Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/571 D.İş sayılı dosyası ile saklama kararı verildiğini, hakem heyeti kararının tebliği talebimiz hakem kurulu tarafından tebliği gerektiği gerekçesiyle red edildiğini, İşletme Devir Sözleşmesi Ek Protokolü için ayrıca dava açıldığını, iptaline dair karar Yargıtay tarafından onandığı, tahkim sürecinin başladığı tarihte ek protokolün yürürlükte olduğu, ek protokol iptali için açılan dava sonuçlanmadan tahkim sürecinin bittiğini, sürecin erken başladığına dair itirazlarımızın red edildiğini, tahkime konu alacakların zanamaşımına uğradığını, hakem kararının kamu düzenine aykırı olduğunu iddia ederek hakem kurulu kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, hakem kurulu kararına ancak temyiz yoluna başvurulabileceğini, davacıların hakem kararında ileri sürdüğü hususların kamu düzenine aykırı olduğunu iddia ederek iptal davasını açtığını, iptal davası şartlarının oluşmadığını savunarak davanın reddi istemiştir....
Karşı taraf (davalı) vekilinin hakem kararına itirazı üzerine itiraz hakem heyetince kaza iş-trafik kazası olmadığından özürlü sağlık kurulu raporu vermeye yetkili adı belirtilen devlet hastaneleri veya tıp fakültesi hastanesinden kazayla illiyet olup olmadığına dair talep edenden (davacıdan) özürlü sağlık kurulu raporu sunması istenmiş, talep eden (davacı) vekili tarafından da daha önce dosya içerisinde bulunan Mersin Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi’nden verilen 19.12.2012 tarihli süresiz özürlü sağlık kurulu raporu sunulmuştur. Sunulan özürlü sağlık kurulu raporuna göre ise talep edende(davacıda) %70 oranında maluliyet (major depresif bozukluk; kronisite kazanmış, tedavi ile işlevselliği kısmen düzelen+ travma sonrası stres bozukluğu; tedavi ile işlevselliği düzelmeyen) tespit edilmiştir....
Somut olayda mahkemece hükmün gerekçe kısmında; davanın "Satıcının Hakem Heyeti Kararına itirazı" davası olduğu, bu minvalde "Batman Valiliği Tüketici Sorunları İl Hakem Heyeti'nin 06/05/2019 tarih ve 1304 sayılı kararına ait dosyanın incelenerek dosya arasına delil olarak alındığı belirtildiği halde, gerekçede belirtilenden farklı olarak, "17/01/2019 tarih ve Q60526420 numaralı kaçak tutanağında kesilen cezanın iptali ile davacının bu tutanağa bağlı olarak borçlu olmadığının tespitine" şeklinde menfi tespit kararı verilmek suretiyle gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılmıştır. Hal böyle olunca, mahkemece Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297 ve 298. maddelerinin açık hükmü gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmesi doğru değildir....
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, internet abonelik sözleşmesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkin, olarak Kuşadası Tüketici Hakem Heyeti'nin 2011/4-7 sayılı kararına ilişkin itirazların kabulü istemine ilişkindir. ...Tüketici Mahkemesi, Tüketici Hakem Heyeti kararlarına karşılık hakem heyetinin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir..... Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın Hakem Heyeti kararına itiraz niteliğinde olmadığı, itirazın iptali davasında yetkili mahkemenin ...Asliye Hukuk Mahkemesi olmadığı nedeniyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Uyuşmazlık itirazın iptali istemine ilişkindir. Bu nedenle .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki tüketicinin hakem kurulu kararına itirazı davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....
E.. ile davalı SASKİ aralarındaki Tüketicinin Hakem Kurulu kararına itirazı davasına dair Sakarya 1.Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesinden verilen 05.03.2014 günlü ve 2013/763 E. - 2014/116 K. sayılı hükmün temyiz isteminin miktar itibariyle reddi hakkında dairece verilen 06.01.2015 günlü ve 2014/11096 E. - 2015/145 K. sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava edilip sonuca bağlanan uyuşmazlık konusu 10.000 TL'den ibarettir. HUMK.nun 5219 ve 5236 sayılı kanunlarla değişen 440/III-1.maddesine göre 12.690 TL'den az olan davalara ait hükümlerin onanması ya da bozulmasına ilişkin Yargıtay kararlarına karşı karar düzeltilmesi yoluna gidilemez....
Tüketici İlçe Hakem Heyeti tarafından verilen kararın iptali istemine ilişkindir. Kayseri 1. Tüketici Mahkemesi'nce, kararına itiraz edilen hakem heyeti ... Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti olduğundan, 6502 sayılı Yasa’nın 70. maddesinin 3. fıkrası gereğince, itirazı incelemeye görevli ve yetkili mahkemenin tüketici mahkemesi sıfatıyla ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ......
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/235 ESAS DAVA KONUSU : Satıcının Hakem Kurulu Kararına İtirazı KARAR : Kocaeli 1....
Sigorta Tahkim Komiyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kabulü ile 195.724,44 TL tazminatın 24/01/2018 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsil edilerek başvurana ödenmesine karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili itiraz yoluna başvurmuştur. İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazı reddedilmiştir. Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, Sigorta İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava trafik kazasından kaynaklı cismani zarara dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir....
Karşı taraf (davalı) vekilinin hakem kararına itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince; Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından hükme esas alınan raporun kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğe uygun olmadığından 12/06/2018 tarihli ara kararı ile,talep davacıya 2 hafta süre verilerek Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine uygun olarak düzenlenmiş maluliyet raporu sunması istenmiş, talep eden (davacı) vekilinin talebi üzerine,19/06/2018 tarihli ara kararı ile,davacı vekiline denetime elverişli sağlık raporu sunması için 2 haftalık ek süre verilerek,sürenin kesin olduğu,süre bitiminden sonra söz konusu raporun ibraz edilmesi halinde bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağının ve dosyadaki mevcut evrak üzerinden karar verileceğinin ihtarına karar verilmiştir....