Mahkemece, dört abonelikten davalıya ait olmayanlar yönünden davanın reddine, davalıya ait olan iki abonelik bakımından da miktar itibarıyla Sulh Hukuk mahkemesi görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacının açtığı tüketim bedellerinin tahsiline ilişkin davada iki abonelik yönünden davanın husumetten reddine, iki abonelik yönünden davalının yasadaki tüketici tanımı içinde kalmadığı uyuşmazlığın genel mahkemenin görevi içinde kaldığı miktar itibarıyla sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiş, ancak davalı yararına ücreti vekalete hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK.nun 436/2 maddesi hükmü gereğidir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2020/51 E - 2021/102 K DAVA KONUSU : Satıcının Açtığı İtirazın İptali KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalının davacıya ait 870140 tesisat numaralı hattan kaçak kullanım gerçekleştirerek elektrik kullandığı, kaçak kullanıma ilişkin tespit yapılarak 21/08/2019 tarih 019262 seri numaralı kaçak tahakkuku tutulmuş 9.610,59 TL kaçak kullanıma bağlı tahakkuk gecikmeli borç toplamı olarak 10.066,80 TL gecikmeli bedel olarak tahakkuk etiğini, davalı hakkında Tekirdağ 1....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ' TARİHİ : 04/02/2020 NUMARASI : 2019/850 ESAS, 2020/153 KARAR DAVA KONUSU : Satıcının Açtığı İtirazın İptali KARAR : Taraflar arasındaki davada; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Bahar KÜÇÜKALİ tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı arasında 19/07/2017 tarihli avukatlık sözleşmesi bulunduğu, sözleşmeye göre davalının eşi tarafından açılan boşanma davasında vekilliğini yapmak esas edimi olduğu, sözleşme yapılmadan ve yapıldıktan sonra davalı ile defalarca görüşmeler yaptığı...
Aksi hâlde icra dairesi takip talebini reddeder." düzenlemesi bulunmaktadır. 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin başlatılması Usulü Hakkında Kanun'un 2/2 Maddesindeki Birinci fıkra kapsamındaki icra takipleri ancak bu Kanunda belirlenen yöntemle başlatılabilir, aksi hâlde icra dairesi takip talebini reddeder, düzenlemesi gereğince, kanunun kapsamını ve kanundaki "tüketici" ifadesinin hukuksal anlam sonuçları önem arzetmektedir. 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin başlatılması Usulü Hakkında Kanun ve bu kanunun uygulanması amacıyla çıkarılan Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Yönetmelik'te kanunda ve yönetmelikte geçen "tüketici" teriminin hukuksal tanımı yapılmamıştır....
Borçlar Kanununun 213., 2644 sayılı Tapu Kanununun 26.maddeleri hükümleri gereğince tapuda kayıtlı bir taşınmaz satışının hüküm ve sonuç meydana getirmesi için sözleşmenin resmi biçim koşuluna uyularak yapılması zorunlu ise de 30.09.1988 tarihli ve 2/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararının sonuç bölümünde vurgulandığı üzere tapuda kayıtlı bir taşınmaz mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla birlikte Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen, satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması halinde olayın özelliğine...
Borçlar Kanununun 213., 2644 sayılı Tapu Kanununun 26.maddeleri hükümleri gereğince tapuda kayıtlı bir taşınmaz satışının hüküm ve sonuç meydana getirmesi için sözleşmenin resmi biçim koşuluna uyularak yapılması zorunlu ise de 30.09.1988 tarihli ve 2/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararının sonuç bölümünde vurgulandığı üzere tapuda kayıtlı bir taşınmaz mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla birlikte Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen, satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması halinde olayın özelliğine...
ile yaptığı 5.9.1988 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yapılacak inşaattan kendisine düşecek bağımsız bölümü, 31.7.1990 tarihinde özel satış sözleşmesi ile kendisine sattığını, satın aldığı dairenin satış bedelini ödeyerek teslim alıp kullandığın dairenin tapusunun verilmediğini, açtığı tapu iptal tescil davasının reddedildiğini, dairenin bir başkası adına tescil edilmesi nedeniyle sözleşmenin ifa imkanı kalmadığını ileri sürerek, harici sözleşme gereğince ödediği bedelin dekleştirici adalet ilkeleri gereğince ulaşacağı miktarın tespiti ile şimdilik 25.000,00 YTL’nin tahsilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini istemişlerdir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/715 KARAR NO : 2023/590 DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/09/2022 KARAR TARİHİ : 22/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı -----aleyhine, kaçak elektrik kullanımın bedelinin tahsili için ----- İcra Müdürlüğü'nün ------ sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlunun ise bu icra takibi açısından borca ve tüm ferilerine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, müvekkili şirket yetkililerince 12.11.2021 tarihinde yapılan kontrollerde kaçak elektrik kullanımı belirlendiğini ve------ numaralı kaçak usulsüz elektrik tüketim tespit tutanağı ile kayıt altına alındığını, dava dilekçesi ekinde sundukları tutanakta; "Sözleşmesiz Sayaçtan Enerji Kullandığı" olarak kullanım şeklinin açıklandığını, yönetmeliğe dayanarak davalı/borçlunun meskeninde...
İcra Müdürlüğünün 2018/13142 Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yönelik itirazın haksız olduğunu, sözleşmenin 1.ve 2. maddesi gereğince alıcı ve satıcının ayrı ayrı, akdin imzalanması anında davacıya taşınmazın satış badelinin %3'üne denk gelen miktarı komisyon olarak ödemeyi taahhüt ettiklerini, taraflardan birinin sözleşmeyi yapmaktan kaçınması halinde diğer tarafın komisyon ücretini de tek başına üslendiğini ileri sürerek, haksız itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın %20' sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı vekili, karşı davasında, davacı karşı davalıdan 23.946 USD alacaklı bulunduklarını, bu konuda başlattıkları takibe davacı – karşı davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, itirazın iptalinden sonra karşı tarafın talep ettiği 15.244 USD'nin mevcut alacaklarından takas edilmesine karar verilmesini istemiştir. Birleşen davada .... vekili, müvekkili şirketin 19.07.2002 tarihli 9.750 USD bedelli fatura muhteviyatı emtiayı davalıya sattığını, davalının fatura bedelini ödememesi üzerine başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... Makine... A.Ş vekili, müvekkilinin davacıdan 19.07.2002 tarihli ve 9.750 USD bedelli fatura ile bir adet tekstil makinesini satın aldığını, ödeme tarihinin 16.11.2002 olarak kararlaştırıldığını, davacının müvekkilinin ticari ilişkide bulunduğu ve daha sonra alacağını temlik aldığı ... Tekstil İmalatı......