Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sözleşmenin iptali Uyuşmazlık, kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti istemine ilişkindir. Karar Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilmiştir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 06.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından temlik edilen alacağın ticari alacak olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş ise de iş bu davada taraflar arasında alacağın niteliğine ilişkin bir çekişme olmadığı gibi, alacağın niteliğinin görev hususuna bir etkisinin bulunmadığı, uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre görev hususunun değerlendirilmesi gerektiği, alacağın devrine konu sözleşmenin iptaline ilişkin uyuşmazlığın Türk Borçlar Kanunu kapsamında kaldığı, mutlak ticari davadan bahsedilemeyeceği, davalı tacir olmayıp, uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmediğinden nispi ticari davadan da bahsedilemeyeceği, buna göre sözleşmenin iptal koşullarının oluşup oluşmadığının Türk Borçlar Kanununun genel ve özel hükümlerine göre genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından çözümlenip karara bağlanması gerektiği, gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK'nın 5/1. maddesi uyarınca,...

      -K A R A R- Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve geç teslim nedeniyle gecikme tazminatı alacağının tahsili; karşı dava ise sözleşmenin haksız feshi nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece asıl davada sözleşmenin davacı arsa sahibi tarafından feshedildiğinin ve inşaatın bulunduğu seviyenin tespitine, gecikme tazminatı talebinin ve karşı davanın reddine dair verilen karar davalı - karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ...-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı karşı davacı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmüştür. ...-Taraflar arasında düzenlenen ....05.2006 tarihli ve arsa payı devrini öngören inşaat sözleşmesi adi yazılı olarak düzenlenmiştir....

        Ancak mahkemece sözleşmenin geçersizliğinin tespiti yerine, akdin başlangıçta geçerli olduğu zannını uyandıracak biçimde sözleşmenin geriye etkili olarak feshine karar verilmesi doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamaya gereksinim göstermediğinden, HUMK m. 438/7 uyarınca hükmün aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İmzaya İtiraz DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 02.01.2018 K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, gayrimenkul zilyetlik devir sözleşmesindeki imzanın davacıya ait olmadığı iddiasına dayalı sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile iptali isteğine ilişkin olup, tapu iptali ve tescil isteği bulunmamaktadır. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (13.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. Maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60....

            , sözleşmeyi vekil sıfatıyla imzalayan... yaşı sebebiyle sözleşmedeki hükümleri idrak edebilecek durumda olmadığı, gabin halinin objektif unsuru da olan aşırı oransızlığın da mevcut olduğu ileri sürülerek sözleşmenin feshi istenilmiştir....

              kurumun süresi içinde usule uygun bir fesih bildiriminde bulunup bulanmadığı belirtilerek, sözleşmenin 01/03/2021 tarihine kadar devam edeceğinin ve davalının feshinin geçersizliğinin tespiti ve evvelinde fesih işlemlerinin uygun görülecek şekilde ihtiyati tedbir kararı ile durdurulmasına karar verilmesi talep edilmiştir....

                Taraflar arasındaki sözleşme nakit bedel karşılığı düzenlenmiş olduğundan, bu sözleşmenin feshe ilişkin tek taraflı irade beyanı ve bunun karşı tarafa ulaşması ile feshi mümkündür. Karşı taraf feshin haklı olup olmamasına göre bir takım zarar ve tazminat talep edebilir ise de, sözleşmenin feshinin geçersizliğinin tespitinin istenilmesi mümkün değildir. Mahkemece feshin geçersizliğinin tespiti talebinin bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile geçersizliğinin tespitine karar verilmesi doğru olmamıştır. Davacı ayrıca verilen kesin teminat mektubunun nakde çevrilmemesine karar verilmesini de talep etmiştir....

                  İlk derece mahkemesince; "..Davanın, taraflar arasında imzalanan 118 Sayılı Eğitim Hizmetleri Sözleşmesi'nin "Sahte belge düzenlendiği veya buna teşebbüs edildiği" tespiti yapıldığından, ilgili sözleşmenin 33.maddesi uyarınca 2 yıl süre ile yasaklanma, sözleşme kapsamında ödenen toplam 451.907,32 TL'nin iadesi ve 166.457,84 TL hak edişin ödenmemesi işlemlerinin iptali, borçlu olunmadığının tespiti ve ödenmeyen hak edişin tahsili talebinden ibaret olduğu, davalının davanın reddini savunduğu, husumetin çözümü için sözleşmenin feshinin haklı gerekçelere dayanıp usulünce yapılıp yapılmadığının tespiti gerektiği, bu amaçla aldırılan ve mahkememizce de hüküm kurmaya ve denetlemeye elverişli bulunan bilirkişi raporunda yapılan tespitler doğrultusunda, fesih işlemine dayanak yapılan "sahte belge düzenleme veya buna teşebbüs edildiği" iddialarının Bakırköy 15....

                  Borçlar Kanunu’nun 138.maddesinde belirtildiği şekilde aşırı ifa güçlüğü çektiğinden mahkemece sözleşmeye müdahale edilerek taraflar arasında adil bir denge kurulması için muhik bir kurun tespit edilerek geri ödemelerin sabitlenen kur üzerinden yapılmasına, her 3 hesaplama yönteminde de ortaya çıkacak sonuca göre kredi sözleşmesi kurulduğu tarihten bu yana ödemiş olduğu fazla bedellerin tespiti ile bu bedellerin faizleri ile birlikte iadesine, bu olmadığı taktirde devam eden ayların kredi borçlarına mahsup edilmesine, davalının sözleşmenin kurulduğu tarihten bu yana tahsil ettiği taksitlerin, TCMB’nin döviz kurlarından değil de kendi belirlediği yüksek bir kurdan talep etmesi sonucu, kur farkından dolayı haksız olarak kazandığı bedeller ile kredi sözleşmesinin yapılması sırasında haksız olarak aldığı kredi masraflarının, hesap işletim ücretlerinin ve sigorta bedellerinin faizleri ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu