Etapları Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında davalı idare ile arsa karşılığı daire sözleşmesi imzalayarak hissesini davalıya devrettiğini, taşınmaz üzerinde bulunan bina, müştemilat ve ağaç bedeli için belediye takdir komisyonunca belirlenen bedelden yalnızca enkaz bedelinin ödenmesi nedeniyle dava açtığını, bu davanın kazanılmasından dolayı sözleşmeyi davalının haksız ve geçersiz fesh ettiğini ileri sürerek sözleşmenin yürürlükte olduğunun tespiti ile kira ödemesinin kesildiği tarihten itibaren ödenmeyen kiraların yasal faiziyle birlikte tahsiline, sözleşmenin geçerliliğinin ve yürürlükte olduğunun tespiti talebi kabul görmediği takdirde ise terditli olarak, mülkiyeti kendisine ait iken akdolunan sözleşmeye istinaden davalı belediyeye bila bedel temlik edilmiş olan taşınmaz/arsanın tapu kaydının iptaliyle adına tesciline, tapu kaydının iptaliyle adına tescili talebi mümkün olmadığı takdirde ise, sözleşme gereği davalıya temlik edilmiş olan 400 m2 arsanın dava tarihi itibariyle rayiç...
talep ve dava etmiştir. Davalı T3 cevap dilekçesinde özetle; davacının delil olarak sunduğu sözleşmenin şekil şartı eksik olan geçersiz bir sözleşme olduğunu, davacının tüketici olduğunu ve diğer davalı ile aralarında gerçek bir tüketici işlemi olduğunu ve dava konusu bonolarında iş bu tüketici işlemi dolayısıyla verildiğini ispat etmesi gerektiğini, dava konusu bonoların imzası inkar edilmemiş sebepten mücerret borç ikrarı içeren emre yazılı kambiyo senetleri olduğunu ve davacının sözleşmenin karşı tarafına karşı ileri sürebileceği itirazlarını davalıya karşı ileri sürülemeyeceğini, davalının iyi niyetli hamil olduğunu, davalını diğer davalı şirketten olan alacağının tahsili için Konya 9....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2013/1117- 2014/745 E-K sayılı kararı ile hukuken geçersiz sözleşmelerin haksız iktisap kuralları boyunca tasfiye edilirken denkleştirici adalet kuralı ve hakkaniyet gözetilerek sözleşme tarihindeki satış bedeli olarak verilen paranın taşınmazın iadesini talep edilebileceği, geçersiz sözleşmeye dayanılarak yüklenici tarafından sözleşmeye konu taşınmaz davalı tarafından tamamlanarak davacıya teslim ya da tescil edilmediğinden, davacının kiraya ilişkin taleplerinin TBK 125. maddesi kapsamında müspet zarar kavramı içine girdiği, geçersiz sözleşmeye dayanarak resmi nitelikte olmayan, asıl harici gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi geçersiz olduğundan buna bağlı olan cezai şarta ilişkin düzenlemenin de geçersiz olacağı, müspet zararın ancak binanın teslimi ve sözleşmenin ifa edilmesi ile gerçekleşebileceği, dava dilekcesinde davacı alıcı tarafından sözleşmenin feshi ve bedel iadesinin talep edilmediği,kira tazminatı,cezai şart bedeli,eksik ve ayıplı ifa nedeniyle...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava, tapulu taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemi olarak açılmış, ıslah yolu ile sözleşmenin geçersiz olduğunun tespiti istemine ilişkin olarak sürdürülmüştür. Mahkemece sözleşmenin geçerli olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlığın niteliğine göre temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında bulunduğundan, temyiz inceleme yeri Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait olmakla beraber, anılan daire tarafından gönderme kararı verildiğinden, temyiz inceleme yerinin belirlenmesi için dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığa sunulmasına, 15.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu harici satış sözleşmesine konu bölümün tapusu inşaatın tamamlanması ve tapu dairesinin gerekli işlerin bitimini takiben alıcı adına devir edilecektir.' şeklinde ifade edilen hükümle taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri gerekçesiyle davanın bu sözleşme açısından yukarıda gerekçe ile karar verilmesi gerekirken az yukarıda belirtilen hatalı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 3-Bozma nedenine göre davalının birinci ve ikinci bent kapsamı dışında kalan sair itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada; geçersiz gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince verilen kaporanın iadesi ile taşınmaza yapılan faydalı ve zorunlu masrafların sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda iadesi istenmiş; karşı davada ise; sözleşmenin yerine getirilmemesinden doğan menfi ve müspet zararın tanzimi, taşınmazın kullanımı nedeniyle ecrimisil, taşınmazda yapılan değişiklerin giderilmesi, aynen teslim mümkün olmadığı takdirde de eski hale getirme bedeli istenilmiştir.Mahkemece; asıl davanın kabulü; karşı davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş; hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Davacının kullanımının iyiniyetli zilyet olduğu mahkemenin de kabulünde bulunduğundan davacı aleyhine hükmedilen bedel ecrimisil değil, kira karşılığı kullanım bedeli olduğu için verilen kararda bir isabetsizlik yoktur....
geçersizliği ileri sürülerek bedel iadesi talep edilmesinin kabul edilebilir nitelikte olmadığını, davacının sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca edimlerin iadesinin gerektiğini belirterek denkleştirici adalet ilkesi uyarınca ek ve sair hakların talep edilmesinin hakkaniyete aykırı nitelikte olduğunu, haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2020 NUMARASI : 2018/894 ESAS, 2020/51 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmenin İptali ve Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ve bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı T3 Şirketi ve davacı vekilleri tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Sabiha Savaşçı tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile sağlayıcının T3 A.Ş satıcının T6 İnş. Ltd....
Mahkemesinin 2011/409 esas sayılı dosyasıyla açılan davanın feshin iptali olmayıp feshin haksız olduğunun tespiti ile tazminat isteğine ilişkin olduğu, neticede mahkemece feshin haklı olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği, dolayısıyla gerek sözleşmenin ifasının imkansız hale gelmesi ve gerekse de davacının fesih talep etmekle menfi zararını isteyebileceği, yukarıda ifade edildiği üzere menfi zararın, alacaklının sözleşme yapılmasaydı uğramayacağı fiili zararlar ile yoksun kaldığı kâr’ı kapsadığı, bunun da sözleşme kapsamında ödenen bedel ile taşınmazın dava tarihindeki rayiç bedeli ile ödenen bedel arasındaki fark olduğu, Belediyenin sorumluluğunun güven sorumluluğu olduğu, TBK.m.51 uyarınca somut olayın özelliği ve hakkaniyet gereği belediyenin kusuru daha hafif olduğundan belediyenin sadece sözleşme kapsamında ödenen bedel yönünden sorumlu tutulması gerektiği, zarar yönünden yüklenici firmanın kusurlu olduğu dikkate alınarak zarardan sadece ... ve ......
Mahkemesinin 2011/409 esas sayılı dosyasıyla açılan davanın feshin iptali olmayıp feshin haksız olduğunun tespiti ile tazminat isteğine ilişkin olduğu, neticede mahkemece feshin haklı olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği, dolayısıyla gerek sözleşmenin ifasının imkansız hale gelmesi ve gerekse de davacının fesih talep etmekle menfi zararını isteyebileceği, yukarıda ifade edildiği üzere menfi zararın, alacaklının sözleşme yapılmasaydı uğramayacağı fiili zararlar ile yoksun kaldığı kâr’ı kapsadığı, bunun da sözleşme kapsamında ödenen bedel ile taşınmazın dava tarihindeki rayiç bedeli ile ödenen bedel arasındaki fark olduğu, Belediyenin sorumluluğunun güven sorumluluğu olduğu, TBK.m.51 uyarınca somut olayın özelliği ve hakkaniyet gereği belediyenin kusuru daha hafif olduğundan belediyenin sadece sözleşme kapsamında ödenen bedel yönünden sorumlu tutulması gerektiği, zarar yönünden yüklenici firmanın kusurlu olduğu dikkate alınarak zarardan sadece ... ve ......