, Barcelona koltuk takımının ayaklarına keçe takılması gerekirken takılmadığını, tekli koltuklara oturulunca öne doğru eğildiğini, infinty koltuk takımının içinden elyafların çıktığını, bazaların istenilen ölçülerde yapılmadığını, davalı şirket yetkilileri ve çalışanları tarafından ayıplı ürünlerin değiştirileceğinin beyan edildiği ancak değiştirilmediği, müvekkili tarafından Konya 16....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, davacı tarafından davalıdan 12/11/2017 tarihli sipariş formu ile satın alınan koltuk takımının süresi içerisinde tam olarak teslim edilmemesi sebebiyle sözleşmenin feshi yönünde seçimlik hakkını kullanarak ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "...6502 sayılı Tüketicinin korunması hakkındaki kanunun 8. Maddesinde ayıplı malın tarifi tüketiciye teslim anında taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan mal olarak tanımı yapılmıştır. Davacı almış olduğu koltuk berjerlerinin kendisine teslim edilmemesi nedeniyle ayıplı mal ifası kapsamında sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etmektedir....
Gardrobun yanlış montajı nedeni ile sürtünmelerin olduğu ve dolabı deforme ettiği, gardorptaki sürtünmelerin kötü işçilikten kaynaklandığı yapılan bilirkişi incelemesi sonucu hazırlanan raporlardan anlaşılmaktadır. Dava konusu yatak odası takımının renk ve model olarak bir takım halinde satılan ürün olması ve umulan faydanın yanı sıra estetik amaçlı olarak da kullanılması hedeflenen bir mal olduğundan tüketicinin ayıplı eşyanın görüntüsüne katlanmasını beklemek doğru olmadığı gibi ayıplı gardrobun iadesinden sonra elde kalan takımın diğer parçalarının da yatak odası takımının renk ve model uyumunun ve estetik görüntüsünün bozulması nedeniyle iadesi ile ödenen bedelin tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
zaruretinin doğduğunu, -Bu nedenlerle; davacının dilekçesinde belirttiği ürüne ilişkin beyanlarını kabul etmemekle birlikte satın alınan ürünlerin ayıplı olduğu ve sair hususlarla ilgili hiçbir yetki ve sorumluluğu bulunmadığından vekil eden şirkete karşı yapılan iş bu davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini talep ettiğini, -Davacı T1 vekil eden firmaya ait mağazadan 30.03.2015 tarihinde yatak odası ve oturma grubu satın aldığını, ürünlerin ayıplı olduğu değiştirilen parçaların da ayıplı olduğunu iddia ederek bedelin iadesi için işbu davayı açtığını, -Davacının vekil eden şirketten satın almış olduğu yatak odası ve oturma grubunun ayıplı çıktığı ve buna ilişkin şikayetlerine rağmen sonuç alınmadığından bahisle bedelin iadesi talebi kötü niyetli olup haksızlık teşkil ettiğini, -Davacı müşteri 30.03.2015’te siparişini verdiğini, ürünler tamamlandıktan sonra müşterinin müsait durumuna uygun olarak 22.05.2015 tarihinde söz konusu siparişler eksiksiz ve sorunsuz olarak teslim edilmiş...
Mahkemece, ayıp ortaya çıktıktan sonra süresinde veya makul sürede ayıp ihbarında bulunulmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda koltuk takımının davacıya teslimi sırasında bilirkişice belirlenen ayıpların ortaya çıktığı, bu durumun davalının da kabulünde olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacı tarafından süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de ayıp ihbarı defi niteliğinde olup davalı tarafından ileri sürülmediği halde mahkemece resen dikkate alınarak bu davanın reddedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
KARAR Davacı, almış olduğu yemek odası ve koltuk takımının kendisine yanlış ve eksik model olarak gönderildiğini, geri iade ettiği koltukların tekrar farklı model olarak gönderildiğini, yemek odası parçalarından bir sandalye, zigon sehpalar ve orta sehpanın teslim edilmediğini, bu nedenlerle ayıplı malın bedelinin yasal faizi ile birlikte iadesini ayrıca mahkeme masraflarının davalı tarafa yüklenmesini dava ve talep etmiştir. Davalı, ortada ayıplı mal olmadığını, ürün teslim formu incelendiğinde teslim edilen ürünlerin içerisinde zigon, orta sehpasının da olduğunu, bu formda sadece sandalyenin değişeceğinin yazılı olduğunu, davacı tarafın tamamen haksız olduğunu ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
, davalıya teslim edilen oturma grubu ve salon koltuk takımının geç ve ayıplı teslim edilmesi, diğer mobilyaların teslim edilmemesi nedeniyle Konya 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı şirketten 15.11.2009'da satın aldığı koltuk takımının ayıplı çıktığı iddiasıyla bedelinin iadesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....
Yargıtay ilamında da belirtildiği üzere dava konusu ürünlerin aynı anda ve takım olarak alınıp kullanılması amaçlanan ürünler olduğu, tüketici açısından bütünlük arzetmesinin hayatın olağan akışına uygun olduğu aşikardır. Ürünlerin farklı bantlardan çıkması halinde ton ve renk farkının oluşabileceği kuşkusuzdur. Nitekim gizli ayıplı olduğu belirlenen ürünler ile bütünlük arz eden ürünlerin tümünün iadesi gerekir. Kaldı ki çoğun içinde azda vardır karinesi gereği bir kısım ürünlerdeki ayıbın ürünlerin takım olduğu göz önüne alındığında tamamının kullanımını imkansız hale getireceği ve tüketicinin bu mallardan beklediği faydayı sağlayamayacağı açıktır. Takım olarak satın alınan ürünlerden ayıplı olanların iadesi ile kalan ürünlerin kullanılmasının davacının ürünleri satın alırken amaçladığı faydayı ortadan kaldıracağı açıktır. Davacı TKHK 11.maddesi gereğince seçimlik hakkını bedel iadesi yönünde kullanmıştır....
Mahkemece, ayıplı olduğu bildirilen malların ürünlerin davacının babası tarafından alınarak, faturanın da bu kişi adına düzenlendiği gerekçesiyle aktif husumet nedeniyle davanın reddine karar karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, babasının davalıdan satın aldığı mobilyaların ayıplı olduğu gerekçesiyle ... bu davayı açmıştır. Her ne kadar davacı ile davalı arasında satış sözleşmesi mevcut değil ise de davacı, sözleşmenin tarafı olan babasının mobilyaları kendisine düğün hediyesi olarak aldığını iddia etmiştir. Davacının bu iddiasının sabit olması halinde davacının davada taraf ehliyetinin, diğer bir deyişle hukuki yararının bulunduğu açıktır. Hal böyle olunca, mobilyaların davacının babası tarafından davacıya düğün hediyesi olarak alınıp alınmadığı hususunda tüm deliller toplanmalı ve sonucuna uygun şekilde karar verilmelidir....