022 tarih ve E:2019/712, K:2022/1793 sayılı kararı ile bozulması üzerine, bozma kararına uyularak, Uyuşmazlıkta, dava konusu bir yıl denetim faaliyetinin durdurulması yaptırımının tesis edilmesi için gerekli şartlarının oluşup oluşmadığı irdelendiğinde, davacı hakkında tesis edilen söz konusu yaptırımın uygulanmasına neden olan eylemlerin gerçekleştiği, diğer bir ifade ile davacının denetim sorumluluğunu Kanun'da öngörülen esaslara uygun olarak yerine getirmediği anlaşıldığından, davacıların eylemine karşılık işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan 4708 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca faaliyetin durdurulması yaptırımına yönelik tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, Ancak işlem tarihinde yürürlükte bulunan 4708 sayılı Kanun'un 8. maddesinin 23/04/2015 tarih ve 29335 sayılı Resmi Gazete'de...