Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, asıl ve birleşen davalar ile davalının taksitle 3 adet dükkan satın aldığını, kendisinin edimlerini yerine getirmesine rağmen davalının taksit ödemede temerrüde düştüğünü, ihtar ile tanınan süre içerisinde de gecikmiş taksitlerini ödemediğini, bu nedenle sözleşmenin 9.1 maddesine göre sözleşmenin feshi koşullarının oluştuğunu ileri sürerek taşınmazlara yapılan haksız müdahalenin meni ile taşınmazların tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, asıl ve birleşen dosyalarda usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davacı asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, sözleşmeye aykırılık nedeniyle açılan müdahalenin meni ve taşınmazın tahliyesi istemine ilişkindir....

    Ve 2021/114 K. Sayılı kararında müvekkili aleyhine müdahalenin meni ve ecrimisil kararı verildiğini, ancak işbu kararda ayrıca ve açıkça tahliyeye ilişkin bir hüküm bulunmadığını, aynı zamanda müdahalenin meni dava dilekçesinde de tahliye ilişkin herhangi bir talep açıkça belirtilmediğini, davacı tarafın tahliye işlemini gerçekleştirmesi için tahliyeye ilişkin ayrı bir dava açması gerektiğini, bu sebeple icra memurunun alacaklının tahliye talebini reddetmesi hukuken yerinde olduğunu, İstanbul Anadolu 17....

    Öncelikle, anılan bozma ilamında, geriye etkili fesih ve müdahalenin meni talepleri bozma kapsamı dışında bırakıldığı ve bu konuda usuli kazanılmış hak oluştuğu halde, bu talepler için red kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi, yüklenicinin imalat bedeli istemi ile fesih talebi birlikte ifaya konu edilemeyeceğinden, imalat bedelinin depo edilmediği gerekçesiyle, fesih talebinin reddi doğru olmamıştır. Bununla birlikte, bilirkişi rapor ve ek raporunda, imalat bedeline yönelik inceleme yeterli değildir....

      Taraflar arasındaki sözleşmesinin feshi, müdahalenin meni ve tahliye davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Vekâletnamesinde kanun yolundan feragat yetkisi bulunan davalı vekili 05.04.2023 tarihli dilekçesi ile temyiz isteminden feragat ettiğini açıkça, kayıtsız ve şartsız olarak bildirmiştir. Bu durumda, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 03.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

        Noterliğinin 06/12/2019 tarih ve 84729 yevmiye nolu ikinci ihtarnamesi ile 20 günlük süre içinde taksit borcunun ve faizinin ödenmesi aksi takdirde, sözleşmenin feshedileceğinin ve konutun tahliye ve anahtarının teslim edilmesi ihtar edilmesine rağmen davalı verilen süre içinde ihtarnamenin gereğini yerine getirmediğini ileri sürerek sözleşmenin feshine, müdahalenin men’i ve taşınmazın tahliyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        ve dava etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki fuzuli işgal nedeniyle müdahalenin meni, ecrimisil ve tahliye istemine ilişkin davada Kadıköy 6. Asliye Hukuk ve İstanbul Anadolu 16. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, fuzuli işgal nedeniyle müdahalenin meni, ecrimisil ve tahliye istemine ilişkindir. Kadıköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesince; davanın kira ilişkisine dayanılarak açılan dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul Anadolu 16. Sulh Hukuk mahkemesi ise; taraflar arasında kira ilişkisi bulunmadığı, fuzuli işgal nedenine dayalı olarak dava açıldığından bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve müdahalenin meni davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 14,90 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Davacı vekilince açılan, sözleşmenin feshi, müdahalenin meni-ecrimisil davası sonucunda mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, verilen kararın davacılar ve dahili davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce (kapatılan 15. Hukuk Dairesi) 2019/30 Esas, 2019/3520 Karar sayılı ilamı ile yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. Bu kez Dairemiz (kapatılan 15. Hukuk Dairesi) kararına karşı dahili davalı ... vekilince karar düzeltme talebinde bulunulmuştur....

                Davacı yan Davalı şirkete 24.8.2005 tarihinde göndermiş olduğu, ve 8.9.2005 tarihinde tebliğ edilen, 17.3.2006 tarihli, 20.3.2006 tarihinde tebliğ edilen ve yine 14.4.2006 tarihli ihtarları ile yasada öngörülen süre ve şekilde sözleşmenin yenilenmiyeceğini fesih ve tahliye iradesini bildirmiştir. Öyle olunca sözleşmenin 22.3.2006 tarihinde feshedildiğinin kabulü gerekir. Bu açıklamalar ışığında Davanın kabulü gerekirken aksine düşüncelerle ve olayda sözleşmenin niteliği itibariyle uygulanma imkanı bulunmayan 6570 sayılı Yasa kapsamında kaldığı düşüncesiyle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, 550.00 YTL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 25.1.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu