WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Davacının dilekçesindeki talebinin, aleyhine kambiyo takibi yapılan davalının, bonodan dolayı ihbar mükellefiyetini yerine getirmemesi nedeni ile, fazladan ödemek zorunda kaldığı zarar tutarının tahsiline ilişkin olup, mahkemece, karar gerekçesinde sebepsiz zenginleşme nitelendirmesinde de bulunmamıştır. Buna göre, dava konusu uyuşmazlık, haksız fiilden kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 4.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 25.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki (TBK'nın 77 ve ardından gelen maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Dosyanın incelenmesinde; davacı tarafça davaya konu taşınmaza, kendisi tarafından yapıldığı iddia edilen yapı ve dikilen ağaçlara yönelik kamulaştırma sonucu oluşan değer farkının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre diğer paydaşlardan tahsili istendiği, bu kapsamda Türk Borçlar Kanununda yer alan sebepsiz zenginleşme kurallarının uygulanması gerektiği, mahkemece ise kamulaştırma yapan idareye yöneltilecek Kamulaştırma Kanununun 14. maddesinde yer alan muhtesatlarla ilgili sürenin dikkate alındığı anlaşılmaktadır....

      Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, davacının talebinin taraflar arasındaki sözleşme ilişkisine dayanmayıp, yanlış hesaplama yapması nedeni ile fazla ödediği paranın iadesinden ibaret olup, tam anlamı ile 818 Sayılı Borçlar Kanunu 61 vd (6098 Sayılı Türk Borçlar Knunu 77 vd ) maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme kapsamında kaldığı, sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak yapılan ödemelerin ise dava tarihi itibari ile yürürlükte bulunan 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 66. maddesine göre bir yıllık süreye tabi olduğu, bu sürenin zararın öğrenilmesinden itibaren başlaması gerekmekte olup, davacının zararı başka dosyalardaki bilirkişi raporu ile öğrendiğini kabul etmenin mümkün olmadığı, kanunu bilmemek mazeret olmayacağı için ve fazla ödemenin kanunu bilmemekten kaynaklanması sebebi ile, ödeme tarihinin zararın öğrenilmesi tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın zamanaşımı sebebi ile reddine karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davacı temyiz etmiştir....

        E) Gerekçe: Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin malvarlığının haklı bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin malvarlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Zenginleşme haklı bir sebebe dayanmakta ise sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanmaz. Dosya içeriğine göre, davacı ile davalı aralarından iş sözleşmesi ve taahhütname imzalamışlar ve asgari süreden önce bazı nedenler olmaksızın ayrılma halinde caza koşuluna yer vermişlerdir. Davacı işçi asgari süreli sözleşme süresinden önce ayrılması nedeni ile davalı sözleşmedeki ceza koşulunu talep etmiş, davacı da ödemiştir. Bu ödeme iş sözleşmesindeki ceza koşuluna dayanmaktadır. Taraflar arasında iş ilişkisi bulunmaktadır. Davacı bu dava ile sözleşmedeki ceza koşulunun geçersiz olduğunu ileri sürerek, ödediği tazminatı geri istemektedir. Sözleşme ilişkisi nedeni ile dava genel zamanaşımı kurallarına tabii olup, zamanaşımı süresi on yıldır. Dava zamanaşımı süresi içinde açılmıştır....

          Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için, borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Somut olayda; kesinleşmiş mahkeme kararı ile, davacı adına olan tapu kaydı iptal edildiğine göre; davacı, bu satış nedeni ile ödediği bir bedel var ise, sebepsiz zenginleşme kurallarına göre bu bedeli davalı taraftan talep edebilecektir. Dosyada mevcut "ibradır" başlıklı belgenin incelenmesinde; belgede, dava konusu satışa ilişkin olarak, davacı tarafından davalıların murisine 100.000 Euro ödeme yapıldığı belirtilmiştir. Muris, okuma yazması olmaması nedeni ile bu belgeyi parmak izi ile imzalamıştır. Parmak izinin murise ait olduğunun, köy ya da mahalli muhtarı veya ihtiyar heyeti ve mahallince tanınmış iki şahıs tarafından tasdik edilmiş olması gerekmektedir. Yargıtay'ın yerleşik uygulaması bu yöndedir....

            Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olması gerekir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Hal böyle olunca, sadece tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde, ödeme ve banka kayıtları bilirkişi raporu kapsamında değerlendirme yapılmıştır. Davacı ile davalı arasında para ödenmesine dair hukuki ilişki bulunduğu belirlenememiştir....

              Taraflar arasında düzenlenen 16.11.2008 tarihli harici satış sözleşmesi ile davalı (satıcı) tarafından davacı (alıcı) ya dava konusu 16 BN 017 plakalı aracın 3.100 TL'ye satıldığı ve 2.900 TL'nin peşin ödendiği kararlaştırılmıştır. Araç satış sözleşmesi resmi şekilde yapılmadığı için sözleşme geçerli değildir. Davada, geçersiz sözleşme gereğince ödenen paranın iadesi talep edilmektedir. BK'nun 61 vd.maddeleri gereğince, geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut sona ermiş bir nedenle ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak sebepsiz zenginleşme gerçekleşir. Kazandırma yapılırken ortada bir hukuksal neden bulunmamakla birlikte ileride gerçekleşecek bir neden gözönüne alınmışsa, bunun gerçekleşmemesi üzerine "gerçekleşmeyen nedene dayanan zenginleşme" sözkonusu olur. Sebepsiz zenginleşme hangi yolla gerçekleşmiş olursa olsun sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....

                Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, sebepsiz zenginleşme nedeniyle borçlu olunmadığı halde ödendiği iddia edilen bedelin iadesine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce, uyuşmazlığın irade fesadına dayalı olarak açıldığını belirterek görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın bonodan kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir....

                  Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, sebepsiz zenginleşme nedeniyle borçlu olunmadığı halde ödendiği iddia edilen bedelin iadesine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın bonodan kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, uyuşmazlığın irade fesadına dayalı olarak açıldığını belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir....

                    Davaya konu bonolarda keşideci sıfatına haiz davalı şirket, söz konusu bonolar nedeni ile sebepsiz zenginleşmediğini ispat etmekle yükümlüdür. Davalı taraf bu hususta herhangi bir yazılı delil bildirmeyerek, yemin deliline de başvurmamış, cevap dilekçesi sunmamıştır. Davalının sebepsiz zenginleşmediği olgusunu ispat edilemediğinin kabulü gerekmiş, davaya konu bono zaman aşımına uğramış olup, bono üzerindeki vade tarihine değer verilerek vade tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru olmadığından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın KABULÜ İLE; 8.250,00-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine; 2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 563,55....

                      UYAP Entegrasyonu