Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu itibarla dosya içinde açıklanan maddi ve hukuki olgulara göre dava 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

    Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir. TMK'nın 733. maddesi gereğince yapılan satışın alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi zorunludur. Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirdiği tarihin üzerinden üç ay ve herhalde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer. Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden gözönünde bulundurulması gerekir. Önalım davasının davalısı önalım hakkına ilişkin taşınmazdaki payı satın almadan önce o taşınmazda paydaş ise bu paydaş hakkında önalım hakkı kullanılamaz. Çünkü, TMK’nın 732. maddesi ile bir paydaşın payını üçüncü şahsa satması halinde önalım hakkının kullanılabileceği kabul edilmiştir. Paydaş üçüncü kişi sayılamayacağından paydaşın paydaş aleyhine önalım hakkını kullanması söz konusu olamaz. Dava hakkına ilişkin bu hususun davanın her aşamasında kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir....

      Davalı ... vekili tarafından davanın haksız ve yersiz açıldığını, satışın gerçek satış olduğunu, çekin yetkilisi olduğu keşideci şirket tarafından verildiğini, alacaklının alacağının engellenmesi amacı ile muvazaalı yapılmadığını bu sebeple davanın reddini talep etmiştir. Davalı ..., davanın haksız ve yersiz açıldığını, dava konusu taşınmazın bedelini ödeyerek satın aldığını, diğer davalı ile aralarındaki anlaşmaya göre davalı ...'nin 1 sene oturduğunu, taşınmaz bedelinin kısmen peşin, kısmen banka kanalı ile ödendiğini, satışın gerçek satış olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu satışın gerçek bir satış olduğu, alacağın alacağını engellemek için muvazaalı olarak yapılmadığı kanaatine varılarak esas ve birleştirilen dava yönünden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Asliye Ceza Mahkemesi' nde bunlar hakkında verilen kararın kesinleşmediğini, davalı Osman Nuri bu davada yargılanmamış olsa bile ilk satış yapanların mahkum olması durumunda satışın hileli ve muvazaaya dayalı olduğu ortaya çıktığında ikinci satışın da geçersiz olacağını, bu nedenle ceza dosyası sonucunun beklenmesi gerektiğini, yapılan yargılamanın eksik incelemeye dayandığını beyanla mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hile, muvazaa ve vekaletin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

        Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirildiği tarihin üzerinden üç ay ve herhalde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer. Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir. TMK’nın 733/3. maddesi gereğince üç aylık hak düşürücü sürenin başlaması için öğrenme yeterli olmayıp yapılan satışın, alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi gerekir. Noter aracılılığıyla bildirimde bulunulmamışsa iki yıllık hak düşürücü süre içerisinde önalım hakkına dayanılarak tapu iptali ve tescil istenebilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.09.2005 tarihli, 2005/6- 358 Esas, 470 Karar sayılı kararı da bu doğrultudadır. Dava tarihi itibari ile hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmakla davanın hak düşürücü süre yönünden reddine " şeklinde karar verilmiştir....

        Mahallesi, ... ada, ... parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına tapu kaydının iptali ile davacı ......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kendisini büyüten muris ...’ın düzenleme şeklindeki vasiyetnamesi ile mirasçı olarak atandığını, davalının babası ve murisin eşi ilk el ...’ın bu durumu bildiğini ve kendisinin mirastan pay almasını engellemek için murisin paydaşı olduğu 1753 parsel sayılı taşınmazı muvazaalı olarak ve satış gösterilmek suretiyle adına tescil ettirdiğini, bu muazaalı satışın iptali için açtığı davanın kabulle sonuçlanıp kesinleştiğini, ancak yargılama sırasında ...tarafından taşınmazın 25.08.2000 tarihinde muvazaalı olarak davalı kızı ikinci el ...’a temlik edildiğini, her ne kadar dava kabulle sonuçlansa da davalıya yapılan ikinci satışın iptaline karar verilmediğinden hükmün infazının mümkün olmadığını ileri sürerek, 1753 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

            HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-BEDEL Taraflar arasında görülen davada; Asıl davada davacı, mirasbırakanı ...’nin ... parselde bulunan 11 nolu bağımsız bölümü davalı oğlu ...’e, onun da davalı ...’ye satış suretiyle temlik ettiğini, işlemin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile payı oranında adına tescilini, olmadığı takdirde bedele hükmedilmesini istemiş, yargılama sırasında taşınmazın el değiştirmesi üzerine açtığı birleştirilen davasında ise, taşınmazı devralan davalı ...’ya yapılan temlikin de muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile payı oranında adına tescilini, olmadığı takdirde bedele hükmedilmesini istemiştir....

              Davalı ... vekili, müvekkil ... ile ... arasındaki satışın alacaklılardan mal kaçırma kastı ile yapılmış bir satış olmadığını, tasarrufun 22/04/2008 tarihli düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesine dayandığı, satış vaadi sözleşmesinin iptali davası açılmadığını, davanın reddi gerektiğini, satışı yapılan taşınmazın düşük bedelle satıldığı iddiasının doğru olmadığını, o tarihteki satışın rayice uygun olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne, tasarrufun iptaline, davacı alacaklıya ... 1. İcra Müdürlüğünün 2009/460 sayılı takip dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere dava konusu taşınmaz üzerinde cebri icra yapabilme yetkisi verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı Asıl davada talep satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen davadaki talep ise hile ile alındığı iddiası ile vekaletnameyle yapılan satışın iptali, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin bulunduğuna göre ... Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, ... Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi ... (14.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 05.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu