Ay çalışmasına karşılık gelen 9. Ay faturası bu süreçte ödendiğini, ancak davalı tarafından takip dayanağı olan 9. ay çalışmasına karşılık gelen 12.10.2023 tarihli GİB 2023000000018 numaralı fatura ödenmediğini, bu nedenle müvekkili tarafından Bursa 5. Genel İcra Dairesi'nin 2024/... E....
itiraz edildiği, mahkememize göre öncelikle Yargıtay kararları doğrultusunda dava dilekçesinde itiraz edilen kadastro çalışmasının yasa ve yönetmeliklere uygun yapılıp yapılmadığı kadastro mahkemesince karara bağlanmalı, kadastro çalışması yasa ve yönetmeliklere uygun yapıldığı takdirde davacı tarafın tescil talebi dikkate alınarak bu kez mahkememizin görevli olacağı ancak bu kadastro çalışmasına yönelik herhangi bir karar verilmeden sadece tescil talebi dikkate alınarak verilen görevsizlik kararı mahkememizce uygun görülmemiş bu nedenlerle görevli ve yetkili mahkemenin Siirt Kadastro Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz üzerine Yargıtay 16....
Köyü 1414 parsel ... taşınmaz 486.750 m2 yüz ölçümüyle orman vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş, yapılan tespit 15.02.1994-17.03.1994 tarihleri arasında yapılan askı ilan neticesinde itirazsız olarak 18.03.1994 tarihinde kesinleşmiştir. 2017 yılında yapılan Ek-1 sayısallaştırma çalışmalarında dava konusu taşınmaz 443.932 m2 yüzölçümü ve 140 ada 206 parsel numarasıyla tespit edilmiş, tespit 09.02.2018 tarihinde kesinleşmiştir. Davacılar ... ile ... Asim Kırmızı dava dilekçesinde, muris babalarının vefatından sonra Karadağ denilen alanın tapu sicil kaydının olmadığını fark ettiklerini, bu alanın eski 1414 yeni 140 ada 206 parsel adı altında orman olduğunu gördüklerini, bahse konu alanın orman olmadığını belirterek taşınmazın tapu kaydının iptali talepli dava açmışladır. Davalı taraf davanın reddini savunmuştur....
Şöyle ki; 1- Davacı idare tarafından dosyaya sunulan 06/01/2021 tarihli ek istinaf dilekçesinde, dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek-1. maddesi uyarınca yapılan sayısallaştırma çalışmaları sonucu yeni tapu kayıtlarının oluştuğu ve taşınmazın güncel yüzölçümünün değişmiş olduğu iddia edilmiştir. Bu halde, ilk derece mahkemesince dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede yapılan sayısallaştırma çalışmalarının sonuçlanıp sonuçlanmadığı araştırılıp; sonuçlanmış ise, sayısallaştırma çalışmaları sonucu oluşan yeni tapu kaydı ile kadastro krokisi ilgili Tapu Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüklerinden getirtilip, mahallinde yeniden keşif yapılarak yeni duruma göre kamulaştırma konusu irtifak alanının ölçekli kroki üzerinde ayrı ayrı gösterilmesi için fen bilirkişisinden rapor alınarak ve fen bilirkişisi raporundaki yeni değerlere göre heyet raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirlenmiştir....
Yenileme çalışmasına itiraz yönünden görevsizlik kararıyla dosya tekrar kendisine gelen Ünye Kadastro Mahkemesi ise, davacı ... Yönetimi ve müdahil Hazinenin 2859 sayılı Kanun uyarınca yapılan yenileme kadastrosuna itiraz yönünden açılan davaların reddine, dava konusu 104 ada 35 parsel (eski 340 parsel) taşınmazın uygulama kadastrosu tesbiti gibi tapu kütüğüne aktarılmasına karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve müdahil Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 2859 sayılı Kanuna göre yapılan yenileme tesbitine itiraza ilişkindir. Yörede 2859 sayılı Kanun gereğince yapılan yenileme çalışması 21.06.2005 - 21.07.2005 tarihleri arasında ilân edilmiştir. Taşınmazın bulunduğu yerde daha önce orman kadastro çalışması yapılmamış, genel arazi kadastro çalışmaları ise 1952 yılında yapılmıştır....
(KÖYÜ) 374 ADA 2 SAYILI PARSEL Taraflar arasındaki fenni hataların düzeltilmesi çalışmasına itiraz davasından dolayı Yerel Mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 03.07.2008 gün ve 2008/5906-9818 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü: K A R A R Dava konusu taşınmazın değeri H.Y.U.Y.nın 440/III-I. Maddesinde belirlenen miktardan az olduğundan karar düzeltme isteği incelenemez. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; karar düzeltme isteğini içeren dilekçenin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine 05.11.2008 günü oybirliği ile karar verildi....
Hükmüne uyulan bozma ilamında davacı tarafın talep sonucunun açıklattırılması, davanın sadece 22/2-a bendi uyarınca yapılan kadastro paftalarının yenilenmesi çalışmasına itiraz mı yoksa mülkiyete mi ilişkin olduğu veya her iki istemi birlikte mi içerdiği hususları belirlenmesi davanın sadece mülkiyete ilişkin olması halinde görevsizlik kararı verilmesi gerektiği, yalnızca yenileme çalışmasına itiraz veya her iki isteme yönelik ise çekişmeli parsellerin ilk tesisinden itibaren kayıtları getirtilerek, harita ve jeodezi uzmanı ile kesif yapılarak çalışmanın usulune uygun olup olmadığı hususunun denetlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Davacı vekili bozma sonrası yapılan yargılama sırasında talebinin kadastro paftalarınn yenilenme çalışmasına itiraza ilişkin olduğunu belirtmiştir....
Bu itibarla, 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek - 4. madde uyarınca yapılan kulanım kadastrosu sırasında hakkında tutanak düzenlenmeyen taşınmazla ilgili iddiaların genel mahkemelerde görüleceği ve davacı vekilinin genel mahkemelerde açacağı dava ile hatalı aplikasyon tartışılarak yanlışlığın her zaman düzeltilebileceği hususları gözetilerek, eldeki davanın, 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girmesinden önce açılmış olması ve dava dilekçesinde dava değerinin gösterilmemesi nazara alınarak taşınmazın keşfen tesbit edilecek değerine göre görevli ve yetkili hukuk mahkemesi belirlendikten sonra görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yanlış hukukî nitelendirme ile davanın, 6831 sayılı Kanunun 9. maddesine 4999 sayılı Kanun ile eklenen 9/son maddesi gereğince yapılan teknik hataların düzeltilmesi çalışmasına itiraz niteliğinde olduğu gerekçesine dayanılarak yazılı şekilde karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır." denilmiştir....
Mahkemece, davanın, 6831 sayılı Kanunun 9. maddesine 4999 sayılı Kanun ile eklenen 9/son maddesi gereğince yapılan teknik hataların düzeltilmesi çalışmasına itiraz niteliğinde ve 30 günlük askı ilân süresinde davaya bakma görevinin sulh hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle, dava dilekçesinin görev yönünden reddine ve mahkemenin görevsizliğine, talep halinde dosyanın ........ Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, davacı vekili tarafından temyiz edilen hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 21/10/2013 gün ve 7962 - 9179 sayılı kararı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; " Dairece iade kararı ile dosyaya getirtilen, 4999 sayılı Kanun kapsamında yapılan fennî hata tespit tutanağında, dava konusu taşınmazı ilgilendiren 2001 ve 2002 numaralı orman sınır noktalarında herhangi bir düzeltme çalışması yapılmadığı, 2001 ve 2002 numaralı orman sınır noktalarındaki fennî hataların 5831 sayılı Kanun çalışması ile giderildiği bildirilmiştir....
Bu nedenle, mahkemece, davanın, 6831 sayılı Kanunun 9. maddesine 4999 sayılı Kanun ile eklenen 9/son maddesi gereğince yapılan teknik hataların düzeltilmesi çalışmasına itiraz niteliğinde olduğu yönündeki gerekçesi ve bu gerekçeye dayanılarak görevsizlik kararı verilerek dosyanın .............. Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesi yönündeki kararı isabetli değildir. Öncelikle, aplikasyon işlemi orman kadastrosu değildir. Aplikasyon ile kesinleşmiş orman sınırları daraltılamayacağı gibi, tam tersine, kesinleşen orman sınırları dışındaki yerler de orman sınırları içerisine alınamaz. Kesinleşmiş orman sınırları değiştirilerek yapılan aplikasyon ve bu işlem sonucunda düzenlenen tahdit haritasının hukuken geçerliliği söz konusu değildir....