Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davanın eser sözleşmesinden kaynaklanan edimin yüklenici tarafından eksik ve ayıplı ifası nedeniyle, teslim edilen eser bedelinden indirim yapılması istemine ilişkin olduğu, hükme esas alınan 28/08/2020 tarihli bilirkişi raporu kapsamında davalı tarafça teslim edilen tıbbi atık strerilizasyon ekipmanının teknik şartname gereklerini karşılamayan daha düşük kapasitede olduğu, eserdeki ayıp sebebiyle talep edilebilecek miktarın 17.500-euro olduğu anlaşılmaktadır. Eser sözleşmelerinde, iş sahibinin eserdeki ayıp sebebiyle yüklenicinin sorumlu olduğu hallerde, eseri alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim isteme, genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı bulunmaktadır.( TBK m. 475) Yine satış sözleşmelerinde satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hallerde, alıcının satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme hakkı bulunmaktadır.(TBK m.227) Davacı tarafça davalıya Beşiktaş 19.Noterliğinin 20.01.2014 tarihli 01816 yev....

    Suça konu olayın meydana gelmesinde davacının da kusurunun bulunduğunu gösteren tahrik eylemi, davacının bölüşük (müterafik) kusurunu oluşturur ve anılan Kanun'un 52. maddesi gereğince kabul edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarından davalı yararına indirim yapılmasını gerektirir. Bu durumda, ceza mahkemesince belirlenen tahrike ilişkin indirim oranının davalının sorumlu tutulduğu maddi tazminata da yansıtılması gerekirken mahkemece maddi tazminat hesabında haksız tahrik indirimi yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, maddi tazminata haksız fiil nedeniyle indirim yapılmamış olması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte gösterilen sebeplerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 13/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK -KARAR- Dava, davalıdan satın alınan dairede mevcut ayıp ve eksiklikler nedeniyle malin iadesi ve tazminat istemine ilişkin olarak açıldığı, mahkeme tarafından da bu nitelendirme ile hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.Görevin mahkemenin nitelendirmesi esas alınarak belirlenmesi gerekli olup, Davanın açıklanan bu nitelendirilmesine göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının inceleme görevi Yüksek 3.Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan Dairece daha önce görevsizlik kararı verilmiş olduğundan Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına,17.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Davacı tarafından temyize konu edilen 10.000,00 TL manevi tazminat miktar bakımından kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1/6/1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davacı vekilinin davacı lehine hükmedilen manevi tazminatın miktar bakımından temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 6098 sayılı TBK'nin 51. maddesi (818 sayılı BK'nin 43.) uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hatır taşımasından ya da kullanmadan söz edebilmek için yaralanan ya da ölen karşılıksız taşınmış olmalıdır....

          Şu halde araca el konulmasında araç sürücüsünün taşıdığı yüke ilişkin belgeleri yanında bulundurmadığı, yükün taşınmasında süpheli tavırlarının bulunduğu bu nedenle araca el konulmasına neden olduğu, araç sürücüsünün de kusurunun bulunduğu gözönünde bulundurularak Borçlar Kanunu'nun 44. maddesi gereğince uygun bir indirim yapılması gerekirken belirlenen kazanç kaybının tamamının hüküm altına alınması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. 3-Davacı maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmiştir....

            Dairemiz kaldırma kararından sonra yerel mahkeme tarafından yapılan yargılama sonucu mahkemece, '' İddia-savunma, getirtilen belgeler, Trabzon 5.Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/255 Esas sayılı dosyası, ATK raporu, hesap bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamındaki deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dava konusu uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır....

            'ye yönelik davanın feragat nedeni ile reddine, davacının davalı ... ile ... aleyhine açılmış davanın kısmen kabulü ile 60.327,83 TL maddi, 40.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar ... ve ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece Mahkemesi tarafından maddi tazminat davası yönünden kabulüne, manevi tazminat davası yönünden ise kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf başvurusunda bulunan davalı ... vekili dilekçesinde, müvekkilinin aracın ruhsat maliki olduğunu, bu hususun tazminat belirlenmesinde ciddi ve makul bir indirim sebebi olduğunu, davacının kazadan ziyade maluliyette kusurunun bulunup bulunmadığının anlaşılması ve tespit edilen kusur oranında indirim yapılması gerektiğini, hükmedilen manevi tazminat miktarının yüksek olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

                İş kazalarından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarında zararlandırıcı olaya neden oldukları ileri sürülen kişi veya kişilerin kusur oranlarının kesin olarak tespiti hem maddi hem de manevi tazminat miktarını doğrudan etkilemesi bakımından önem taşımaktadır. Zira maddi tazminat davalarında sigortalının kazanç kaybının hesaplanmasında davacının kendi kusuru oranında tespit olunan kazanç kaybından indirim yapılacağı gibi yine manevi tazminat davalarında hükmedilecek manevi tazminat miktarının takdirinde tarafların kusur durumu mahkemece öncelikle dikkate alınacaktır. Somut olayda, dava konusu iş kazasına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Baş İş Müfettişi tarafından düzenlenen rapordaki kusur oranları ile, 29.03.2013 tarihli kusura ilişkin bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranları arasında açık çelişki vardır....

                  Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir. (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11.01.2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir." şeklindedir. 3....

                    UYAP Entegrasyonu