Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; sözleşmeden kaynaklanan tapu iptali ve tescil mümkün olmaz ise sözleşmenin feshi ile tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,24.4.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    - KARAR - Davacılar vekili, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ileriye etkili olarak feshi ile geç teslim nedeniyle kira tazminatının tahsilini; davalı-karşı davacı yüklenici vekili; ıslah dilekçesi ile işin seviyesi dikkate alınarak, 2 adet bağımsız bölümün tapu kayıtlarının iptali ile yüklenici adına tescilini; birleşen davada, yüklenici vekili, tapu iptal ve tescil talep ve dava etmiştir. Mahkemece, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sözleşmenin bir adet bağımsız bölüm yönünden ileriye etkili feshine; karşı davacı yüklenicinin, edimlerini yerine getirmediği ve kurumlara borçları olduğu gerekçesiyle, karşı davanın reddine; birleşen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....

      Ayıplı malın yenisi ile değiştirilmesi veya sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesi talepli iş bu dava 13/06/2019 tarihinde açılmıştır. Yukarıda anılan yasal düzenleme kapsamında, konusu bir para alacağı ve tazminat olan davalar zorunlu arabuluculuğa tabi tutulmuştur. İş bu davada davacının ayıplı makinenin yenisi ile değiştirilmesi veya sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesi talep edildiğinden bu tür davaların zorunlu arabulucuya tabi olduğu kanaatiyle; davacıya 09/12/2019 tarihli tensip tutanağının 1. maddesi ile TTK 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi uyarınca arabuluculuğa başvurup başvurulmadığına ilişkin delillerini sunması için bir haftalık kesin süre verilmiştir. Verilen sürede arabulucuya gidildiğine dair belge aslı sunulmadığından, dava şartının yerine getirilmemiş olması nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Kararı davacı... 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava, sözleşmenin feshi ve tapu iptali ile tescil, tazminat istemlerine ilişkindir. Davacı ile yüklenici arasındaki 20.10.2004 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde arsa sahibine verilecek dairelerden birinin anahtar teslimi olarak noksansız şekilde tamamlanıp teslim edilmesi, diğer dairenin ise iç ve dış sıvalarının tamamlanıp, pencere çerçevelerinin Pimapen markalı, ısıcamlı olması, sıva altı doğalgaz, elektrik ve su tesisatları çekilerek teslimi kararlaştırılmıştır. Mahallinde yapılan keşif sonrasında alınan bilirkişi raporu ve ek raporlarında inşaatın seviyesi %76 olarak tespit edilmiş, mahkeme ise belirlenen orana göre fesih talebinin yerinde olmadığını belirtmiştir....

          Kararı davacı... 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava, sözleşmenin feshi ve tapu iptali ile tescil, tazminat istemlerine ilişkindir. Davacı ile yüklenici arasındaki 20.10.2004 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde arsa sahibine verilecek dairelerden birinin anahtar teslimi olarak noksansız şekilde tamamlanıp teslim edilmesi, diğer dairenin ise iç ve dış sıvalarının tamamlanıp, pencere çerçevelerinin Pimapen markalı, ısıcamlı olması, sıva altı doğalgaz, elektrik ve su tesisatları çekilerek teslimi kararlaştırılmıştır. Mahallinde yapılan keşif sonrasında alınan bilirkişi raporu ve ek raporlarında inşaatın seviyesi %76 olarak tespit edilmiş, mahkeme ise belirlenen orana göre fesih talebinin yerinde olmadığını belirtmiştir....

            K A R A R Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arsa maliki arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca müvekkilinin A1 ve A2 bloğu tamamlayarak davalıya teslim ettiğini, müvekkiline düşen A2 blok 7 no.lu dairenin teslim edilmediğini, ayrıca müvekilinin kâr etmeyi amaçladığı B1 ve B2 blokların yapımının engellendiğini, müvekkilinin yaptığı daire satış bedellerini faiziyle geri ödemek durumunda kaldığını, bu arada diğer iş tekliflerini değerlendiremediğini, müvekkili şirketin itibar kaybına uğradığını, yaptığı masrafları dahi karşılayamadığını ileri sürerek sözleşmenin haklı nedenle feshi ile şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminat, 30.000,00 TL manevi tazminat, 10.000,00 TL kâr mahrumiyeti, 10.000,00 TL iş kaybı tazminatı olmak üzere toplam 60.000,00 TL tazminatın en yüksek banka mevduat faiziyle ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yüklenicinin edimlerini yerine getirmediğini savunarak davanın reddini istemiştir....

              Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile ilgili davaların kapsamı ve karmaşıklığı dikkate alınarak, basit yargılama usulüne tabi tutularak kısa ve basit bir şekilde sonuçlandırılmasının sakıncalarıda dikkate alınmalıdır. Buna göre, işbu uyuşmazlık, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi ve tazminat istemleri içermesi karşısında davaya genel mahkeme olarak Asliye Hukuk Mahkemesinin bakması gerekirken, yanılgılı gerekçeyle tüketici mahkemesinin görevli olduğu kararı verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 02.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                - K A R A R - Davacı vekili, davalılardan ... ile müvekkili arasında imzalanan adi yazılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, müvekkilinin, sözleşme konusu arsanın tapu kaydını sözleşmeye istinaden davalıya devrettiğini, onun da diğer davalılara devrettiğini, ancak, yüklenicinin edimlerini yerine getirmediğini ileri sürerek, sözleşmenin geriye etkili feshi, tapu kaydının iptali ile tüm takyidatlardan arındırılarak davacı adına tescili ile yıkılan eski binanın değeri ve bu binayı kullanamaması nedeniyle oluşan kira tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamından; davalı yüklenicinin süresinde edimlerini yerine getirmediği, yükleniciden arsa payı satın alan üçüncü kişilerin hak iddia edemeyecekleri gerekçesiyle, sözleşmenin feshi ile tapu kaydının iptali ile takyidatlardan arındırılmış olarak davacı adına tapuda kayıt ve tescili ve tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmiştir. Karar, dahili davalılar ......

                  nundaki düzenlemeler ve davacının 10/09/2012 hizmet akdinin fesih tarihi nazara alındığında, davacının sadece 721,05 TL fazla mesai ücreti, 78,35 TL ulusal bayram ve genel tatil günleri çalışma ücreti ile 438,90 TL ihbar tazminatı olarak toplam 1.238,30 TL'lik alacağının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, sözleşmenin feshi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Davacının iş aktinin fesih tarihi 10.09.2012 olup, yanlar arasında belirsiz süreli hizmet sözleşmesi bulunup böyle bir sözleşmenin işveren tarafından feshi halinde 24.6.1959 günlü E/32-K/26 sayılı içtihadı birleştirme kararında benimsendiği gibi davacının B.K. nun 313(TBK 430-440) ve devamı maddelerine dayanarak talepte bulunabileceği, davacının iş aktinin feshinden dolayı Borçlar Kanununun bu hükümlerine dayanarak tazminat istemeye hakkı olduğu kabul edilmelidir....

                    Davalı-karşı davacı vekili, kısmi dava açılamayacağını, davacı şirketin sözleşme hükümleri gereğince yükümlülüklerini yerine getirmediğini, sözleşmenin müvekkili şirket tarafından haklı nedenlerle feshedildiğini savunarak, asıl davanın reddi ile karşı davada ise, müvekkil şirketin haklı sebeple sözleşmeyi sona erdirdiği tarihten sözleşmenin sona ereceği tarihe kadar sözleşmenin konusu tedarik ve hizmetten elde edeceği net kâr'ın yoksun kalan kısmının, cezai şart bedeli ile manevi tazminatın işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve karşı dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu