Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Dava, Rekabet Kurulu bildirimi ile geçersiz kılındığı iddia edilen bayilik sözleşmesi ve intifa hakkı süresi için davalıya verilmiş olan bayilik hizmet bedelinin ve bu bedelin davalı yedinde kalması nedeni ile elde edilen kazanç karşılığının sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca denkleştirici adelet prensibi gereği davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Davalı vekili cevabında, müvekkili şirket merkezinin bulunduğu Konya mahkemelerinin yetkili olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, taraflar arasında 2012 yılına kadar devam edecek bir bayilik sözleşmesi bulunduğunu, sebepsiz zenginleşme şartlarının gerçekleşmediğini, müvekkilinin davacıya iddia edildiği gibi doğmuş herhangi bir borcu bulunmadığını, davacının talebinin hukuka ve usule aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

    CEVAP VE SAVUNMA : Dava dilekçesi davalı Şirkete TK 35.m. gereğince açıklamalı davetiye ile tebliğ edilmiş ise de; davalı yan cevap dilekçesi sunmadığı gibi kendisini vekil ile de temsil ettirmemiştir. DELİLLER : - Dava konusu çeklerin örnekleri - Genel Kredi Sözleşmesi ve ekleri -Bankacı bilirkişi raporu. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, davacı banka ile dava dışı kredi borçlusu Şirket arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine istinaden teminaten davacı bankaya kredi borçlusu şirket tarafından ciro yolu ile teminaten verilen ve davalı şirket tarafından keşide edilen çekler nedeniyle TTK 732. m.gereğince sebepsiz zenginleşme olgusuna dayalı olarak alacak istemine ilişkindir. Davacı vekili duruşmada dava dilekçesini aynen tekrar ile istemi gibi karar verilmesini talep etmiştir. Dosyamız arasına örneği sunulan Genel Kredi Sözleşmesi ve eklerinin incelenmesinden; davacı banka ile dava dışı...Kuruyemiş Şekerleme Gıda San. ve Tic. Ltd....

      nun 77- 82.maddelerinde) göre sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. 22.02.1991 gün, 1990/1 E.- 1991/1 K.sayılı YİBK'nda da vurgulandığı gibi; iade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Bu kapsamda; davalı avukat ile davacı arasındaki vekalet ilişkisinin 23.03.2015 tarihli azilname ile sona erdiği; davalının vekilliği sırasında İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğü 2015/16501E....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlığın, askerlik görevini yaparken sakatlanan davalıya 01.06.2002-31.10.2007 tarihleri arasında 5434 sayılı Yasa gereği ödenen aylıkların statü hukukuna tabi olarak çalışması nedeniyle yersiz ödemelerin sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda yasal faizi ile birlikte tahsiline ilişkin olduğu, davada 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak yasada başka bir hüküm de mevcut değildir....

        ilişkin olarak herhangi bir hükme yer verilmemesi ve iadeye ilişkin bir hükmün de bulunmaması karşısında davacının sebepsiz zenginleşme hükümleri kapsamında tescilin gerçekleşmemesi sebebiyle ancak vermiş olduğu 6.000,00 TL'yi davalılardan isteme hakkına sahip olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 6.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı .... tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin ve davalı ....n sair temyiz itirazları yerinde değildir. Geçersiz sözleşmelere göre verilenlerin iadesi sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri istenir....

          Bunun doğal sonucu olarak hakim, kanunları doğrudan doğruya uygulayarak iddia ve savunmadaki sonuç ve istemleri karara bağlamakla yükümlüdür.Somut olayda; davacı, davasını sebepsiz zenginleşme olgusuna dayandırmış, davalı belediyenin imar iptali davasının yargılaması devam ederken dava konusu taşınmazdan elde ettiği kiraları talep etmiş, mahkemece, sebepsiz zenginleşme kuralları çerçevesinde talebin haklı olduğuna karar verilmiştir. Ecrimisil, taşınmaz (veya taşınır) üzerinde zilyetliği bulunmayan malik tarafından, taşınmaza bir hakka dayanmadan veya malike karşı ileri sürülebilir bir hakka dayanmadan zilyet olan kimseye karşı yöneltilebilen bir dava türüdür.Mahkemece; davacının talebinin ecrimisil olarak nitelendirip ona göre hüküm tesisi gerekirken, sebepsiz zenginleşme hükümlerinden kaynaklanan alacak davası olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

            İyileştirmeden doğan sebepsiz zenginleşme nedeniyle hükmedilecek miktar, iyileştirmenin satış tarihinde taşınmazın değerinde meydana getirdiği artış oranında olmalıdır....

              Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, bonolarda keşideciye karşı açılacak davaların vadenin geldiği tarihten itibaren 3 yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağı, gerek doktrinde ve gerekse Yargıtay uygulamalarında bono hamilinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre keşideciye müracaat edebileceğinin kabul edildiği, hamilin zamanaşımına uğramış senede dayalı olarak 3 yıldan sonraki bir yıl içinde borçluya karşı sebepsiz zenginleşme davası açabileceği, somut olayda bu sürenin geçtiği, davalının da zamanaşımı def'inde bulunduğu gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, davacının davalılara borç para verdiği iddiasına dayalı alacak davasıdır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, sebepsiz zenginleşme nedeni ile alacak isteğine ilişkin olup, mahkemecede bu yönde hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 28.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Asıl dava, muris muvazaası nedeni ile tapu iptali ve tescil, birleşen dava tapu kaydındaki şerh kaldırıldığından ödenen teminatın iadesi talebine ilişkindir. Mahkeme kararının gerekçesinde sebepsiz zenginleşme hukuki nitelemesi bulunmadığı gibi temyiz incelemesinin uyuşmazlı doğuran asıl hukuki ilişkiye ait hüküm ve kararları inceleyen Daire tarafından yapılması gerekir (ortak hükümler). Davanın niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 1.Hukuk Dairesinindir. Ancak, anılan daire dosyayı dairemize göndermiş olduğundan; dosyanın Hukuk Başkanlar Kurulunca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmesine, 11.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu