Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ne var ki; 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 sayılı yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tesbitine itiraz, hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki 2/B madde uygulamasına itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dava dilekçesiyle;....., Köyünde, kadastro komisyonu tarafından yapılan çalışmalar sırasında 6831 Sayılı Yasanın 3302 Sayılı Yasa ile değişik 2/B madde uygulamasına ilişkin 3 nolu tutanak ile III parsel sayılı alanın orman dışına çıkarıldığını, taşınmaz üzerinde orman ağaçlarının bulunduğunu bu nedenle işlemin iptali ile bu alanın orman sınırları içine alınmasını istemiştir. Mahkemece; davanın kabulüne ve parsel III nolu taşınmaz hakkındaki 6831 Sayılı Yasanın 3302 Sayılı Yasa ile değişik 2/B maddesi ile orman dışına çıkartılma işleminin iptaline karar verilmiş,hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir....

      Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 03.04.2007 tarihinde ilan edilen 3302 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede dava tarihinden önce yapılan ve 26.11.1982 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ile 1744 Sayılı Yasa ile değişik 2. madde uygulaması ile 03.04.2007 tarihinde ilan edilen 3302 Sayılı Yasa ile değişim 2/B madde uygulaması vardır....

        Dava altı aylık yasal süre içinde açılan 2/B madde uygulamasına itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1984 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu ile 2077 yılında yapılan ve 19.08.2008 tarihinde ilan edilen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre, mahkemece davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, dava 2/B madde uygulamasına itiraz davası niteliğinde olup, mahkemece davanın reddi ile yetinilmesi gerekirken taşınmazın tesciline yönelik hüküm kurulmuş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

          "İçtihat Metni"İTİRAZ Hırsızlık suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonucunda; sanığın mahkumiyetine ilişkin ... Asliye Ceza Mahkemesince verilen 26.01.2011 tarih 2009/347 E, 2011/21 K. sayılı hükmün sanık tarafından temyizi üzerine Dairemizin 04.03.2014 tarih ve 2013/4283 E, 2014/7323 K. sayılı ilamı ile onanması yönündeki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 30.04.2015 tarih ve 2005/90102 sayılı yazısı ile, sanık hakkında tekerrür uygulamasına esas alınan ......

            Ne var ki; 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tespitine itiraz hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

              Ne var ki; 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tespitine itiraz hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

                Ne var ki; 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tespitine itiraz hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

                  Ne var ki, 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tespitine itiraz hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

                    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı idare vekili, istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece verilen karardan sonra dava konusu taşınmazda sayısallaştırma işlemleri yapılması sonucu taşınmazın yüz ölçümü ve parsel numarasının değiştiğini, bu nedenle tescil işleminin yapılamadığını, münavebenin hatalı olduğunu, İlçe tarım ve orman müdürlüğü verilerinin ortalamasının alınması gerektiğini, kapitalizasyon faiz oranının düşük alındığını, arta kalan kısımlarda değer azalışı bulunmadığını, fazla bedel tespit edildiğini, idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, istinaf edenin sıfatı, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususular dikkate alındığında; Davalı T19 25.08.2018 tarihinde vefat ettiği dosya kapsamına sunulan veraset ilamından anlaşılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu