Mahkemece, davalı..... ve.... hakkındaki davanın reddine, davacı eşin maddi tazminat isteminin kabulüne, davacı çocukların maddi tazminat istemlerinin reddine, eş için 10.000,00 TL, çocuklar için 4.000,00'er TL manevi tazminatla 70,00 TL cenaze giderinin davalı.... ve....dışındaki davalılardan alınıp davacılara verilmesine karar verilmiştir. Dosya kapsamından, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kusur raporlarında olayın meydana gelişinde müteveffa sigortalının %35, davalı .... ...'nin %45, davalı.....'nin %15, davalı ......'nin %5 oranında kusurlu oldukları, davalı ... ve....'nin ise kusursuz olduğu yönünde görüş bildirildiği anlaşılmaktadır. İş kazalarından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarında zararlandırıcı olaya neden oldukları ileri sürülen kişi veya kişilerin kusur oranlarının kesin olarak tespiti hem maddi hem de manevi tazminat miktarını doğrudan etkilemesi bakımından önem taşımaktadır....
Zira maddi tazminat davalarında sigortalının kazanç kaybının hesaplanmasında davacının kendi kusuru oranında tespit olunan kazanç kaybından indirim yapılacağı gibi yine manevi tazminat davalarında hükmedilecek manevi tazminat miktarının takdirinde tarafların kusur durumu mahkemece öncelikle dikkate alınacaktır. Somut olayımızda mahkemece hükme esas alınan 19.12.2011 tarihli 3 kişilik kusur raporu ile 16.05.2011 tarihli iş güvenliği uzmanı Prof.Dr.... tarafından düzenlenen kusur raporu arasında çelişki olduğu halde mahkemece anılan raporlardaki kusur dağılımları arasındaki çelişki giderilmeden sonuca varılması isabetsiz olmuştur. Yapılması gereken iş bu iki rapor arasındaki kusur oranları bakımından oluşan çelişkinin giderilmesi için yine iş güvenliği uzmanlarından oluşan 3 kişilik bilirkişi heyetinden davaya konu iş kazasında ilgililerin kusur oranları bakımından yeniden rapor almak ve çıkacak sonuca göre karar vermektir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/475 KARAR NO : 2022/464 DAVA : TAZMİNAT (SATIM SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN) DAVA TARİHİ : 28/08/2018 KARAR TARİHİ: 06/07/2022 Dava dosyasının ----- kesinleşme tarihli yetkisizlik kararı ile mahkememize geldiği, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firma ile dava dışı ---- imzalandığını, bu sözleşme ile müvekkili şirketin dava dışı -------taahhüdü altında bahse konu ------- tesisatını yerden ısıtma tesisatını sıhhi tesisatını klima tesisatını, kazan dairesi, muhtarlık binası ısıtma ve havuz ekipmanları özel pozlarını yapmayı taahhüt ettiğini, bahse konu taşeronluk sözleşmesine binaen yerine getirmeyi taahhüt ettiğini, havalandırma ve klima tesisatı için davalı şirket ile---- tarihinde ----- sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre davalı şirketin ----- adet ---- ----- müvekkili şirkete bedel karşılığında sözleşme ekinde bulunan ----- teknik şartnamesine uygun olarak...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/11/2019 NUMARASI : 2018/118 ESAS-2019/655 KARAR DAVA KONUSU : SATIM SÖZLEŞMESİNE KONU MALIN AYIPLI OLMASINDAN KAYNAKLANAN KARAR : Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/118 Esas, 2019/655 karar sayılı 28/11/2019 tarihli kararı aleyhine davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA :Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; Davalıya ait davaya konu 34 XX 167 palakalı aracın davacı tarafından satın alındığını, ancak bir süre sonra şanzıman arızası meydana geldiğini, şanzıman arızasının gizli ayıp niteliğinde bulunduğunu, gizli ayıptan davalı satıcının sorumlu olduğunu beyanla, 14.561,50 TL arıza giderim bedeli ile 8.000,00 TL araçtaki değer kaybı bedelinin davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir....
bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 28/06/2006 gününde verilen dilekçe ile trafik kazasından kaynaklanan tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 21/03/2017 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Davacı vekili, davalının sevk ve idaresindeki araçla meydana gelen kazada davalının tam kusurlu olduğunu, kaza neticesinde ağır bir şekilde yaralanarak maddi ve manevi zararlara uğradığını belirterek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, 5.000,00 TL maddi tazminat ile 25.000,00 TL manevi tazminat talep etmiş, yargılama sırasında maddi tazminat talebini 123.000,00 TL olarak ıslah etmiştir....
(M) KARŞI OY YAZISI Dava; haksız fiil iddiasına dayandırılan, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece; davalının eylemini haksız tahrik altında işlediğinin kesinleştiği belirtilerek ceza yargılamasındaki haksız tahrik indirim oranı olan %50 indirim ile maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminatın ise kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekilince süresi içinde temyiz olunmuştur. Uyuşmazlık; müessir fiil nedeniyle davalının yaralanması karşılığında mahkemece hükmolunan maddi ve manevi tazminatın, olaya dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasındadır....
maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir....
BK'nın 360/11. maddesi hükmü, eserdeki ayıbın, iş sahibinin eseri kabulden kaçınmayı haklı kılacak derecede önemli olmaması haline münhasır olduğundan, mahkemece bedelden indirim yapılmak suretiyle hüküm kurulmuş olması doğru bulunmamış, kararın bozulması gerekmiştir. Mahkemece yapılan ödemeler saptanarak, bu ödemelerin tamamı için tahsil kararı verilmelidir. Sonuç: Yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 1. bent uyarınca davalı-karşı davacının temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın davacı-karşı davalı yararına (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacı-karşı davalıya geri verilmesine, 02.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; davacının şahsiyet haklarına bir saldırı bulunmadığının açık olduğuna göre; davaya konu eser sözleşmesine konu mobilyaların ayıplı olmasının şahsiyet haklarına saldırı niteliğinde olmadığı, manevi tazminat koşullarının bulunmadığı dikkate alınarak, davacının manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığından istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekir. Davalı vekilinin istinaf istemine ilişkin yapılan değerlendirmede; Ayıp sebebiyle iş sahibinin seçimlik haklarını düzenleyen TBK'nın 475....