Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUMK’nun 8. maddesinin 2. fıkrasında "kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara..." dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde açılacağı öngörülmüştür. Ancak, anılan maddeye göre Sulh Hukuk mahkemesinin görevli olduğunun kabulü, için ortada geçerli bir kira sözleşmesinin varlığı ve bu sözleşmenin kanunda öngörülen nedenlerden ötürü feshi ile tahliye istenmesi gerekmektedir. Somut olayda; paydaşlardan biri tarafından yapılmış bulunan kira sözleşmesinin geçersiz olduğu iddiası ile kira akdinin iptali ile taşınmazdan davalının müdahalesinin meni (tahliyesi) istenmektedir. Bu durumda, kira akdinin İptali ile kiralanandan davalının müdahalesinin meni(tahliyesi) istemlerinden oluşan uyuşmazlığın genel hükümlere göre belirlenecek mahkemede bakılıp sonuçlandırılması gerekir....

    K A R A R Davacı, üniversite içinde bulunan büfe işletmesini 2886 sayılı yasa gereğince 19.6.2002 tarihli sözleşme ile 3 yıl süre olarak davalıya kiraladıklarını, şartnamenin 11, 12, 15. maddeleri gereğince mecurun süre sonunda kendilerine teslim edilmesi gerektiği halde davalının müdahalesine devam ettiğini ileri sürerek vaki müdahalenin meni ile taşınmazın kendilerine teslimine ve sözleşmenin 12. maddesi gereğince cezai şartın tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, sözleşmenin feshi ile taşınmaza vaki müdahalenin men’i ve cezai şartın tahsili isteğine ilişkindir. Davada tahliye nedenine dayalı bir istek yoktur. Bu nedenle ve dava olunan miktara göre davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Öyle ise mahkemece işin esası incelenmeli ve ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmelidir....

      KARAR Davacı, 17.5.2004 tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi ile davalıya ait arsayı kiraladığını, sözleşme arsaya ilişkin olduğundan ve 1 yıllık sürenin dolmasından sonra taraflarca feshedilmediğinden BK’nun 248-269 maddeleri gereğince sözleşmenin süresiz olarak yenilenmiş sayılacağını, buna rağmen davalı kiralayan tarafından sözleşmede yazılı tahliye taahhüdüne dayalı olarak ve kira sözleşmesinin niteliği konusunda yanılgıya düşülerek tahliye davası açıldığını ileri sürerek kira sözleşmesinin BK’ya tabi yalın kira akti olduğunun, yasa gereğince süresiz hale geldiğinin, feshi ihbar yapılmadığından halen yürürlükte olduğunun ve sözleşmedeki tahliyeye ilişkin hükmün geçersizliğinin tespiti suretiyle çekişmenin önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, açtığı tahliye ve müdahalenin meni davasının derdest olduğunu, davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi Müdahalenin meni istemine ilişkin davada ... Asliye Hukuk ve Konya 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, taraflar arasında yapılmış kira sözleşmesinin sona ermesi nedeniyle müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, HUMK.'nın 8/2 maddesinde kira sözleşmesine dayanan davalarda görevli mahkemelerin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davalının fuzuli şagil durumunda olduğu ve davanın müdahalenin meni isteminden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 1086 Sayılı HUMK.'...

          "İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ve tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalı yüklenicinin inşaatı imar mevzuatına aykırı yaptığını, belediyece yıkım kararı alındığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi, müdahalenin meni ile gecikme tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamından, inşaatın imar mevzuatına aykırı yapıldığı, ruhsata bağlanmasının mümkün bulunmadığı, arsa sahibinin açık beyanı ile dahi yüklenicinin imara aykırı, kaçak inşaat yapamayacağı gerekçesiyle, sözleşmenin feshi ve müdahalenin meni taleplerinin kabulüne, diğer talebin reddine karar verilmiştir....

            Mahkemece, taşınmaza müdahalenin meni, kira alacağı ve tazminat talepleri yönünden ayrı ayrı davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 29.07.2011 tarihinde açılmış olup, dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı H.U.M.K'na göre alacak davalarında görev, dava değerine göre belirlenir. Bu ana kuraldan farklı olarak, H.U.M.K.’nun 8. maddesi II. Bendine göre, “dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veya tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve buna karşılık olarak açılan davalar” dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir. Buna göre, H.U.M.K.’nun 8. maddesi II. Bendi gereğince tahliye, akdin feshi davaları ile birlikte açılan kira alacağı ve tazminat davaları Sulh Hukuk Mahkemesinde görülür....

              Davalı; kira sözleşmesine dayalı tahliye talep edildiğinden Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu, ancak usulüne uygun ve süresinde ihtarname gönderilmediğinden sözleşmenin yenilendiğini, tahliye talebinin yerinde olmadığını, Baz istasyonu ile ilgili müdahalenin önlenmesi talebinin de kabul edilemeyeceğini, zira istasyonun sağlığa zararlı bir durumunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dava dilekçesinin görev yönünden reddine, dava dosyasının görevli ......

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve müdahalenin men'i davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı arsa sahibi ... vekili, yüklenicinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile üstlendiği edimleri yerine getirmeyerek inşaatı süresinde teslim etmediğini belirterek, sözleşmenin feshine ve müdahalenin menine karar verilmesini istemiş, bilahare ... Noterliği'nin 13.03.2013 tarih ve 12450 yevmiye sayılı Düzenleme Şeklinde Fesihnamesi ile karşılıklı sözleşmeyi olarak feshettiklerinden davanın sözleşmenin feshine ilişkin kısmının konusuz kaldığını bildirmiş ve diğer taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir....

                  Asliye Hukuk Mahkemesinin 07/02/2019 tarih 2016/258 Esas 2019/96 Karar sayılı kararıyla, 1- Davacı T1 ve T2 davalılar T3 T5 ve T7 aleyhine açtıkları meni müdahele talebini içerir davalarının kabulüne, 3- Davacı T1 ve T2 davalılar T3 T5 ve T7 aleyhine açtıkları ecrimisil talebini içerir davalarının reddine, karar verilmiştir. D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı T5 vekili istinaf dilekçesinde özetle; ölüm ve sağlık sebebiyle evi boşaltamadıklarını, müdahalenin meni kararının hatalı olduğunu, taşınmazın satış kararının ve değerinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, belirlenen vekalet ücretinin hatalı bulunduğunu belirterek kararı istinaf etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ecrimisil ve müdahalenin meni istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince ecrimisil talebinin reddine, müdahalenin meni talebinin kabulüne karar verilmiş, karar davalı Bahar vekili tarafından istinaf edilmiştir....

                  Davacı taraf kira sözleşmesine konu kantinin 6570 sayılı kanun hükümlerine tabi olduğu ve bu kanun hükümlerine göre sözleşme devam ettiği halde sözleşmeye aykırılık davranıldığı gerekçesi ile kira sözleşmesinin iptal edildiği ve yeniden ihaleye çıkılmasına ve tahliyesine karar verildiğini bildirerek muarazanın meni ve müdahalenin menine karar verilmesini talep etmiştir.Dava sırasında davacının idari yoldan tahliyesi sağlanmıştır.Davacı vekilinin 23.11.2009 tarihli dilekçesinde idari yetki ile tahliye edilmeleri nedeniyle müdahalenin meni davasının konusuz kaldığını ancak müdahalenin meni talebi yönünden davalarının devam ettiğini 2011/4628-12681 beyan etmiştir.Davacı tarafın kiralanan taşınmazın 6570 sayılı kanununa tabi olduğu,bu yüzden kira sözleşmesinin devam ettiğini iddia etmiş,davalı taraf ise taşınmazın 2886 sayılı kanun hükümlerine tabi olduğunu savunduğuna göre ve buna göre kira sözleşmesinin iptali ile yeniden ihaleye çıkılmasına karar aldığına göre dava konusu kira sözleşmesi...

                    UYAP Entegrasyonu