Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

B-1- Davalı kadının, tedbir nafakasına yönelik yönelik istinaf talebinin KABULÜNE. Diyarbakır 2. Aile Mahkemesinin 13.02.2020 tarih, 2018/74 Esas ve 2020/133 Karar sayılı kararının, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.2. maddesi uyarınca tedbir nafakası yönünden düzeltilerek yeniden ESAS HAKKINDA HÜKÜM TESİSİNE. B-2- Davalı kadının tedbir nafakası talebinin KISMEN KABULÜNE. Türk Medeni Kanununun 169. maddesi uyarınca, dava tarihinden (31.01.2018) başlamak ve boşanma hükmünün kesinleştiği tarihte sona ermek üzere aylık 300,00 TL tedbir nafakasının, davacı kocadan alınarak davalı kadına verimesine. Fazlaya ilişkin talebin reddine. C-1- Davacı kocanın tüm, davalı kadının ise sair yönlere ilişkin istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE....

Davalı, saldırının otele ait barın dışından silahla ateş edilmesi şeklinde meydana geldiğini, olayın meydana geldiği barın umuma açık olduğunu, sorumluluklarının ve kusurlarının bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, ceza mahkemesinin dava dosyasında otelin altında bulunan barın içerisine kapıdan kim tarafından ateş edildiği belli olmayacak şekilde rastgele ateş açılması sonucu murisin öldüğünün ifade edildiği, olay anında güvenlik görevlisinin de bulunduğu barın dış kapısında ve dışarıdan içeriye doğru ateş edilmesinde davalının kusur ve herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir....

    yi üstü çıplak bir vaziyette görmesi nedeniyle sinirlenip eline geçirdiği falçata ile mağdura saldırdığı, defalarca mağdurun hayati bölgelerini de hedef alan hamleler yaptığı, ancak; mağdurun sakınması ve şahsi çevikliği nedeniyle nitelikli bir yaralanma meydana gelmemiş ise de, yanakta, boyunda, sol omuzda, sol meme üzerinde pek çok kesi meydana geldiği, saldırının devam etmesi üzerine mağdurun bir odaya sığınıp kapıyı arkadan kilitlemesi sonucunda saldırıdan kurtulabildiği olayla ilgili sayın çoğunluk eylemin kasten yaralama olduğu ve karar doğru olduğundan esastan red kararı verilmesi yönünde görüş bildirmiş ise de, sanığın uygunsuz vaziyette kız kardeşinin evinde gördüğü mağdura duyduğu öfke, kullanılan falçatanın öldürme eylemine elverişli bir vasıta olması, sanığın bu vasıtayı hayati bölgeleri de hedef alacak şekilde pek çok kez kullanmış olması ve saldırının mağdurun kaçıp kendisini odaya kilitlemesi sonucunda sonuçlanmış olması bir bütün olarak değerlendirildiğinde kasten öldürme...

      Şöyle ki; mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davacının kişilik haklarına yapılan saldırının kınanmasına karar verilmesi gerekirken, davacının davalıya hitap şeklinden kaynaklanan sözleri nedeniyle davalı hakkında bağlı bulunduğu kurumca yapılan müfettiş soruşturması sonunda verilen disiplin cezası yeterli görülerek davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Şu halde, mahkemece uyulan ilam doğrultusunda hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir. 2-Gerekçeli karar başlığında davalı adının iki kez yazılması doğru olmamış, kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (1) ve (2) sayılı bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 08/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        ın aracın açık olan kapısından atladığı, daha sonra sanığın, sola yönelerek bina önündeki kaldırımda bulunan yayalara ve binaya çarptığı olayda; saldırının etkisi altında, kontrolsüzce ve otobüsün kapısı açık olarak seyrini sürdüren sanığın, olayda kusurlu olduğunun kabulünde isabetsizlik görülmemiş, uğradığı saldırının etkisiyle seyir dengesini kaybeden sanığın, neticeyi öngöremeyeceği ve olaydan sonra götürüldüğü ... Hastanesinin 02/07/2011 tarihli ve saat 15.06'da düzenlenmiş raporu ile ...Araştırma Hastanesinin aynı tarihli ve saat 17.16'da düzenlenmiş raporunda, alkollü olduğuna dair herhangi bir tespitin bulunmadığı, sanığın, olaydan önce alkol almadığı ve olaydan sonra alkol aldığı şeklindeki savunmasının da aksi sabit olmadığı cihetle, sanığın olay öncesinde alkollü olduğunun ve bu şekilde araç sürdüğünün kabulünün de mümkün bulunmadığı, olaydan 9 saat sonra yapılan ölçüm sonucu .....

          AŞ aleyhine 24/08/2015 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırının tespiti istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; haberin davacının kişilik haklarına saldırı taşıdığının tespitine dair verilen 28/04/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 14/01/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 17/02/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat ve kişilik haklarına saldırının ortadan kaldırılması istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 30/04/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vdl. aleyhine 12/01/2012 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat, yayının hukuka aykırılığının tespiti, saldırının önlenmesi, yayının durdurulması, yayının internet sitesinden kaldırılması istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 17/09/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....

                Birleşen dava, TMK'nun 197. m.sinde düzenlenen boşanma davasından müstakil tedbir nafakası talebine ilişkindir....

                Toplanan delillerden, kadının boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından, erkeğin tedbir ve yoksulluk nafakası takdirine yönelik ve tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında ilk derece mahkemesi tarafından hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası miktarının hakkaniyete uygun olduğu kanaatine varıldığından tarafların tedbir ve yoksulluk nafakasının miktarına yönelik istinaf talebinin de reddine, karar verilmiştir. TMK'nun 174. maddesinde; mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceği, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebileceği hükme bağlanmıştır....

                UYAP Entegrasyonu