Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, davalıya teslim edilen oturma grubu ve salon koltuk takımının geç ve ayıplı teslim edilmesi, diğer mobilyaların teslim edilmemesi nedeniyle Konya 3....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı şirketten 15.11.2009'da satın aldığı koltuk takımının ayıplı çıktığı iddiasıyla bedelinin iadesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....

    Yargıtay ilamında da belirtildiği üzere dava konusu ürünlerin aynı anda ve takım olarak alınıp kullanılması amaçlanan ürünler olduğu, tüketici açısından bütünlük arzetmesinin hayatın olağan akışına uygun olduğu aşikardır. Ürünlerin farklı bantlardan çıkması halinde ton ve renk farkının oluşabileceği kuşkusuzdur. Nitekim gizli ayıplı olduğu belirlenen ürünler ile bütünlük arz eden ürünlerin tümünün iadesi gerekir. Kaldı ki çoğun içinde azda vardır karinesi gereği bir kısım ürünlerdeki ayıbın ürünlerin takım olduğu göz önüne alındığında tamamının kullanımını imkansız hale getireceği ve tüketicinin bu mallardan beklediği faydayı sağlayamayacağı açıktır. Takım olarak satın alınan ürünlerden ayıplı olanların iadesi ile kalan ürünlerin kullanılmasının davacının ürünleri satın alırken amaçladığı faydayı ortadan kaldıracağı açıktır. Davacı TKHK 11.maddesi gereğince seçimlik hakkını bedel iadesi yönünde kullanmıştır....

    Mahkemece, ayıplı olduğu bildirilen malların ürünlerin davacının babası tarafından alınarak, faturanın da bu kişi adına düzenlendiği gerekçesiyle aktif husumet nedeniyle davanın reddine karar karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, babasının davalıdan satın aldığı mobilyaların ayıplı olduğu gerekçesiyle ... bu davayı açmıştır. Her ne kadar davacı ile davalı arasında satış sözleşmesi mevcut değil ise de davacı, sözleşmenin tarafı olan babasının mobilyaları kendisine düğün hediyesi olarak aldığını iddia etmiştir. Davacının bu iddiasının sabit olması halinde davacının davada taraf ehliyetinin, diğer bir deyişle hukuki yararının bulunduğu açıktır. Hal böyle olunca, mobilyaların davacının babası tarafından davacıya düğün hediyesi olarak alınıp alınmadığı hususunda tüm deliller toplanmalı ve sonucuna uygun şekilde karar verilmelidir....

      kavislendiği ve parantez şeklini aldığı, elbise dolabının kapaklarının ayarsız olduğu ve açılıp kapanırken birbirine çarptığı, kapakların aynı hizada olmadığı, elbise dolabı içerisindeki iki çekmeceden altta olanın dolap alt tablasına çarptığı, dolabın gönyesinin düzgün olmadığı, montaj hatası olduğu, şifonyer ve komodin çekmecelerinin düzgün açılıp kapanmadığı ve bu sebeple ayıplı olduğu, mobilyaların bütünlük oluşturduğu ve birlikte alınmalarından dolayı takım bütünlüğünün bozulacağının değerlendirildiği, dava konusu yemek odası, koltuk takımı ve yatak odası takımının bir bütün halinde satın alınması ve bir kısım ürünler yönünden iade kararı verilmesi halinde eşyalar arasındaki bütünlüğün bozulacağı gözetilerek bedel iadesine karar verilmesinde de ölçüsüzlük bulunmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun teknik ayrıntı ve denetime elverir nitelikte bulunmasına göre mahkemece yazılı şekilde karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. 6502 sayılı Kanun (TKHK) hükümleri arasında...

      Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, dava konusu .... model koltuk takımı ile ilgili olarak taraflar arasında yapılan satış sözleşmesinin ortadan kaldırılmasına, dava konusu koltuk takımının bedeli olarak davacı tarafından davalıya ödenen 2.766,47 TL'nin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,dava konusu koltuk takımının bulunduğu hal ile davacı tarafından davalı tarafa teslimine, teslim masraflarının davalılar tarafından karşılanmasına, davacının fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, verilen karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Mahkemece 2013/4126 esas sayılı asıl ve 2011/134 esas sayılı birleşen davalar için ayrım yapılmadan hüküm kurulmuştur....

        KARAR Davacı, davalı şirketten, 27/05/2014 tarihinde koltuk takımı ve sehpa aldığını, satış sözleşmesinde teslim tarihinin 20/06/2014 olarak kararlaştırıldığını, 07/06/2014 tarihinde masa ve 09/06/2014 tarihinde tv sehpası aldığını, koltuk takımının 20/06/2014 tarihinde teslim edilmediğini, defalarca firmayı aradığını ancak ürünün ne zaman teslim edileceğiyle ilgili bilgi verilmediğini. 25/06/2014 tarihinde 31 gün geçmesine rağmen ürünün gelmediğini ve ürünü almaktan vazgeçtiğini, tv sehpası ve masanın da koltuk takımıyla uyum sağladığı için onları da almaktan vazgeçtiğini ileri sürerek ödemiş olduğu 8.200.00-TL'nin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, teslim edilmeyen ürün bedelinin iadesi istemine ilişkindir....

          konusu ürünlerin imalattan kaynaklı ayıplı olduğu, üründeki ayıpların kullanıcı kullanım hatasından kaynaklanmadığı, ürünlerin ayıpsız aslına uygun şekilde tamir edilemediği anlaşılmış olup tüketici aldığı ürünü ayıplı olarak kullanmaya zorlanamaz, dava konusu koltuk takımının 6502 sayılı yasanın 8. maddesi kapsamında ayıplı olduğu, üründe oluşan kusurun kullanıcı hatasından kaynaklanmadığı ve tüketicinin üründen beklediği faydaları tamamen azaltan nitelikte imalat hatasından kaynaklı ayıplı ürün olduğu anlaşılmış olup 6502 sayılı yasanın 11....

          Noterliği’nin 17 Ekim 2016 tarih, 61454 yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ettiğini, yerel mahkemenin dava tarihinde 2 yıllık yasal sorumluluk süresinin geçmiş olduğu gerekçesi ile davayı reddetmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilin özenle seçtiği ve yüksek fiyata satın aldığı koltuk takımını dosyada bulunan fotoğraflardan anlaşılacağı gibi kullanamamakta olduğunu, davanın reddine karar verilmesi önce ücret mukabilinde onarım yapmayı kabul eden, ancak elinde yedek parça dahi bulundurmayan davalıların kötüniyetini koruyacak, müvekkilin ise koltuk takımını atarak yeni bir koltuk takımı almasına neden olacağını, bu nedenle yasa ve yerleşik içtihatlara aykırı olduğu kadar hakkaniyetle de bağdaşmayan yerel mahkeme kararının ortadan kaldırılması gerektiğini, yerel mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına, davanın kabulüne, ücreti vekalet ve yargılama giderlerinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "...Tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı şirket ile 20/03/2019 tarihli satış sözleşmesi akdederek 10.000 TL peşin 1.000 TL'sin 3 ay sonra ödemeli 1 adet şiraz koltuk takımı (3+3+1+1) 1 adet niasse sedef konsol ve 1 adet şiraz orta sehpa satın aldığı, alınan ürünlerin ayıplı olduğu iddiasıyla ödediği bedelin davalıdan tahsiline ve 1.000 TL'lik senedin iptaline ilişkin eldeki dava açılmıştır....

          UYAP Entegrasyonu