Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davaya konu taşınmaza davalı idarece hukuki olarak el atıldığı, hukuki el atmadan kaynaklanan tazminat davalarının adli yargı merciinde çözümlenecek olması sebebi ile davanın esasına girilmesinde, arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılmasında ve değerlendirme tarihi olarak, dava tarihinin esas alınmasında isabetsizlik bulunmadığı Ancak; -Bilirkişilerce davaya konu taşınmaza değer belirlenirken, 3 ayrı emsalden yararlanılarak, bu emsallerin değerlendirme tarihi itibarı ile aritmetik değer ortalamaları üzerinden, hesaplama tekniğine aykırı şekilde tazminat hesabı yapılması, Kabule göre de; -Emsal alınan taşınmazın/taşınmazların değerlendirme tarihi itibarı ile re'sen belirlenen arsa m2 rayiç değerinin/değerlerinin ve ayrıntılı imar durumunun/durumlarının Belediye'den, satış senedinin/senetlerinin ve tapu kaydının/kayıtlarının ise Tapu Müdürlüğü'nden getirtilerek, hesaplama yönteminin yerindeliğinin denetlenmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup, 6100 sayılı HMK'nın 353/...

--- dosyasının halen derdest olduğu, davanın 27/04/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasına istinaden açılan tazminat davası olduğu, dava tarihinin 30/09/2020 tarihi olduğu, eldeki davanın aynı kazaya istinaden açılan tazminat davası olduğu iş bu dava dosyası ile --- sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu anlaşılmıştır....

    Davalı ----- dilekçesinde özetle; dava dilekçesine konu------ gerekli önlemler almadığı iddia edildiğini, kazanın gerçekleştiği ---- aktarımlarının yerin ve eksiksiz olduğunu, ---- onaylı trafik ----- tutanağının mevcut olduğunu, kazanın olduğu ---- başlayan------- alanına girildiğinin belirtildiğini, davanın usulden ve esastan reddini, mahkeme masraflarının davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. ----- Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; mahkememiz dosyası ve taraflarının aynı olduğu, dava konusu trafik kazasının aynı olduğu, dosyanın halen --------------dosyası arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu anlaşılmıştır. HMK 166.maddesi uyarınca; aynı yargı çevresi içinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması halinde davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir....

      Mahkemece, toplanan delillere göre, davacının menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm kararın haklı gerekçeye dayanmadığı sebebi ve vekalet ücreti yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda dava, ilamsız icraya konu zorunlu trafik poliçe teminatından verilen tazminat olup, Zorunlu sigortanın 6102 Sayılı TTK'da düzenlenmesine ve aynı yasanın 4. maddesi uyarınca bu kanunda düzenlenen işlerden kaynaklanan hukuk davalarının ticari dava niteliğinde olduğundan, ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığın Ticaret Mahkemesi sıfatıyla görülüp sonuçlandırılması gerekmekte iken davaya Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılması doğru bulunmamıştır....

        Kabul edilen ve davalı yönünden temyize konu edilen miktarlar ayrı ayrı Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalmaktadır. Bu nedenle temyiz eden davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar vermek gerekmiştir. B.Davacıların Temyizi Yönünden; Davacının, dava açmada hukuki yararının bulunması dava şartlarından olduğu gibi temyiz kanun yoluna başvuracak olan tarafın da başvuruda hukuki yararının bulunması gerekir. 6100 sayılı HMK 'un 361/2 nci fıkrasında "davada haklı çıkmış olan taraf da hukuki yararı bulunmak şartıyla temyiz yoluna başvurabilir" düzenlemesi vardır. Temyiz yoluna başvuran tarafın hukuki yararının bulunup bulunmadığı, öncelikle onun davadaki talebi ile mahkemenin hükmü karşılaştırılarak belirlenir. (HMK 364/2-f bendine göre temyiz dilekçesinde "temyiz sebepleri ve gerekçesi" bulunmak zorundadır) aksi halde temyiz talebinin kötü niyetle yapıldığı kabul edilir....

          İNCELEME VE GEREKÇE Dava hukuki niteliği itibariyle, haksız fiilden kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir. Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda uyuşmazlığın; davalılardan ----- konulu konferansta davalıların davacının isim ve unvanını izinsiz ve aleyhe bir şekilde kullandıkları ve bu haliyle davacının şahsiyet hakları ve ticari itibarının zedelendiği belirtilerek ----- Manevi tazminatın ihtar tarihinden itibaren işleyecek ---- birlikte tahsili noktasında toplandığı anlaşılmıştır....

            Ancak Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre, sosyal güvenlik kurumunun taraf olduğu tüm davalarda ya da 5510 sayılı Yasadan kaynaklanan bütün hukuki uyuşmazlıklarda iş mahkemesinin görevli olduğunu düşünmek doğru olmadığı gibi 5510 sayılı Yasanın 67. maddesinde 6111 sayılı Yasanın 36. maddesi ile eklenen "Trafik kazası halleri" ibaresinden yola çıkarak iş mahkemelerinin görevli olduğu sonucuna varmak 5521 sayılı Yasanın 1. maddesi ile 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi karşısında mümkün değildir. Hal böyle olunca, dava konusu uyuşmazlığın 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi uyarınca haksız fiile dayalı rücuen tazminat davası olduğu, 5521 sayılı Yasa uyarınca iş mahkemesinin görevine giren bir hukuki uyuşmazlık olmadığı ve davaya konu uyuşmazlık Asliye Hukuk Mahkemesinin görevine girdiğinden davanın Asliye Hukuk Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekir....

              Somut olayda, her iki dosyanın da meydana gelen trafik kazasından kaynaklanan zarar sebebiyle maddi tazminat istemine ilişkin olduğu, her iki dosyanın da taraflarının, konusunun aynı olduğu ve davalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu, davaların birleştirilmesinin usul ekonomisi açısından da uygun olacağı kanaatine varılmış, Mahkemeniz dosyasının .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine dair takdiren aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere; 1-Mahkememiz dosyası ile .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğundan HMK.166 ve devamı maddeleri uyarınca her iki dosyanın birleştirilmesine, yargılamanın .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ......

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 26. maddesi uyarınca yapılan trampa sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın husumetten reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 26. maddesi uyarınca yapılan trampa sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 26. maddesi uyarınca yapılan trampa sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın husumetten reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 26. maddesi uyarınca yapılan trampa sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu