Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borcun ifasının, belirli bir zamanda veya belirli bir süre içinde gerçekleşmemesi üzerine, ifanın artık kabul edilmeyeceği sözleşmeden anlaşılıyorsa. 6098 sayılı TBK'nın 125. maddesine göre; Temerrüde düşen borçlu, verilen süre içinde, borcunu ifa etmemişse veya süre verilmesini gerektirmeyen bir durum söz konusu ise alacaklı, her zaman borcun ifasını ve gecikme sebebiyle tazminat isteme hakkına sahiptir. Alacaklı, ayrıca borcun ifasından ve gecikme tazminatı isteme hakkından vazgeçtiğini hemen bildirerek, borcun ifa edilmemesinden doğan zararın giderilmesini isteyebilir veya sözleşmeden dönebilir. Sözleşmeden dönme hâlinde taraflar, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulurlar ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebilirler. Bu durumda borçlu, temerrüde düşmekte kusuru olmadığını ispat edemezse alacaklı, sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir. 6098 sayılı yasanın ifada sıra başlıklı 97....

    İcra Müdürlüğü'nün 2021/4378 E sayılı takibinin 30.000,00 TL asıl alacak üzerinden başlatıldığı ve takip dayanağı olarak da 18/08/2020 tarihli ticari plaka satış sözleşmesinin gösterildiği anlaşılmıştır. 18/08/2020 tarihli ''TİCARİ PLAKA SATIŞ SÖZLEŞMESİDİR'' başlıklı sözleşme ile taraflar; 34 XX 685 numaralı ticari plakanın 252.500,00 TL bedel mukabilinde alıcı Mesan ... Ltd. Şti.'ye devredilmesi, satış bedelinin 65.000,00 TL'lik kısmının sözleşme tarihinden 1 ay sonra, bakiye sözleşme bedelinin ise 20/01/2021 tarihinde ödenmesi ve sözleşmeden vazgeçilmesi halinde vazgeçen tarafın 30.000,00 TL tutarında karşı tarafa ödeme yapması konusunda anlaşmışlardır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, aracının satışı için davalılara vekaletname verdiğini, aracının 16.01.2007 tarihinde dava dışı 3. şahsa 29.000 TL bedelle satıldığını ancak bedelinin kendisine ödenmediğini, bu nedenle satış bedeli olan 29.000 TL’nin satış tarihi olan 16.01.2007 tarihinden itibaren faizi ile tahsilini talep etmiştir. Davalı ... satış bedelini davacıya verdiğini belirterek davanın reddini dilemiştir. Davalı ...’ya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermemiştir. Mahkemece davalı ...yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, diğer davalı ......

      Geçerli sözleşmelerde aynen ifa yerine geçen müspet zarar talebinde bulunabilir. Davacı da, eldeki dava da aynen ifa yerine geçen müspet zararı kapsamında fazlaya ilişkin hakkını saklı tutarak tazmin talebinde bulunmuştur. Geçerli sözleşmelerde aynen ifa yerine geçen müspet zarar talebinde bulunabilir. Hal böyle olunca mahkemece, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshedildiği gözetilerek, bağımsız bölümün dava tarihi itibariyle belirlenen rayiç değeri de belirlenmek suretiyle davacının alacağının belirlenmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak, tapu iptali ve tescil davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilli ile diğer davalıların mirasçısı davalı ... arasında, davalıların ortak murisinden kalan taşınmaz üzerinde inşaat yapılmak üzere adi yazılı şekilde ....07.2005 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, diğer davalıların sözleşme öncesi paylarına noterden düzenlenen satış vaadi sözleşmesiyle müvekkili ile sözleşme yapan anneleri davalı ...'a devrettiklerini, aynı gün müvekkili ile davalı ... arasında yapılan adi yazılı satış vaadi sözleşmesiyle müvekkilinin inşaatın yapılacağı 8105 ada ... parseli 60.000,00 TL....

          Burada borcun ifa edilmemesinden doğan zararın söz konusu olduğu gözardı edilmemelidir. Menfi zarar ise; uyulacağı ve yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin hüküm ifade etmemesi ve yerine getirilmemesi yüzünden güvenin boşa çıkması dolayısıyla uğranılan zarardır. Başka bir anlatımla, sözleşme yapılmasaydı uğranılmayacak olan zarardır. Menfi zarar borçlunun sözleşmeye aykırı hareket etmesi yüzünden sözleşmenin hüküm ifade etmemesi dolayısıyla ortaya çıkar (Hâluk Tandoğan, age., s. 427). Bu husus BK’nun 108. Maddesindeki düzenlemeden kaynaklanmıştır. Burada alacaklı sözleşmenin hükümsüzlüğünden kaynaklanan zararının tazmini söz konusudur. Çünkü sözleşme fesih edilerek hükümsüz olduktan sonra tekrar sözleşmeye dayanarak borcun ifa edilmemesinden doğan zarardan söz edilemez; istenilecek zarar menfi zarardır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; 1-Dava satış sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talepli başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. 2-Davacı tarafça takipte ve davada fatura alacağına dayanmıştır. 3-Davalı tarafça hem takipte hem de davada yetkiye yönelik itirazda bulunulmuştur. 4-Davacı taraf takipte fatura alacağına dayanmıştır. Bilindiği üzere para borçları götürülecek borçlardan olup alacaklının yerleşim yeri mahkemeleri-icra daireleri, genel yetkili mahkemelerin yanında yetkilidir. Ayrıca satış taraflar arasında satış sözleşmesi bulunduğu da gözetildiğinde sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesi de yetkili sayılmaktadır....

            Kısaca söylemek gerekirse borçlu, borcunu kısmen veya tamamen ifa etmeyişi sebebiyle alacaklının uğradığı zararları tazminle sorumlu olup, bu sorumluluktan ancak kendisine bir kusur isnat edilemeyeceğini kanıtlarsa kurtulabilir. Bu tazminatın nedeni borçlunun taahhüdünü ihlal etmesidir. Borçlunun taahhüdü genellikle bir akte dayanır. Onun için buna (akdi tazminat), borçlunun sorumluluğuna da (akdi sorumluluk) denilir. Alacaklının buradaki zararı, müspet zarardır. Nitekim bilirkişiler, dava tarihindeki davacının adem-i ifa yani, borcun ifa edilmemesinden ötürü uğradığı zararı satışa konu bağımsız bölümün değeri olarak 90.000,00 YTL bulmuştur. Mahkemenin, 16.06.2002 tarihli celsede davacı vekilinin ıslah beyanını dikkate alarak ve ıslah ettiği miktara ilişkin dava harcını ödemiş olması nedeniyle bu miktara hüküm kurması gerekirken, sadece satış bedeli olarak ödenen miktarın iadesine karar vermiş olması doğru olmamıştır....

              Perakende Satış A.Ş. ve ... Turizm Yatırım ve İşletmeleri A.Ş. arasında ... tarihinde dava konusu elektrik aboneliğine dair imzalanan yeni Perakende Satış Sözleşmesi ile davacı ...Perakende Satış A.Ş. ile davalı ... A.Ş. arasında imzalanmış olan dava konusu Perakende Satış Sözleşmesinin, Perakende Satış Sözleşmesi Maddel8’in lO.bendi gereğince fesih olduğu, Takip tarihinin fesih tarihinden sonra olması hasebiyle Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği Madde37’nin 1.bendi ve Perakende Satış Sözleşmesi Maddel8’nin 11.bendi gereğince, Antalya ... İcra Müdürlüğünün .../......

                ın ise ... tarafından satışı vaadedilen bu payı noterlikçe düzenlenen satış vaadi sözleşmesi ile eşit oranda davacı ... ve birleştirilen dava davacısı...'na toplam 2.000.000,00ETL bedel ile satışını vaadettiği, dosya içerisindeki tedavüllü tapu kaydının incelenmesinde... oğlu ...'ın dava konusu 298 parsel sayılı taşınmazda hiçbir zaman pay sahibi olmadığı, öte yandan davalı ...'ın ise dava konusu taşınmazda 23.03.2004 tarihinde hükmen tescil suretiyle; 05.07.2013 tarihinde ise satış suretiyle toplam 57/3584 pay sahibi olduğu, satış vaadi sözleşmesinin imzalandığı tarihte satış vaadinde bulunanın malik olması gerekmediği ve eldeki davaya konu satış vaadi sözleşmesinin noterlikçe usulüne uygun olarak yapılmış geçerli bir satış vaadi sözleşmesi olduğu ve ifa olanağının bulunduğu gözönünde bulundurulduğunda davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Öte yandan, dosya içerisindeki ... 2. Noterliği'nin 17.01.2017 tarihli, 0736 yevmiye No'lu mirasçılık belgesine göre davalı ...'...

                  UYAP Entegrasyonu